Gitmem gerek. Maris çok üzgün. Onu "Cats" kadrosundan atmışlar. | Open Subtitles | علي الذهاب,لان ماريس قانطة للغاية لقد طردوها من مسرحية القطط |
çok şirin. çarşafları örttüm, beşiği koydum, üsteki şu dönen şeyi koydum. | Open Subtitles | إنه ساحر للغاية لقد وضعتُ مُلاءات فى الأسفل وممتص الصدمات والمتعلّقات الأخرى |
çok öncesinde sert bir şeye vurdum ve aniden durdum. | Open Subtitles | هذا وقت مُبكّر للغاية لقد إرتطمتُ بشيءٍ صَلب وهكذا توقّفت |
Ben de iyiyim. çok iyi gösteri oldu. Etkisinden çıkamıyorum. | Open Subtitles | حسنًا، كان فيلمًا جيدًا للغاية لقد فاجأني كثيرًا، كان رائعًا |
çok korkmuştum. Kararlarımı başkalarının vermesine izin verdim. | Open Subtitles | لقد كنت خائفة للغاية لقد سمحت لآخرين باتخاذ قرارى |
Bridget çok iyiydi, teşekkür etmek istedim. | Open Subtitles | انا لا اريد ان اقاطعك لكن بريدجت كانت لطيفه للغاية لقد اردت ان اشكرك |
çok sevimli bir insan tavrı. Ne dokunaklı! Gerçekten. | Open Subtitles | هذه ميزة بشرية مؤثرة للغاية لقد تأثرت حقاً |
Bu eller çok kuru, herşeyi denediler. | Open Subtitles | هاتان اليدان جافتان للغاية, لقد جربتُ كل شيء |
çok kötü dans ediyorum! | Open Subtitles | أنا أرقص بشكل سيء للغاية, لقد نسيت كل شيء |
Üzgünüm, çok üzgünüm. Arabada içki vardı. | Open Subtitles | أنا متأسف، متأسف للغاية لقد كان هناك شراب في السيارة |
Küçük canavarı Brooke da yatıya kalması için bıraktım bu gece evde sadece ben ve Nathan olacağız. Aga nigi naga nigi. çok komiksin. | Open Subtitles | وسوف اكون ان ونايثان بمفردنا الان مضحك للغاية , لقد كنت افكر فى لعب البيانو واخذ دشا طويلا |
Mandy ile olan ilişkim çok büyük bir hataydı, senin için geri döndüm. | Open Subtitles | أنا وماندي كنا مخطئين للغاية لقد عدت من أجلك |
İnsanlar çok gergin. Kayıp çocuklar var. | Open Subtitles | الناس منزعجون للغاية لقد اختفى بعض الفتية |
çok kolay oldu. Sanki yeni gelmiş gibiyim. | Open Subtitles | هذا كان سهلاً للغاية لقد شعرت وإننى دخلت إلى هنا للتو |
Oradan gitmeye çalıştı ama beyzbol oyuncusu onu takip etti, çok sinirliydi. | Open Subtitles | كان هادئاً للغاية لقد كان يحاول الإبتعاد، لكن قام اللاعب باللحاق به، والغضب يعتريه |
çok gençtim. 19 yaşındaydım. | Open Subtitles | لقد كنت يافعًا للغاية. لقد كنت في التاسعة عشرة. |
Sen de beni çok mutlu ediyorsun. Um... Beklemek istediğini sanıyordum. | Open Subtitles | أنت أيضا تجعلني سعيدة للغاية لقد ظننت بأنك تريدين الانتظار |
Bunu kasıtlı yapıyor, çok kasıtlı. Ne yaptığını tam olarak biliyor. Kesinlikle bilerek yapıyor. | Open Subtitles | مخطط من قبل وبعناية ودفاعى للغاية لقد كانت تعرف دائما ما الذى كانت تفعله انه بالتاكيد عن قصد |
çok derin deldiler. Bıktım bundan. | Open Subtitles | لقد حفروا بشكل عميق للغاية لقد سئمت من ذلك |
çok basit, temizlikçi kadın onu bulduğunda sıcak su açıkmış. | Open Subtitles | هذا سهل للغاية لقد كان الماء الحار يتدفق حين وجدته مسئولة التنظيف |