ويكيبيديا

    "لديّ هذا" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • var
        
    • bu
        
    • böyle bir
        
    Bir hastam var, devamlı yorgun, devamlı tuvalete gidiyor ve kilo kaybediyor. Open Subtitles لديّ هذا المريض... . غالباً ما يكون متعب, يتبول كثيراً, يخسر وزنه.
    Ama şimdi çalışan bir kalbim var. Open Subtitles و الآن لديّ هذا القلب الذي ينبض و يعمل جيداً
    Ama şimdi çalışan bir kalbim var. Open Subtitles و الآن لديّ هذا القلب الذي ينبض و يعمل جيداً
    Ama senin vücut ısın oradaki sıcaklığı yükseltiyor. bu etkiyi taşımaya meyilliyim. Open Subtitles ولكن حرارة جسدك ترفع من درجة الحرارة إن لديّ هذا التأثير عادة
    Şimdi, çişin gelebilir diye senin için elimizde bu var, tamam mı? Open Subtitles في حالة ما أردتي التبول فأنا لديّ هذا لكِ
    Sadece bilmeni istiyorum, böyle bir şeye alışkanlık edinmiyorum. Open Subtitles أنا فقط أريدُكِ أن تعلمين، ليس من عادتي أن يكون لديّ هذا النوع من الأمور
    Eğer böyle bir yeteneğim olsaydı... Open Subtitles ...أترون، لو كان لديّ هذا النوع من الموهبة
    Etrafımdaki herkesi zehirleyen bir hastalığım var. Open Subtitles لديّ هذا المرض الذي يخرج مني انه يسمم كل من حولي
    Evet. Bende insanı yaşlı gösteren o hastalıktan var. Geçsin diye ilaç verdiler ve ben de aşırı doz aldım. Open Subtitles أجل، لديّ هذا المرض الذي يجعلك تبدين كرجل عجوز لكنهم أعطوني دواء له فتناولت الكثير منه
    Neyse. Dediğim gibi, bir kaynağım var. Open Subtitles حسناً، وإذاً، أخبرتكِ بأنه لديّ هذا المصدر
    Onu bir akşam yemeğinde ağırlamak ve ona yeni limon rendemi göstermek gibi bir hayalim var. Open Subtitles لديّ هذا التخيّل أنها تأتي لتناول العشاء. وأُريها قشّارة الليمون الجديدة الخاصّة بي.
    Evet, aslında var. Olay da bu zaten. Open Subtitles نعم ، في الواقع ، لديّ هذا ما يدور عنه كل شيء
    İş yerinde... bir arkadaş var. Benimle olmanın tek sebebinin filmdeki rol olduğunu düşünüyor. Open Subtitles لديّ هذا الصديق بالعمل الذي يعتقد أنّ السبب الوحيد لكونكِ معي هُو لأجل الدور في الفيلم.
    Ya bende bir çeşit renk körlüğü var renkleri görüyorum ama onları önemsemiyorum. Open Subtitles لديّ هذا النوع من عميّ الألوان ، حيث يمكنني أنّ أري الألوان ، لكن لا أهتم بهم
    En azından geceleri beni soğuk tutacak şeylerim var. Open Subtitles على الأقل كان لديّ هذا القدر ليجعلني باردًا بالليل.
    Ama azı sözünü tutmuştur. yeteğiyle,zerafetiyle size sunacağım bu genç adam, Open Subtitles ولكن البعض قد أظهر الإلتزام والمهارة والذكاء الذي لديّ هذا الفتى الذي سأقدمه لكم الليلة
    Küçükken de bu model bir arabam vardı, hatırladın mı? Open Subtitles كان لديّ هذا المجسم حينما كنت صغير ، أتذكر؟
    Şu an böyle bir iznim yokta.. Open Subtitles ليس لديّ هذا النوع من السلطة القضائية
    İnsanlarda böyle bir etkim vardır, evet. Open Subtitles أجل، لديّ هذا التأثير على الناس.

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد