"للخطف" - ترجمة من عربي إلى تركي

• kaçırma
• kaçırmak
• kaçırılmış
• kaçırılıp
• kaçırıldım
• tüccarı olmakla

Muhtemelen haberi sattılar ya da büyük bir kaçırma operasyonunda birlikteler.
غالبا باعو القصة أو ربما كلهم يشتركون في عصابة كبيرة للخطف

Adam kaçırma ve cinayete suç ortağı oluyorsun, farkında mısın?
هل مستعد أن تكون متواطئًا للخطف والقتل أيضًا؟

Arabaları bir kaçırma aracı ve bir atma yeri olmuş.
سيارته أصبحت مركبة للخطف و مكان رمي للجثث

Kaçırılma diyeceksen illa ki yakınını kaçırmak gibi ama diyemezsin çünkü kaçırılma kısmı tamamen anlaşma gereği oldu.
إنه، مشابه للخطف إن صح أن ندعوه هكذا مما لا يصح، بالمناسبة لأن الطرف المختطف موافق على الترتيبات أساساً

Yolun bu bölümünde bir yerde kaçırılmış olmalı.
لابدّ أنّها قد تعرّضت للخطف في مكان ما على طول إمتداد هذا الطريق

O ve diğer iki kişi kaçırılıp işkence görmüş.
هو وشخصين آخرين تعرضوا للخطف والتعذيب

Para içinde yüzdüğümden üç kez kaçırıldım.
لقد تعرضت للخطف ثلاث مرات لأنني غني

- Beyaz adamı, dünyadaki en büyük köle tüccarı olmakla suçluyorum!
أتهمه بأنه اكبر مرتكب للخطف على وجه الأرض

İlk kez mi kaçırma planı yaptın?
هل رتبت للخطف في المرة الأولى ؟

Adam kaçırma fidye parası için yapılır.
السبب الوحيد للخطف هو المال

Çünkü kaçırma işini Michelle ile birlikte mi planladınız merak ediyoruz.
جيد. لأننا كنا نتساءل ما إذا كنتما أنت و(ميشيل). خططتما للخطف سوياً.

En azından adam kaçırmak ve cinayetten suçlusun.
أعني، أقل ما بها، مسكناك للخطف والقتل...

Tahminen orası sadece yakalayıp kaçırmak içindi.
.إحتمال أن يكون قد تعرض للخطف

Fakat bu acil bir durum, çünkü arkadaşım burada değil, ve ben onun kaçırılmış olmasından endişe ediyorum.
لأن صديقي ليس هنا و أنا قلق عليه فقد يكون قد تعرض للخطف

Bunların 200.000'den fazlası aile üyeleri tarafından kaçırılmış.
من هؤلاء، يتعرض ما يزيد عن 200 ألف للخطف على أيدي أفراد من عائلاتهم.

kaçırılmış olabilir diye endişeleniyorum.
و أنا قلق عليه فقد يكون قد تعرض للخطف

Birimiz fidye karşılığı kaçırılıp nakliye sandığına atılır yaprakla benzinci fişi yemek zorunda bırakılırsa diye.
في حال تعرضت إحدانا للخطف مقابل فدية... وألقيت في حاوية شحن وأجبرت على تناول بذور "غازرا"

Bu gece kaçırıldım. Ciddiyim.
لقد تعرضت للخطف الليلة..

Beyaz adamı, dünyadaki en büyük köle tüccarı olmakla suçluyorum!
أتهمه بأنه اكبر مرتكب للخطف على وجه الأرض