| Ama o benim de kardeşimdi. Kimseye görünmeden ben de çok ağladım. | Open Subtitles | لكنّه كان أخّي أيضا أنا بكيت أيضا عندما لم يكن ينظر أحد |
| Gerçekten kıskanacak bir durum olsaydı umursamazdım Ama o delice kıskançtı. | Open Subtitles | أنا , لم أكن سأهتم لو كان هناك سبب لغيرته ، لكنّه كان ببساطة يغير بشكل جنوني |
| Kafeste bir tane gördüm Ama o da hareket etmiyordu. | Open Subtitles | كان هناك واحد في قفص لكنّه كان لا يتحرّك |
| Yaşlı adama yapmak hoşuma gitmedi.. ...Ama çok kötü batmıştı. | Open Subtitles | إسمع، كرهتُ فعل ذلك بالعجوز، لكنّه كان في مأزق كبير. |
| Henüz bulamadık, ama bulmaya yaklaşıyordu. | Open Subtitles | -ليس بعد، لكنّه كان يقترب . |
| Ama o bize söylemeye çalışıyordu, haklıydı, oraya gittik. | Open Subtitles | لكنّه كان يحاول إخبارنا، كان محقاً، وكنّا هناك. |
| Valiyle iyi bir iş yaptın Ama o senin için çok küçüktü. | Open Subtitles | لذا ، تعلم ، لديك صفقة جيّدة مع العمدة لكنّه كان صغيراً جداً بالنسبة لك |
| Ama o, gerçeği söyleyerek ona yardım edebilecek kişilere gidiyordu. | Open Subtitles | لكنّه كان يتّجه إلى من ظنّهم ،سيساعدونه بقول الحقيقة |
| Tamam, ben dünyayı değiştirmeyecektim, Ama o yapabilirdi. | Open Subtitles | لا أنا أكن سأتغيّر العالم لكنّه كان يستطيع، كان سيصبحُ شيئًا مهمًا |
| Para kazanmak için birçok şey yapılabilir Ama o öğretmeyi severdi. | Open Subtitles | كان بإمكانه جني المال بعمل الكثير من الأمور، لكنّه كان يُحبّ التدريس. |
| Ben de yulaf ezmesi yaptım Ama o da çok kuruydu. | Open Subtitles | لذا قمت بإعداد دقيق الشوفان لكنّه كان شديد الجفاف، |
| Ama o çanta onu paranoyak etmişti. | Open Subtitles | لكنّه كان مُرتاباً حقاً حول تلك الحقيبة. |
| Zaman zaman düşman olduk biliyorum ama... O kasaba ile felaketin arasında duran kişiydi. | Open Subtitles | أعلم أننا كنّا أعداء في بعض الأحيان، لكنّه كان الوحيد الذي يحول بين هذه المدينة وكوارثها. |
| Onu yok ettim Ama o sadece ikisinden biriydi. | Open Subtitles | حطّمته، لكنّه كان فقط أحد الإثنان. |
| Yüzünde kan vardı Ama o senin kolundaki kesiktendi. | Open Subtitles | كان عندك دمّ على وجهك، لكنّه كان من الصدمات . |
| Ama o havalı gruptan biriydi. | Open Subtitles | لكنّه كان جزء من مجموعة رائعة. |
| Ama o paha biçilmez bir büyülü eserdi. Hakiki bir... | Open Subtitles | لكنّه كان مصنوعة يدوية سحرية لا تقدر بثمن قطعة أصيلة من... |
| Ama o donanmanın resmi tıbbî kayıtlarıydı. | Open Subtitles | لكنّه كان الملف الطبي الرسمي للبحرية. |
| Haddini aşıp ağzının payını almasını umuyordum Ama çok dikkatliydi. | Open Subtitles | كنت أتمنّى أن يتمادى معها وأن تحطّم آماله, لكنّه كان حذرًا. |
| Mesela saçı kızıl gibiydi Ama çok fazla kızıldı. | Open Subtitles | مثل، شعرها كان أحمر، لكنّه كان أحمر جدا صغير. |
| Henüz bulamadık, ama bulmaya yaklaşıyordu. | Open Subtitles | -ليس بعد، لكنّه كان يقترب . |