Onu bir süre takip edeceğiz. Doğru zamanı bulacağım. | Open Subtitles | نحن فقط سنتابعها لفترة قليلة لايجاد الوقت |
Belki kısa bir süre için başka biri olmak başka birinin içine girmek değişik düşünüp, değişik hareket etmek değişik hissetmek. | Open Subtitles | ربما هى فكرة أن تصبح شخص آخر لفترة قليلة. أن تكون داخل الجلد الآخر... تفكر بشكل مختلف , تتحرّك بشكل مختلف... |
Aslında ben orada kısa bir süre yaşadım ama annem doğma büyüme New Orleanslıydı. | Open Subtitles | أنا عشت فيها لفترة قليلة لكن أمي ولدت و دفنت فيها |
Bu durumda yapacağımız şey köyün çevresindeki alanı bir süre için biraz daha genişletmek olacak. | Open Subtitles | إذا ما علينا فعله لتوسيع الحقل حول القرية فقط لفترة قليلة. |
Elbette istiyorum. Sadece, bilirsin, biraz daha kalmak istiyorum. | Open Subtitles | بالطبع أريد فقط، أتعرف، لفترة قليلة فحسب |
Eğer birazcık daha dayanabilirse ailemiz için, çok daha iyi olacak. | Open Subtitles | إذا استطاعت التحمل لفترة قليلة هذا سوف يكون أمرا كبيرا للعائلة |
- Herhangi bir yere. bir süreliğine. Hafta sonu için. | Open Subtitles | أيّ مكان ، لفترة قليلة نهاية عطلة الاسبوع |
Bahsettiğim şey bir şeyler yapmak için en azından kısa bir süre bu ayrılığı denemek. | Open Subtitles | أتحدث عن محاولة فعل هذا منفصلين لفترة قليلة على الأقل |
Parti vermeye bir süre ara versek diyorum. | Open Subtitles | لماذا لا نخفف هذه المعاناة بالاحتفال لفترة قليلة ؟ |
bir süre iletişim dışı kalarak, dolambaçlı bir yoldan geldik. | Open Subtitles | وهذا وضعنا بعيد عن مجال الأتصال لفترة قليلة |
Aileler onu bir süre yanında tutmuş, ama sonra bilirsin olaylar gelişmiş. | Open Subtitles | أؤتها العائلات لفترة قليلة من الزمن، ثم، كما تعلم، الأشياء تحدث. |
Sen en iyisi bir süre ortalıkta gözükme. | Open Subtitles | أعتقد إنك من الأفضل أن تختفي لفترة قليلة |
sadece bir süre için kalmamıza süre ver.Lütfen. | Open Subtitles | فقط دعنا نبقى هنا لفترة قليلة. رجاءا. |
Sanırım biraz daha burada takılabilirim. | Open Subtitles | أعتقد أنه يمكنني أن أبقى هنا لفترة قليلة |
biraz daha kalın. | Open Subtitles | ابقـوا لفترة قليلة |
Lütfen biraz daha dayan. | Open Subtitles | ارجوك تماسك لفترة قليلة |
Aslına bakarsan, Orson bizimle biraz daha kalacak. | Open Subtitles | هل يحتاج إلى مساعدة في توضيب أغراضه؟ في الحقيقة، (أورسون) سيمكث معنا لفترة قليلة |
Tamam, birazcık kalabiliriz. Ama çok az tamam mı? | Open Subtitles | سنبقى قليلاً , لفترة قليلة فقط , حسناً ؟ |
Şarkı söyleme şansımın bir süreliğine bununla sınırlı olacağı göz önünde bulundurulunca, sana birkaç ipucu vereceğim. | Open Subtitles | بالنظر إلى أن هذه فرصتي الوحيدة لأغني لفترة قليلة سأعطيك بضعاً من النصائح |