Göğüsteki kitleleri tespit etmek, incelemek ve bizim onu gördüğümüzden daha erken bir aşamada müdahale etmek için dört ya da beş fırsat. | TED | أربعة أو خمسة فرص لرؤية التكتلات في الثدي ولمسها, للتدخل في مرحلة مبكرة عن ما رأيناها. |
ama eğer aynı zamanda müdahale için, tedavi için bir altyapımız olmasaydı bu | TED | لكن هذا سيكون غير أخلاقي لو لم يكن لدينا بنية أساسية للتدخل, |
Erkeklerin somut aksiyonlar gerçekleştirmelerini istiyoruz, onları kişisel seviyede müdahale etmeye, davranışlarını değiştirmeye çağırıyoruz. | TED | نحن نطلب من الرجال القيام بأعمال ملموسة، ودعوتهم للتدخل على المستوى الشخصي، لتغيير سلوكهم. |
- Hep yapılacak işler vardı. - Karışmaya vaktimiz olmadı. | Open Subtitles | دائما ما كان هناك عمل لاعمله لم يكن لدينا وقت للتدخل |
Bir saldırı takımımız var. Belanın ilk işaretiyle içeri girmek için hazır bekliyor olacaklar. | Open Subtitles | لدينا فريق تدخل، سيكونون جاهزين للتدخل عند أول بادرة للمتاعب |
Ana hedefim böyle bir belaya en az şekilde karışmak. Fazlası değil. | Open Subtitles | ان هدفى العظيم للتدخل سوف يكون اقل بكثير فى هذه الفوضى القذره ، ليس اكثر |
Ama yine de hiçbir kınama ve müdahele planı yok. | Open Subtitles | حتى الأن لم تكن هناك أي انسحابات لا خطط للتدخل |
Beyaz Saray, Amerikalıların İkinci Değişiklik haklarına herhangi bir müdahalede bulunulamayacağını anlasın. | Open Subtitles | لكي أظهر للبيت الأبيض أن أيّ جهد للتدخل في الممارسة الحرة لحقوق الأمريكان في التعديل الثاني سوف تسقط |
Polonya ilişkilerine Sovyet müdahalesiyle ilgili konuşmaktan çekinmeyen Polonyalı eski komünist kahraman Andrzej Bielawski bu sabah New York'a vardı. | Open Subtitles | البطل الشيوعي السابق " " (آندريه فيولسكي) ناقدُ صريح للتدخل السوفيتي " " (في القضية (البولندية " وصل إلى مدينة (نيويورك) هذا الصباح " |
İnsanları mutlu edeceği iddiasıyla, yaklaşık 120 müdahale yapılmaya çalışılmış. | TED | حوالي 120 نمط مقترح للتدخل النفسي و التي يزعم انها تجعل الناس سعداء. |
İzlemeye zorlandın, müdahale edemeyecek kadar güçsüz bir şekilde. | Open Subtitles | أٌجبرتى على المشاهده , عديمه القوه للتدخل |
müdahale için hazırlanın. Eve biraz daha yaklaşalım. | Open Subtitles | حسناً، استعدوا للتدخل الفوري دعونا نقترب من المنزل |
Düpedüz delilik, aslına bakarsan. Ona müdahale etmek zorunda kaldım. | Open Subtitles | جنون صريح، في الواقع اضطررت للتدخل لصالحه |
Aile konularımıza müdahale ediyorsun, ve şimdi şimdi de benim çocuğumun babasıyla yatıyorsun. | Open Subtitles | قُدتي ذلك للتدخل العائلي .. و الآن و الآن أنتِ تنامين مع والد إبنتي |
Ayrıca Avrupa'ya müdahale çağrıları yüce vatanımızı sadece güçsüz düşürecektir. | Open Subtitles | و أن هؤلاء الذين يدعون' 'للتدخل في أوروبا '.سيقومون فقط بإضعاف بلادنا العظيمة' |
Sen ve sürtük arkadaşın cinayet soruşturmama müdahale etmenizden dolayı tutuklusunuz. | Open Subtitles | أنت وصديقتك العاهرة رهنا الإعتقال للتدخل في التحقيق بجريمة القتل الخاصّة بي. |
Yeni bir emniyet müdürü atadık ve işine Karışmaya niyetim yok. | Open Subtitles | لقد عينا للتو مُفوض شرطة جديد ولست مُستعداً للتدخل في الوقت الراهن. |
Bakalım Ay'a ulaşıp oyuncağımı aldığımda işlerime Karışmaya cesaret edebilecek mi. | Open Subtitles | سنرى إذا كانت تجرؤ للتدخل في عملي عندما أصل إلى القمر واحصل على لعبتي |
Bu kulübün işi. Araya girmek için sebebin yok. | Open Subtitles | إنه عمل النادي لا سبب للتدخل |
Araya girmek için dar bir zamanımız var. | Open Subtitles | لدينا وقت ضيق للتدخل |
Günlük üs operasyonlarına karışmak gibi bir niyetim yok. | Open Subtitles | ليس لدي أي نية للتدخل بالعمليات اليومية للقاعدة |
Yüzbaşı, sizin görevinize müdahele etmek için burada değiliz, tamam mı? | Open Subtitles | ايها النقيب نحن لسنا هنا للتدخل فى مهمتكم حسنا ؟ |
Taslağı Senato'ya taşıdım ki Beyaz Saray, Amerikalıların İkinci Değişiklik hakkına bir müdahalede bulunamayacağını anlasın. | Open Subtitles | أحضرتُ هذا لكي أظهر للبيت الأبيض أن أيّ جهد للتدخل في حقوق التعديل الثاني سوف يفشل |
Polonya ilişkilerine Sovyet müdahalesiyle ilgili konuşmaktan çekinmeyen Polonyalı eski komünist kahraman Andrzej Bielawski bu sabah New York'a vardı. | Open Subtitles | البطل الشيوعي السابق " " (آندريه فيولسكي) ناقدُ صريح للتدخل السوفيتي " " (في القضية (البولندية " وصل إلى مدينة (نيويورك) هذا الصباح " |