ويكيبيديا

    "لقد جلست" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • oturdum
        
    • oturdu
        
    • oturdun
        
    • kaldım
        
    • oturmuştum
        
    • oturuyorum
        
    • oturup
        
    • üstüne
        
    • oturmuşluğum
        
    Pek çok gün sana görünmeden yanı başında oturdum. Open Subtitles لقد جلست غير مرئي بجانبك الكثير والكثير يوميا
    oturdum, onlarla beraber bir sigara içtim ve bazı şeyleri konuştuk. Open Subtitles لقد جلست هناك ، و دخنت سيجارة معهم و تناقشنا فى بعض الأمور
    O kedi benim kucağıma oturdu ve bir şeyler biliyor. Open Subtitles لقد جلست تلك الهرّةُ في حضني وتلكَ الهرّةُ تعلمُ شيئاً
    Evlat, tam da yılanları yavruladıkları yere oturdun. Open Subtitles لقد جلست في نفس المكان الذي يتكاثرون فيه يا فتى
    Elimde telefon, öylece kaldım. Onu bir daha göremeyeceğimi biliyordum. Open Subtitles لقد جلست هناك حاملاً الهاتف عالماً أني لن أراها مجدداً
    Ki oraya yüzlerce kez oturmuştum belki binlerce, elimde bir kutu birayla. Open Subtitles الآن، لقد جلست هناك مئات المرّات، ألوف المرّات ربما، حاملًا جعّة بيدي.
    Tarih dersinde arkasında oturuyorum. Çok farklı bir kafa yapısı var, tuhaf. Open Subtitles لقد جلست خلفه في دروس التاريخ لديه جمجمة مميزة ، هذا غريب
    Kucağıma oturup ta meydana gelecek ilk şeyin ne... olacağından bahsetmeye ne dersin? Open Subtitles ما الذي تقوله لقد جلست في حجري وتكلمنا بهذا الخصوص.. وأول شيء فرقع
    Elektrik masrafı olmasın diye karanlıkta oturdum. Open Subtitles لقد جلست في الظلام حتى .أوفر عليك ثمن الكهرباء
    Ben daha çok yarı uykulu oturdum, beynimi yeni bir eser üzerine yorarak. Open Subtitles لقد جلست أغلب الوقت نصف نائم وفي غضون ذلك عملت على فكرة
    Bütün gece mantığımın sesini dinleyerek oturdum. Open Subtitles لقد جلست طوال الليل لأستمع إلى سبب إنه تافه لكى يسمع
    Bir otobüste oturdum ve hapse atıldım. Kimse uğramadı. - Laptoplar. Open Subtitles لقد جلست مرة على مقعد في مكتب ورموني في السجن ، ولم اسمع احدكم يتكلم عني لاسبوع كامل ؟
    Şuraya oturdu. Open Subtitles لقد جلست هناك دخنت سجائرها المذهبه المفلتره
    Çıkışın yanındaki kızı. Sonra geldi önümüze oturdu. Open Subtitles الفتاه التى كانت عند مدخل الخروج لقد جلست امامنا
    Gabriel'in yanına oturdu ve ona asılmaya başladı. Open Subtitles لقد جلست بجانب غابرييل للتو. وهي تغازله الآن.
    Tam istedikleri anda oturdun. Open Subtitles لا، لقد جلست حيث يريدوكِ أن تجلسى بالضبط
    Altı hafta boyunca odamda oturdun öğrenmeye hevesli savunmasızın teki gibi davrandın. Open Subtitles لقد جلست في مكتبي لستة أسابيع لقد تصرفت مثل شخص لعين تواق للحماية
    Afganistan boyunca yürüdüğümde, bu gibi insanlar ile kaldım. TED عندما تجولت في أفغانستان لقد جلست مع أشخاص من مثل ..
    Irkların ilişkileri ile yeterince uzak kaldım.. Open Subtitles لقد جلست على الجوانب من سباق العلاقات هذا بما فيه الكفاية
    Başıma gelen şeylerden dolayı öfkeden deliye dönmüş bir halde haftalarca hücrede oturmuştum. Open Subtitles لقد جلست هنا لأسابيع .. مليئة بالغضب لكل الأمور التى حدثت لى
    Wicked müzikalinde önde oturmuştum. Open Subtitles لقد جلست في الصف الأول لقد كان غريباً .لقد كان كابوساً
    37 yıldır tahtta oturuyorum ama hala kral nedir saray görevlileri nedir tam bilemiyorum. Open Subtitles لقد جلست على هذا العرش لمدة 37 عاما. أنا لم يعد متأكدا ما يعنيه أن يكون الملك.
    Benimle saatlerce oturup beni yoksulluğun dünyasına sürükledi. TED لقد جلست معي لساعات، لتعرّفني بعالم الفقر.
    Ben ipin üstüne oturdum. Asıl babaya sen oturdun. Open Subtitles لقد جلست علي السلك أنت جلست علي نهاية الحفلة
    Aslında ekrana oturmuşluğum var. Open Subtitles لقد جلست في الواقع على هذه الشاشة.

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد