O yüzden hazırlansan iyi edersin çünkü bu gece tekrar çıkacaksın! | Open Subtitles | لذلك من الافضل أن تتجلي لأنك ستتصيدين ضحية اخرى هاته الليلة |
O yüzden zamanınızı çevrenizdeki insanlarla ilişki kurmaya, girişken olmaya ve onları tanımaya ayırmalısınız daha da önemlisi sizi tanımalarına fırsat vermelisiniz. | TED | لذلك من المهم لك أن تستثمر الوقت للاتصال والمشاركة والتعرف على الأشخاص الموجودين في بيئتك، والأهم من ذلك أن تمنحهم الفرصة لمعرفتك. |
O yüzden 2,000 adet olduğunu söylemek yanlış olmaz. | TED | لذلك من الآمن أن نقول هنالك حوالي 2,000 فيلم. |
Ben de en az senin kadar kararlıyım O yüzden benimle gelsen iyi olur. | Open Subtitles | أنا غاضبة مثلك تماماً لذلك من الأفضل أن تأتى معى |
Bir oyun yazarının eşi, O yüzden tiyatroyla dolaylı yoldan evli. | Open Subtitles | إنها زوجة كاتب مسرحي، لذلك من المسرح تزوجت. |
Bu, törenin birazdan başlayacağı O yüzden de, biran önce oturman gerektiği anlamına geliyor. | Open Subtitles | هذا يعني أن الحدث الرئيسي علي وشك البدأ لذلك من الأفضل الحصول على مقعدك حتى لا تفوت ذلك. |
O yüzden benim için uslu durmanızı istiyorum sizden. | Open Subtitles | لذلك من أجلنا دعونا أن تكون في أفضل سلوك |
Yaşadığına sevindim ama insanların bana beceriksiz demesini istemiyorum O yüzden seni yine öldürsem iyi olacak. | Open Subtitles | حسناً، أنا سعيد أنك حي و لكن لا أريد أن يقول الناس عني أني غير كفء لذلك من الافضل أن أقتلك مرة أخرى إثبت مكانك |
Noel'e 159 gün kaldı, O yüzden hazır olsan iyi olur. | Open Subtitles | أتعلم انه يتبقى على ليلة عيد الميلاد 159 يوماً فقط؟ لذلك من الأفضل لك أن تستعد |
Buradan biraz uzakta, O yüzden hemen yola çıksam iyi olacak. | Open Subtitles | إنه جزء للخروج من هنا لذلك من الأفضل أن أَبْدأَ |
Leon, boğazına takılırsa çıkaramam, O yüzden çiğnesen iyi olur. | Open Subtitles | ليون , لا أريد أن أنقذك بحركة هايمليك لذلك من الأفضل أن تمضغ طعامك |
Biliyor musun ben senatoya aday olmuştum O yüzden zaten bilinen biriyim bunu da korumam gerekiyor, | Open Subtitles | أتعلم ، لقد ترشحت لمجلس الشيوخ لذلك من المؤكد أن أتصرف كما يتوقع الناس مني |
O yüzden bazen onlara yöntemlerinin işe yarayan tek yöntem olmadığını hatırlatmakta yarar var. | Open Subtitles | لذلك من الجيد تذكيرهم أحياناً بأن أسلوبهم ليس الوحيد في هذا العمل أجل؟ |
Hiçbir yere gittiğim yok, O yüzden şimdi anlatabilirsin. | Open Subtitles | أنا لن أذهب لأي مكان لذلك من الأفضل أن نناقش الأمر الآن |
Bu kelimenin doğru okunuşunu hiç duymadım, O yüzden yanlış telaffuz ediyor olabilirim. | Open Subtitles | لم أسمع الكلمة تنطق أبدًا بشكل صحيح، لذلك من المحتمل أني أنطقها بشكل خاطئ. |
O yüzden lütfen beni bir daha bu numaradan arama | Open Subtitles | لذلك من فضلك لا تتصل بهذا الرقم مره اخرى |
O yüzden senin gibi dürüst biriyle tanışmak çok iyi geldi Özel Ajan Gary Powers. | Open Subtitles | لذلك من الرائع مقابلة شخص صادق مثلك ايها العميل السري جراي باور |
O yüzden lütfen, kimse zarar görmeden izin ver sana yardım edelim. | Open Subtitles | لذلك من فضلك قبل أن يتأذى أي شخص آخر دعنا نساعدك |
Çok yoğun bir gün olmayacak O yüzden sorunla karşılaşmazsın. | Open Subtitles | سيكون يوما بطيئا لذلك من المفترض أن لا تواجهي أية مشاكل |
Şu an telefona bakamıyorum, ...O yüzden lütfen mesaj bırakın. | Open Subtitles | لستُ عـند الهـاتف في الوقت الخـالي لذلك من فضلك إتـرك رســالة |