ويكيبيديا

    "للقتل" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • cinayet
        
    • öldürme
        
    • öldürmek
        
    • öldürmeye
        
    • ölüm
        
    • cinayetten
        
    • öldürülmüş
        
    • öldürecek
        
    • katil
        
    • cinayete
        
    • öldürmenin
        
    • öldürmekten
        
    • öldürmeyi
        
    • öldürteceksin
        
    • öldürülüyor
        
    bir yada iki yıldan daha az evli kalmış çiftlerin cinayet ve intiharı. Open Subtitles للقتل ثم الانتحار بين زوجين عمر زواجهما أكثر من سنة وأقل من سنتين
    Paraya çok önem veren birine benziyor. cinayet işleyecek kadar. Open Subtitles أصبحت مثل شخص ما يهتم بعمق حول المال، يكفي للقتل
    Ona bir olayda yardım ediyorum. Olmaz. öldürme izninin süresi doldu. Open Subtitles لا، ترخيصك للقتل قد إنتهى أيها الشاب تعال وكل بعض البيض
    Görüyorsunuz, diğer yanağını çevirdi ama bir lider öldürmek için hazır olmalıydı. Open Subtitles انظروا إنه يدير خده الآخر لكن القائد يجب أن يكون جاهزاً للقتل
    Başladıktan sonra, öldürmeye ve daha fazla ölüme hazır olmanız gerek. Open Subtitles إذا بدأت يجب أن تكون مستعد للقتل و المزيد من القتل
    Ve yine ölüm - ta ki sorun ortadan kalkana kadar. Open Subtitles ثم المزيد من القتل حتى لا يكون هناك داعى للقتل
    Ama çeşni yerine Jeff, çalışma grubumuzun bir üyesinde cinayet eğilimleri var. Open Subtitles و لكن بدلاً من قشر الليمون أحد أعضاء مجموعتنا لديه نزعات للقتل
    Telefon çalmak için... cinayet işlemek için zor bir neden. Open Subtitles بدأت بذلك، أجل. سرقة هاتف خلوي بالكاد يبدو دافعاً للقتل
    cinayet sarayımda uzun zamandır ihmâl edilmiş birçok yer var. Open Subtitles هُناك أماكن في قصري للقتل ظلت مُهملة لفترة طويلة للغاية
    Bunlar insanda birini öldürme isteği doğurmazsa, ne doğurur bilemiyorum. Open Subtitles إن لم يدفع هذا شخص للقتل فلا أعرف إلام يدفع
    Eylem işe yaramıyorken ve insanların öldürme riski varken başka bir yürüyüş düzenlemeyeceğim. Open Subtitles ولا أستطيع المجازفة بمسيرة أخرى حيت يتعرض الناس للقتل إن كانت لن تثمر.
    Söylemesi trajik ama, genç, işsiz, eğitimsiz bir erkek, ölme ve öldürme riskini arttırıyor. TED إنه أمر مأساوي، أن تكون شابًا وعاطلًا عن العمل وغير متعلم وذكرًا، يزيد من احتمال أن تكون قاتلًا أو أن تتعرض للقتل.
    Bir insanı öldürmek veya cesedinden kurtulmak amacıyla kullanılabilecek her şeyi torbalayın. Open Subtitles احزموا أيّ شيء يمكن أن يستخدم للقتل أو التخلّص من جثّة بشريّة
    Oğlum satırı intikam almak için kullanmak istedin ama o öldürmek için değildir. Open Subtitles اردت استخدام الساطور للأنتقام لكنّه ليس للقتل الملكي المخصي مات على أي حال
    Müthiş bir yaylım ateşine tutmuştu ve sanki onu öldürmeye hazırlanıyordu. Open Subtitles وفيما يلي هذه الانتقادات كبيرة وبدا ان كان يجري انشاؤها للقتل.
    Çocuğu dövüşmeye, açlığa, hırsızlık yapmaya ve eğer gerekirse öldürmeye hazırlar. Open Subtitles يجبر الولد للمحاربة، يجوعه. يجبره للسرِقة. ، وان كان ضروريا، للقتل.
    Alnında ölüm işaretiyle yaşamak hiç de kolay değil. Open Subtitles أن تكون مطلوبا للقتل ليس أمرا سهلا للعيش معه
    cinayetten ötürü sürgün edilme sebebi, kızının onurunu korumak içindi. Open Subtitles نفيا للقتل عندما كان يحاول أن يدافع عن شرف ابنته
    Yakınlardaki kasabanın tekinde bir memur öldürülmüş. Open Subtitles تعرض ضابطاً للقتل على بعد 24 ميلاً من هنا
    Şöyle diyecek; "Sizce birini aynen kitabımda anlattığım gibi öldürecek kadar aptal mıyım?" Open Subtitles هي ستقول، تعتقد سأكون أخرس بما فيه الكفاية للقتل أي شخص في الطريق المضبوط وصفت في كتابي؟
    Anladığım kadarıyla, yarın, katil dürtülerine tanıklık etmen gereken bir duruşman var. Open Subtitles أفهم أن لديك محاكمة سماعية غداً, به يجب عليك أن تدلو بدوافعك للقتل.
    cinayete kurban gitmiş olabilir ve ikinci bir vaka daha olabilir. Open Subtitles هناك احتمال انه تعرض للقتل و قد تكون هناك حالة اخرى
    Onu öldürmenin en merhametli yolu bir bıçakla saldırmaktır. Open Subtitles إن الطريقة الرحيمة للقتل هى التوجه بسرعة و بقوة بسكين
    Sevgilinin kocası, adam öldürmekten içerideyken.. Open Subtitles عند دخول زوجك العزيز السجن للقتل بدون عمد،
    doğduğumuz anda elimize silah verdiler, öldürmeyi öğrettiler. TED الشيء الوحيد الذي يمكننا القيام به، ونعرفه، منذ ولادتنا، هو الإمساك بالبندقية وإطلاق النار منها للقتل.
    Biliyor musun , kendini öldürteceksin Sullivan, tıpkı senin yaşlı adamın yaptığı gibi. Open Subtitles هل تعرفين ستؤدي بنفسك للقتل سوليفان كما فعل الرجل العجوز
    Tamam, insanlar öldürülüyor, yani ne bildiğini söyleyeceksin, bu hemen hemen olacak, veya oraya tekrar döneceğiz. Open Subtitles حسناً ، ها هو الشيء الأشخاص تتعرض للقتل لذاأنتستخبرينيبما أريدأنأعرفه . و ستخبريني الآن وإلا،سنفعلذلكمجدداً.

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد