| Sizinle oturup çene çalmayı isterim ama kaderle bir randevum var. | Open Subtitles | إسمع، إنني أود مواصلة التحدث معكم. لكن لديّ موعد مع القدر |
| Sonsuzlukla bir randevum var ve geç kalmak istemiyorum. | Open Subtitles | لديّ موعد مع الأبدية، ولا أريد أن أتأخر. |
| Aslında görmek için öldüğüm bir doktorla randevum var. | Open Subtitles | في الواقع، لديّ موعد مع دكتور رغبت بمقابلته بشدة |
| Hayır. Doktorla bir randevum vardı. Ben de onları yanımda götürmüştüm. | Open Subtitles | لا، كان لديّ موعد مع الطبيب لذلك أحضرتهم معي |
| Merhaba, Batı Pasifik Evlat Edindirme Ajansı ile bir randevum vardı. | Open Subtitles | مرحباً، لديّ موعد مع وكالة (الهادئ الغربيّ) للتبنّي |
| Sorun olmadığına eminim ona söyle. Benim ta'unga ile bir görüşmem var. | Open Subtitles | .أخبريها أني متأكّدة أنّ الوضع على مايرام لديّ موعد مع الوشّام (تاوونجا) خاصّتي |
| - Birkaç buluşmam olmuştu, ama bu akşam, iki yakışıklı erkek ile randevum var. | Open Subtitles | لدي بضع مواعيد والليلة لديّ موعد مع رجلان وسيمان |
| Çok fazla kalamayacağım. Sevgilimle web cam randevum var. | Open Subtitles | لا يمكنني البقاء طويلاً لديّ موعد مع صديقتي على كاميرا الويب |
| Kırk dakika sonra doktor randevum var. Giyinmeliyim. | Open Subtitles | لديّ موعد مع الطبيب بعد 40 دقيقة عليّ أن أرتدي ملابسي |
| Yok bir şey, sadece iki aydır peşinde koştuğum bir kızla yarın randevum var. | Open Subtitles | أوه , لا شيء أنا فقط لديّ موعد مع فتاة كنت أحاول أن أجتمع معها لشهرين مضوا هاه و , هذه هي |
| Tamam millet, şovlarınızı yolun üstünde yapın! Bacaklarımı yalamaktan hoşlanan bir çocukla randevum var! | Open Subtitles | لديّ موعد مع شاب يحب امتصاص قدميّ |
| Ama bir cinayet soruşturmasıyla randevum var. | Open Subtitles | لكن لديّ موعد مع التحقيق في جريمة قتل. |
| Kahretsin, gitmeliyim. Doktorla randevum var... | Open Subtitles | تباً، يا رجل، عليّ أن أذهب لديّ موعد مع الطبيب غداً... |
| #randevum var bir melekle Buluşmalıyım onunla saat yedide | Open Subtitles | # لديّ موعد مع ملاك # # عليّ أن ألتقيها في السابعة # |
| Yeni özel sekreterimle bir randevum var. | Open Subtitles | لديّ موعد مع سكرتيري الخاص الجديد. |
| Pazar günü Lucia'yla randevum var. | Open Subtitles | الاحد لديّ موعد مع لوشيا |
| Soğutucuya koy, Moe. Karımla randevum var. | Open Subtitles | ضعها في الثلاجة يا (مو) لديّ موعد مع زوجتي |
| Doktor randevum vardı. | Open Subtitles | لديّ موعد مع الطبيب |
| Bir... Doktor randevum vardı. | Open Subtitles | لديّ موعد مع الطبيب |
| Gitmeliyim. Grundy ile görüşmem var ve sonra futbol seçmeleri. | Open Subtitles | يجب أن أذهب لديّ موعد مع (غراندي) وبعد ذلك إختبارات كرة القدم |