ويكيبيديا

    "لقد أتيتُ" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • gelmiştim
        
    • için geldim
        
    • tan buraya geldiklerinde
        
    • yeni geldim
        
    • görmeye geldim
        
    Hayır, hayır, hayır. Aslında buraya bir şey almaya gelmiştim. Open Subtitles لا, لا, لقد أتيتُ إلى هنا في الواقع بنيّة الشراء
    Biliyor musun bir keresinde bu hücreye dedeni ziyarete gelmiştim. Ya da diğer hücreydi. Open Subtitles تعلَم، لقد أتيتُ لِزيارةِ جَدِك في هذه الزِنزانَة، أو رُبما التي بجِوارِها
    Buraya bir terslik oldu sandığım için gelmiştim. Open Subtitles لقد أتيتُ إلى هنا لأنّني ظننتُ بأن هنالك خطباً ما
    Büyüyü saygıdeğer hâle getirebilmek ve savaşta lehimize kullanabilmek için geldim. Open Subtitles لقد أتيتُ لهُنا لأُعيد للسحر أحترامه وأُقدم بعض الدعم فى الحرب.
    Ark'tan buraya geldiklerinde, beni öldürmelerine sebep olacak bir şey yaptım. Open Subtitles لقد أتيتُ أمراً سيقتلونني لأجله حينما ينزلون
    Penise imrenilen bir dünyadan yeni geldim, beyne imrenilen değil. Open Subtitles لقد أتيتُ تواً من عالم طافح بحَسَد القضيب والآن أنا في عالم حَسَد الدماغ.
    Yaşayıp yaşamadığını görmeye geldim. Open Subtitles لقد أتيتُ لأتفقّد إن كنتَ ما تزال على قيد الحياة
    Buraya faturalara bakmaya gelmiştim. Open Subtitles لقد أتيتُ إلي هنا لأبحث عن بطاقات الأجانب
    Aslına bakarsan buraya seni takip etmem için beni tutan adamı bulduğumu söylemeye gelmiştim. Open Subtitles لقد أتيتُ لأخبركِ أني قد عثرتُ على الرجل الذي إستأجرني لمراقبتكِ
    Bir portre çekimine gelmiştim sonra da sanki birbirimize kenetlendik ve hiç ayrılmadık. Open Subtitles لقد أتيتُ إلى هنا من أجل أخذ صورة لها وأظن بأننا إهتممنا ببعضنا نوعاً ما ولم أغادر قط
    Biliyorum. Ne kadar harika bir iş çıkardığınızı söylemek için gelmiştim. Her zamanki gibi. Open Subtitles أعلم، لقد أتيتُ لأمدح عملكم الرائع فحسب، دائماً ما تصنعون الملابس من أقمشة رائعة.
    Sana şunu, şunu ve bütün bunları getirmek için gelmiştim. Open Subtitles حسنُ, لقد أتيتُ , لكيّ أجلب لك هذا وهذا .وكل ذلك
    Ve daha önce de bir kere gelmiştim, tıpkı kafama sıkmışlar gibi bir acıydı. Open Subtitles لقد أتيتُ إلى هنا مرة وأعطوني حقنة للصداع
    Sana şunu, şunu ve bütün bunları getirmek için gelmiştim. Open Subtitles حسنُ, لقد أتيتُ , لكيّ أجلب لك هذا وهذا .وكل ذلك
    Sırf bu çayı içebilmek için herkesten iki gün erken gelmiştim aslında. Open Subtitles لقد أتيتُ يومان من قبل بإرادتي وذلكَ حتىَ أتمكن من شرب هذا الشاي.
    Telefonu kullanmaya gelmiştim. Open Subtitles لقد أتيتُ لأستخدم الهاتِف فحسب
    Otel havuzunda bir sorun çıktığı için geldim, eğlenmeye değil. Open Subtitles لقد أتيتُ هنا لأنهُ هناك مشكلة في حمام سباحة الفندق، أنا لم أتي هنا للّعِب
    Buraya mesaj vermek için geldim iki dallama arka kapının kırıldığını anladı Open Subtitles لقد أتيتُ لتوجيه رسالة أترى هذين المكسيكيين الواقفان أمام الباب
    Sığınmak ve dua etmek için geldim buraya. Open Subtitles لقد أتيتُ قاصداً الاحتماء وبضعة لحظات للتضرع.
    Ark'tan buraya geldiklerinde, beni öldürmelerine sebep olacak bir şey yaptım. Open Subtitles لقد أتيتُ أمراً سيقتلونني لأجله حينما ينزلون
    Ben Zoe, buraya yeni geldim. Open Subtitles الفتاة الجديدة , لقد أتيتُ من الـ(كانكان) ـ
    Tamam, sorun yok, ben sadece senin nasıl olduğunu görmeye geldim. Open Subtitles لا بأس ، لقد أتيتُ فقط لأطمئن عنكِ

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد