Hayatımı bir erkeğe adamam bebek yapmam ya da orduya katılmam gerekmiyor. | Open Subtitles | لا أحتاج لأن أهب نفسي لرجل أو أمتلك طفل أو الإنضمام للجيش |
Ama benden taşra polisliğinin bütün inceliklerini öğrenirsen seni orduya sokarım. | Open Subtitles | ولكن إن تعلمت مني جميع خدع مهنة الشرطي سأجعلك تنضم للجيش |
ordu seviyesindeki bir uyku karşıtı ilaç için klinik deneydeyim. | Open Subtitles | أنا على برنامج طبي تجريبي للجيش . حبوب ضد النوم |
ordu sekreteri, oğlunuz adına çok üzgün olduğunu bildirmek ister | Open Subtitles | يرسل لك السكرتير الاعلى للجيش و اصل تعازيه و حزنه |
ordunun tatik çalışmalar için duvar yerleştirdik Mehta vihar ile çalıştım. | TED | وعملت مع ميهتا فيهار الذي يصنع محاكاة افتراضية للجيش للتجربة التكتيكية. |
Ateş Yağmuru, bizden 40 km uzaklıktaki bir Irak askeri kampı için hazırlanmıştı. | Open Subtitles | عمليه النار الممطر كانت مقصوده على موقع للجيش العراقي 40الف متر جهه الشمال |
Alman ordusunun hayatta kalması, bizim üniformalı kalmamız zaferimizdir. | Open Subtitles | بالنسبة للجيش الألماني هو أن ينجو بالنسبة لنا أن نبقى في مناصبنا هذا هو نصرنا |
Görmek eğlenceli değil fakat. İngiliz Ordusu için saçma olmayan bembeyaz. | Open Subtitles | ليست من النوع المرح بل صناعة بريطانية مخصصة للجيش وبيضاء لون |
At hırsızlığı Birleşik Devletler ordusuna ait malları çalma Müttefik ordusuna ait malları çalma iki nöbetçiyi yaralama Garry O'Keefe adında bir vatandaşı darp etme hırsızlık, şantaj yapma, gasp hükümet hapishanesinden kaçma toplumda huzuru kaçırma, pezevenklik... | Open Subtitles | سرقة حصان سرقة إمدادات تابعة لجيش الاتحاد سرقة امدادات تابعة للجيش الكونفدرالي |
Burada gaziler hakkımda konuşmak için çok heyecanlıyım çünkü ben orduya savaşa gitmek istediğim için katılmadım | TED | أنا سعيد لوجودي هنا للتَحدث عن قدامى الجنود، لم يكن انضمامي للجيش لأني أردت الذهاب للحرب. |
orduya denizler aşıp savaşma isteğim veya ihtiyacım olduğu için katılmadım | TED | لم يكن انضمامي للجيش بسبب الرغبة أو الحاجة للسفر إلى الخارج والقِتال. |
Fakat bu iş 10 yılını aldı ve bu sırada kendisi de orduya itaatsizlik sebebiyle hapse girdi. | TED | لكن هذا تطلب 10 سنوات كاملة، أمضى خلالها بعض الوقت في السجن هو أيضًا بتهمة عدم الولاء للجيش. |
orduya katılmakla yeniden öldürme hakkı olacak. | Open Subtitles | إنه يريد أن يعيد الإنضمام للجيش .لكي يجد مبرراً للقتل مجدداً |
ordu ve polise, düzen ve asayişi sağlamaları için para ödemeniz gerekir. | TED | عليك أن تدفع للجيش والشرطة لتظهر القانون والنظام. |
Ben Dean Kamen'in ordu ve askerler için yaptığı tasarımlardan çok etkilendim, çünkü Charles ve Ray oyulmuş bir sunta yarattı. | TED | و انا تأثرت جدا بعمل دين كامين للجيش,او للجنود لان تشارلز و راي صمما جبيرة من الخشب الرقائقي المصبوب,هذه هي |
ordu Kumandanı olarak merhametli olayım. | Open Subtitles | و أنا ، كقائد للجيش ، أحثك أن تكون رحيما |
ordunun ihtiyacı olan mobil ve kablosuz teknolojinin tek sağlayıcısı olmak. | Open Subtitles | أنا أستحقّ أن أكون المجهز الوحيد من تقنية الخلوي واللاسلكي للجيش |
Bir askeri istihbarat robotu. Birliklerin önünden gidip, mağaraları inceliyor mesela. | TED | إنه روبوت ترصد للجيش من أجل أن يسير في مقدمة الفرق العسكرية, ويتفقد الكهوف مثلاً. |
Alman ordusunun morali en yüksek seviyedeydi. | Open Subtitles | الروح المعنويه للجيش الألمانى كـانـت فـى أعـلـى مـنـحـنـى لـهـا |
Bir insan neden tüm zamanını doktor olmayı öğrenmek için geçirir ve sonra Kraliyet Ordusu Sıhhiye Birliği'ne katılır bilmek ister? | Open Subtitles | إذا، ما أريد معرفته هو، لماذ يقضي أحدهم كل هذا الوقت في الدراسة ليصبح طبيباً، ثم يلتحق بالطاقم الطبي للجيش الملكي؟ |
Bunları balistik testler için tıbbi okullara ve de birleşmiş milletler ordusuna satıyoruz. | Open Subtitles | نبيعهم لكليات الطب و للجيش الأمريكي للإختبارات من أجل التصويب |
Bütün Koreli erkekler askere gittikleri için onları kardeşlerim olarak görüyorum. | Open Subtitles | فقط لأن كل الرجال الكوريين يذهبون للجيش أشعر غريزياً أنهم أشقائي |
orduda da kalleş adamlar vardır... ve Vic Bedford onlardan biriydi. | Open Subtitles | ان للجيش نصيبة من الجبناء و فيك بيدفورد احدهم |
Tommy Ordudan atıldı, zihinsel olarak dengesiz. | Open Subtitles | لقد تم تسريح تومى من القسم الثامن للجيش عقله ليس سليما |
askeriyeye olan en yakın irtibatım Eski Donanma dükkanıdır. | Open Subtitles | اقرب شيء للجيش كنت فيه هو متجر الجيش القديم |
Ama izninizle biz asker olalım... Bizler savaş zamanına uygun önceliklerimizi belirlemeliyiz. | Open Subtitles | لكن أتركي الأمر للجيش من أجل تحديد الأولويّات خلال الحروب |
Askerlik yaptınız diye adam olduğunuzu sanırsınız. | Open Subtitles | تظن بانضمامك للجيش أنك أصبحت رجلا بطريقة ما |
Ben askeriyenin çok gizli bir bölümünde uzaylılarla ilgili olarak çalışıyorum. | Open Subtitles | أنا أعمل مع فرع سري للجيش يعمل على الظواهر الخارقة |