Katili yakalamak için pek acele ettiğini söyleyemeyiz, değil mi? | Open Subtitles | ليسوا في إندفاع كبير جداً للقبض على القاتل أليسوا كذلك؟ |
Evet, ben polisim. Senin gibi suçluları yakalamak için buraya geldim. | Open Subtitles | نعم ، أنا شرطي جاء إلى هنا للقبض على المجرمين أمثالكِ |
Bunu adalete hizmet etmek ve katil bir yamyamı yakalamak için yaptım. | Open Subtitles | قمت بذلك من أجل العدالة و للقبض على آكلي لحوم البشر المجرمين |
Alpha ve Bravo timleri, hedefı tutuklamak için harekete geçin. | Open Subtitles | فريقى الفا و برافو فتبداو التحرك للقبض على الهدف |
Ve gücünüzü sadece bu hayvanları yakalamak için kullanacağınıza dair güvence istiyoruz. | Open Subtitles | و نريد تأكيدك انك ستقوم بكل ما بوسعك للقبض على تلك المخلوقات |
Her an suçluları yakalamak için hareket halinde. Görüyor musun? | Open Subtitles | انظر إلى الأشخاص الذين يعملون بجد للقبض على الرؤساء الفاسدين |
Katili yakalamak için pek acele ettiğini söyleyemeyiz, değil mi? | Open Subtitles | ليسوا في إندفاع كبير جداً للقبض على القاتل أليسوا كذلك؟ |
Bu şerefsizleri yakalamak için ne gerekiyorsa yapalım, tamam mı? | Open Subtitles | أيًّا كان ما يتطلّبه الأمر للقبض على هذين الحقيرين، مفهوم؟ |
Bu piçi yakalamak için bana verdiğin bu şansa minnettarım. | Open Subtitles | وانا اقدر لك ان تُعطيني هذه الفرصه للقبض على الوغد |
Sayın Başkan, bu adamları yakalamak için ek kaynağa ihtiyacınız var. | Open Subtitles | سيادة الرئيس , تحتاج إلى مصادر إضافية للقبض على ذلك الرجل |
Gaviria, Escobar'ı yakalamak için kapı kapı gezmeyi göze almıştı. | Open Subtitles | كان غافيريا على استعداد لطرق كل الأبواب للقبض على إسكوبار |
Gruda'yı yakalamak için gemimize ve leventlerimize ihtiyacımız olacak. | Open Subtitles | نحتاج لسفينتنا ورجالنا للقبض على غرودو سينسفونا ، انجوا بأنفسكم |
3 zararlı insanı yakalamak için böyle şeylere ihtiyacımız yok. | Open Subtitles | لا حاجة لك بكل هذا الجيش للقبض على ثلاثة أشخاص مسالمين |
Kara Kraliçeyi yakalamak için askeri darbeye ihtiyacımız var. | Open Subtitles | للقبض على الملكه السوداء يجب أن نقوم بضربه عسكريه قاضيه |
Kötü adamları yakalamak için ne gerekiyorsa yaptım. | Open Subtitles | فعلت ما كان لا بد أن افعله للقبض على الرجال السيئين |
Gim Seon Ho'yu uyuşturucu kaçakçılığından tutuklamak için daha kesin kanıtlar lazım. | Open Subtitles | للقبض على مهرب مخدرات مثل كيم سون هو تحتاج لتقبض عليه بالجرم المشهود مع وجود دليل |
Anneme ulaşmak için bölgeyi bu şekilde kontrol ettiler demek ki. | Open Subtitles | يجب ان يكونوا يسيطرون على المنطقة للقبض على والدتي |
"Polise, Wright'ın çocuklarına Ağustos ayından itibaren bakıcılık yapan 19 yaşındaki Mildred Kemp için tutuklama emri verildi. " | Open Subtitles | ذهبت الشرطه للقبض على ميلدريد كيمب في ال19 عام, التي كانت المربيـه لعائله وايت في اغسطس الماضي |
Ne verdi biliyorum... ruh yakalamam için başka bir alet. | Open Subtitles | أنا اعلم مالذى اعطاه لى وعاء آخر للقبض على الأرواح |
Bu Goa'uld'u yakalama konusunda aklında ne var, tam olarak? | Open Subtitles | ماهى خطتك بالضبط للقبض على هذا الجواؤلد ؟ |
Patlayan araba kalıntıları arasında son sürat koşmak kötü adamları yakalarken tasarım kıyafetler giymek? | Open Subtitles | الإسراع بين حطام سيارة متفجرة، ومرتديا ملابس فاخرة للقبض على الرجل الشرير؟ |
Orada kalan isyancıları yakalayacak ya da öldüreceğim. | Open Subtitles | سأذهب للقبض على المتمردين هناك أو قتلهم. |
Morelli'yi yakalamak düşündüğümden uzun sürecek ama birin almam gerekiyor, para lazım bana! | Open Subtitles | سوف يستغرق وقتا طويلا للقبض على مورلي وانا احتاج نقود |
Eğer diğer kaçakları yakalamamıza yardım ederseniz, yeterince paraya ve özgürlüğünüze kavuşacaksınız. | Open Subtitles | إذا عملوا معنا للقبض على الهاربين فسيحصلون على حريتهم ومال كافٍ للإستقرار |
Ama şimdilik Escobar'ı yakalamaya efor sarf edelim. | Open Subtitles | لكن الآن ، لنركز على جهودنا للقبض على إسكوبار |
Bomani'nin tutuklanması için bilgiyi bize Sloane verdi. | Open Subtitles | سلون ) هو من أعطانا المعلومات ) ( للقبض على ( بوماني |