ويكيبيديا

    "لقد تكلمنا" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • konuştuk
        
    • konuşmuştuk
        
    • konuşuyoruz
        
    Her neyse... konuştuk ve bana tam burs teklif etti, hiçbir şartı yok. Open Subtitles على أية حال, لقد تكلمنا, و لقد عرضت عليَّ تعليم كامل, بلا شروط.
    Dün gece konuştuk. Her şeye karar verildi. Open Subtitles لقد تكلمنا عن هذا البارحة و تم ترتيب كل شيء.
    Bunu daha önce de konuştuk. Heryerde olabilirler. Open Subtitles لقد تكلمنا بهذا من قبل قد تكون بأي مكـــان
    Denver Times'tan Erik Kernan. Daha evvel konuşmuştuk. Open Subtitles أنا إيريك كيرنان من صحيفة دينفر تايمز لقد تكلمنا مسبقاً
    Belki çok hızlı yediğinde veya içtiğinde olabilir diye konuşmuştuk. Open Subtitles لقد تكلمنا أيضا أنه ربما أكل سريعاً أو شرب شيئا بسرعه
    Arthur babamızı konuşuyoruz. Open Subtitles آرثر هذا أبي و لقد تكلمنا حوله
    Kesinlikle hepsi bizimle aynı fikirde olana kadar ikna etmek için konuştuk. Open Subtitles بالطبع دون سؤال الكل يوافقنا لقد تكلمنا عن هذا
    - John, bunu daha önce konuştuk. - Senden hoşlanıyorum. - Evet, biliyorum. Open Subtitles ‫لقد تكلمنا عن هذا، أنت تعجبني وقد ‫استمتعت بمكالمتك في الٔأشهر الماضية
    Bunu daha önce konuştuk, kendi başına uyumaya alışması lazım. Open Subtitles -هيا يا "كاتي" لقد تكلمنا بذلك -عليه التعود النوم لوحده
    Sadece konuştuk. Gerçekten iyi biri. Büyükannesi Cincinnati'liliymiş. Open Subtitles لقد تكلمنا فقطن كان لطيفة جداً جدتها من سنساناتي
    - Yok. Bunu konuştuk ve bir karara vardık. Open Subtitles الآن, لقد تكلمنا عن هذا وقد وصلنا إلى قرار.
    Ailenle konuştuk. Open Subtitles اسمعي,لابد وانك منهكة للغاية لقد تكلمنا مع والديك,سيلتقون بك
    Onun sınıf arkadaşlarıyla yine konuştuk. Open Subtitles حسناً، لقد تكلمنا مع زميلاتها بالصف مرة أخرى
    - Hayır Megan, bunu konuştuk, değil mi? Open Subtitles لا ميغان، لقد تكلمنا حول هذا، أليس كذلك؟
    Evet, konuştuk. O zaman bu toplantı niye? Open Subtitles نعم، لقد تكلمنا إذاً لم تحتاج الاجتماع؟
    Jodi, bunu konuştuk. Hiçbir şey yemeden olmaz. Open Subtitles جودي" لقد تكلمنا عن هذا" تجويع نفسك ليس هو الطريقة
    Özür dilerim, anne. Geç kalacaksan, önceden haber vermen gerekiyor. Bunun hakkında konuşmuştuk. Open Subtitles عليك أن تتفقد الوقت ، لقد تكلمنا بهذا الأمر
    Spor terimleri, Bones. Hatırla, bunu konuşmuştuk. Open Subtitles استعملي تعابير رياضية بونز لقد تكلمنا عن ذلك هل تذكرين؟
    Sonra şu küçük kızıl saçlı kız hakkında konuşmuştuk ama rüyana yeni bir detay daha ekledin; sulama kabını. Open Subtitles حسنا لقد تكلمنا عنه سابقا الفتاة ذات الشعر الأحمر لكن الآن لدينا تفاصيل جديده عن المياه التي كانت في القنينه
    İlişki kurmanın tehlikelerini daha önce seninle konuşmuştuk. Open Subtitles لقد تكلمنا مسبقاً حول الخطر من التعلق بشخص ما
    Bay Weilman'ın bağlantı kurduğu herkes ile konuşuyoruz. Open Subtitles حسنا، لقد تكلمنا مع كل شخص كان السيد "ويلمان" متصلا به..

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد