"لديّ شعور" - Traduction Arabe en Turc

• bir his var
• İçimden bir ses
• İçimden bir his
• hislerim var
• İçimde
• his var içimde
• histi
• hissettim
• içimde bir his vardı

Yağlayıcıyı önerirdim ama onun üzerine de düşmüşsündür gibi bir his var içimde.
سأقترح زيت تشحيم لكن لديّ شعور انك سقطت على بعض من ذلك أيضاً

Onun tek sonuç olmadığına dair içimde kötü bir his var.
لديّ شعور سيء بأنّ هذه ليست العاقبة الوحيدة

İçimden bir ses bu konuyu akşam yemeği yerken tartışmamızın hepimiz için daha iyi olacağını söylüyor.
لديّ شعور باطنيّ، أننا سنكون في أوْج سعادتنا ونحن نناقش هذا على العشاء.

İçimden bir ses bunu özgür iradeleriyle yaptıklarını söylüyor.
أنا لديّ شعور بأنهم قاموا بتلك الخطوة بإرادتهم الحرة

İçimden bir his, bana bu konuda yardım edeceğini söylüyor.
لديّ شعور لربما تكون مهتماً في مساعدتي لكي نفعل ذلك

Adamım, bununla ilgili kötü hislerim var.
يا رجل. كان لديّ شعور سيء أنّ هناكَ شيء خاطئ

Evet, ne ile karşılaşacakları konusunda içimde kötü bir his var.
نعم ، حسنا ً ، لديّ شعور سئ بأنهمسيكتشفواذلك.

Neden az önce berbat bir hata yaptığımız gibi batan bir his var içimde?
لمَ لديّ شعور قابض بأننا ارتكبنا خطأ فظيعاً للتو؟

Ama kendini zorlama. İçimde güzel haberler geleceğine dair bir his var.
ولكن لا تضغط على نفسك، لديّ شعور بأنك حصلت على درجات رائعة والأخبار الجيدة آتية.

Raphael oncesi Donem'in fırlayacagına dair bir his var icimde.
"لديّ شعور بأن أعمال "ما قبل رافائيل ستنتفض من جديد

İçimden bir ses tüm bu ilahi güç mevzusuna inanmak için 5 yüzyıl geç kaldım diyor.
لديّ شعور بأنّي متأخّرة 5 قرون عن الإيمان بالقوى العليا.

İçimden bir ses, bundan sonra otelde kalacaklar diyor.
لديّ شعور أنّ سيبقون في الفنادق من الآن وصاعداً.

İçimden bir ses sen ve 3 arkadaşının bunu kimin yaptığını bildiğinizi söylüyor.
أجل، أنا أيضًا لديّ شعور أنك تعلم من وراء تلك الأفعال أنت والأصدقاء الثلاثة

Henüz dinleme fırsatım olmadı ama içimden bir his en büyük hayranınız olacağımı söylüyor.
لكن لديّ شعور بأنّني سأكون من أشد معجبينكَ

İçimden bir his, Jane'in yalnız başına daha iyi olacağını söylüyor.
لديّ شعور بأنّ من الأفضل أن يُترك (جاين) لوحده بالوقت الراهن.

İçimden bir his daha uzun süreceğini söylüyor.
لديّ شعور أنّ هذا ربما سيستغرق وقتاً.

İşlerin çok daha karmaşık olacağına dair hislerim var.
لديّ شعور أنّ الأوضاع على وشك أن تغدو أكثر تعقيداً.

Bu yüzden üçüncü adayımız konusunda iyi hislerim var.
ولهذا لديّ شعور جيد بشأن مرشحتنا الثالثة.

Bu kaya gezegenin, uzayın karanlığındaki bir yıldızın yörüngesi etrafında dönmesi çok etkileyici bir histi.
كان لديّ شعور قويّ جدًّا أننيّ كنت على هذا. الكوكب الصّخريّ، يدور في سواد الفضاء حول نجم.

Ama bu sabah ki olaylar hakkında kendimi kötü hissettim.
لكن لديّ شعور سيء حول ما ألت إلي الأمور هذا الصباح.

Seni tekrar göreceğime dair içimde bir his vardı.
كان لديّ شعور أنني سأراك مجدداً