ويكيبيديا

    "للسلام" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • barış
        
    • barışa
        
    • barışın
        
    • barışsever
        
    • barışı
        
    • barışçıl
        
    • huzura
        
    • barışına
        
    • huzurun
        
    • Huzur
        
    • zeytin
        
    • barışını
        
    • huzurunun
        
    • barışçı
        
    Bugün burada silahın barış ve istikrar sağlamak için nasıl kullanılabileceğini anlatacağım. TED انا أقف هنا اليوم لكي اخبركم عن استخدام السلاح كأداة للسلام والاستقرار
    Nansen Uluslararası Mülteciler Ofisi, bu uygulanabilir stratejiyi tanımasıyla Nobel barış Ödülü'nü aldı. TED والمكتب الدولي للاجئين حصل على جائزة نوبل للسلام تقديراً لهذ الاسترتيجية القابلة للتطبيق.
    barış için bir zeytin dalı uzattığına inanmak bana zor geldi. Open Subtitles أجد صعوبة فى تصديق أنك قد جئت حاملة غصن الزيتون للسلام
    Bir arkadaşım bana bunun barışa ulaşmada yardımı olacağını söylemişti. Open Subtitles لقد قمت بتأليف اغنية ، واعتقد انها الحل المناسب للسلام
    yaratıldı. İnanıyorum ki bunlar gelecekteki barışın yapı taşları. TED قد نشؤوا. أعتقد أن هؤلاء هم أحجار البناء للسلام في المستقبل.
    Ölenler arasında barış yanlısı senatör Mina Bonteri de var. Open Subtitles وبين الاموات كان هناك راع محب للسلام سيناتور مينا بونتيري
    barış için uğraşan bir adam neden çocuğunu katil yapmak ister? Open Subtitles و الآن, كيف لرجل يسعى للسلام, أن يحول إبنه إلى سفاح؟
    Fakat savaşın sona erdirilmesi için her iki taraf da barış istemelidir. Open Subtitles ، لكن من أجل إنهاء حرب يتوجب على الطرفين عقد النية للسلام
    Düşkün devletler silahı barış ve istikrar aracı olarak görmezler. TED الدول الفاشلة لا تعلم كيف تستخدم السلاح كأداة للسلام و الاستقرار
    Yakın zamandaki başarısızlıklarına rağmen Avrupa dünyanın en başarılı sınır ötesi barış deneyi. TED أوروبا و بالرغم من إخفاقاتها الأخيرة هي أنجح تجربة للسلام عبر الحدود في العالم
    Bu, insanların barış ve birlik platformu olarak görmeye başladıkları maratonun dönüm noktasıydı. TED لقد كان هذا نقطة تحول بالنسبة للماراثون، حيث بدأ الناس ينظرون إليه على أنه منصة للسلام و الوحدة.
    Washington barış Enstitüsünün, yani Amerikan barış Enstitüsünün karargâhından söz ediyorum. TED انها مقر لمعهد السلام في واشنطن، معهد الولايات المتحدة للسلام.
    Genişletilmiş AMBE, uyumlu bir Afrika kurumu olacaktır, mezunları kıtada barış ve ilerleme için birlikte çalışan, güçlü bir yapı oluşturacaktır. TED آيمز الممتد سيكون مؤسسة تماسك لكل الإفريقيين و خريجوها سيشكلون شبكة قوية يعملون معا للسلام و التقدم لكل القاره
    barış ve güvenlik için gerekli yapıları oluşturmak zorundaydılar. TED وكان عليهم أن بناء هياكل للسلام والأمن.
    Okul sonrası danışma programımız var ve barış kulübü oluşturuyoruz. TED لدينا برنامج توجيه بعد المدرسة، ونؤســسُ ناديًا للسلام.
    barış, sağlık, Huzur, mutluluk, nirvana. TED للسلام .. وللصحة للصفاء .. للسعادة للنيرفانا
    Haydi artık, insanlar barışa hazır değil diyemezsiniz. TED هيا، لا تقولوا لي أن الناس ليسوا على استعداد للسلام هناك.
    barışın çözümü gerçekte anlayışta ve tolerans göstermekte yatmaktadır. Open Subtitles الحل للسلام هو الحقيقة والتسامح والتفاهم
    Rakibine karşı tetikte zira bu mevsimde pandalar barışsever bambu yiyicilerden potansiyel birer katile dönüşebiliyorlar. Open Subtitles هو يحذره من المنافسه، في هذا الوقت من السنة الذكور يتحولون من أكلة الخيزران المحب للسلام إلى قتلة محتملين.
    Ama diğer dokuz maddeyi, barışı sağlamak ve korumak adına onaylayacağım. Open Subtitles لكنني سأوافق على البنود التسعة الأخرى إحقاقـًا للسلام
    barışçıl bir ulus manzarası; boş yere bir ordu yaratılmaya gayret ediliyor. Open Subtitles منظر شعب محب للسلام يحاول عبثاً خلق جيش.
    Diane'le ilgili seni huzura götürecek yolu biliyorsun ama... ..bunu reddediyorsun. Open Subtitles جسناً - أنت تعرف المسار الذي يقودك للسلام معها ورفضته -
    Başkan Khrushchev'e bu gizli kapaklı, sorumsuz ve dünya barışına provokatif tehdidi durdurması ve ortadan kaldırması için ve ülkelerimiz arasındaki ilişkilere istikrar getirmesi için sesleniyorum. Open Subtitles إنني أطالب الرئيس خروشوف بإيقاف وإنهاء هذا التهديد الخفي، المتهور ،والإستفزازي للسلام العالمي وأن يعمل على إستقرار العلاقات بين بلدينا
    Çıplak elle adam öldürmede ustalaşarak ruhani huzurun peşindeler. Open Subtitles يسعون للسلام الداخلي عن طريق إجادة القتل بدون سلاح
    Huzur peşindeki tüm Hristiyanlar bu sabah kiliseye gitmeye hazırlanıyor. Open Subtitles كل المسيحيون المحبين للسلام إستعداد للذهاب إلى الكنيسة هذا الصباح،
    Bir daha bozarsanız sokaklarımızın barışını, Bunun bedelini canlarınızla ödeyeceksiniz. Open Subtitles اذا فعلتم هذا بشوارعنا مرة أخرة ستكون حياتكم ثمن للسلام
    Tanrım, beni huzurunun bir parçası yap. Open Subtitles إلهي, إجعل مني أداة للسلام
    Son olarak, Mantu. halkın bir zamanlar barışçı bir ırktı. Open Subtitles واخيرا , مانتو , شعبك كان يسابق للسلام

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد