ويكيبيديا

    "للهرب" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • Kaçacak
        
    • kaçış
        
    • kaçmak
        
    • kaçma
        
    • kaçmayı
        
    • kaçmaya
        
    • çıkış
        
    • kaçmasına
        
    • kaçmam
        
    • Koşmaya
        
    • Gidecek
        
    • Kaçmana
        
    • kaçması
        
    • kaçmanın
        
    • kaçmama
        
    Geri döneceğine de yemin etti. Kaçacak bir yer yok. Open Subtitles التي أقسمت أنها ستعود من أجل المزيد لايوجد مكان للهرب
    Dinle, niçin gidip evden saat 23:00'te Kaçacak ve bir soyguncu gibi davranacak birini bulması ve kendisine bir tanık sağlaması olanaksız olsun. Open Subtitles لماذا لا يوظف شخص آخر للهرب من المنزل في الحادية عشرة متظاهراً أنه لص هذا يزوده بحجة غياب
    Kadın bankanın içini muhtemelen kaçış için incelediği esnada, onunla kaldı. Open Subtitles و بقي معه,بينما بحثت المرأة داخل المصرف فلنفترض عن طريق للهرب
    Evet ama bu adamın olay yerinden kaçmak için acelesi yok. Open Subtitles نعم, ولكن هذا الرجل ليس في عجلة للهرب من مسرح الجريمة
    Pekâlâ, acil durum prosedürü uyguluyoruz. Durma. Bu bir kaçma girişimi olabilir. Open Subtitles حسناً، نحن في حالة طوارئ لا تتوقّق قد تكون هذه محاولة للهرب
    # Banka hesabını kapatmak gibi... # # ...son faaliyetleri, # # onlarla kaçmayı planladığını kanıtlıyor. # Open Subtitles آخر نشاطاته كانت اغلاق حسابه المصرفي يُفترض أنه كان يخطط للهرب معهم
    Merlin geçitlerin, kaçmaya yardım etmesinin yanında suya da açıldığını söylemişti. Open Subtitles ميرلين قال ان هذه المياه تقود للهرب ولكن ايضا الى مياه
    Kaçacak bir yer aramış ve yan binaya atlamaya karar vermiş. Open Subtitles لذا كان يبحث عن طريقة للهرب و قرر أن يقفز تجاه للمبنى المجاور
    Evet, evet. Kaçacak yer yok bebek, saklanacak yer de yok. Open Subtitles حسنا، جيد، حسنا لا يوجد مكان للهرب يا صغيرة لا مكان للإختفاء
    Şayet kaçış için yer arıyorsa, tam olarak ne yapıyordu? Open Subtitles ان كانت تبحث عن مخرج للهرب ما الذي كانت تفعله؟
    "Çılgın kaçış planı daha baştan umut vermiyordu." Open Subtitles الخطة المجنونة للهرب كانت يائسة من البداية
    Bugün nehre doğru bir kaçış yolu bulmayı deneyeceğim. Open Subtitles سوف أحاول اليوم آخر مرة للهرب عبر الماء يجب أن أعثر على ممر إلى النهر
    Daha çok Mars sembolü çevirdim. kaçmak için bir yol var. Open Subtitles ترجمت المزيد من الرموز المريخية هناك طريقة للهرب من هذا الكوكب
    Enfekte olmuş fare, kedi idrarının tatlı kokusunu aldığında ondan kaçmak yerine kokunun kaynağına doğru ilerler. TED إذا اشتم الجرذ المصاب الرائحة المبهجة لبول القطة، فإنه يجري تجاه مصدر الرائحة بدلًا من الاتجاه الأكثر عقلانية للهرب.
    Dünyanın pek çok yerinde, yaklaşık olarak 60 milyon kişi savaş, şiddet ve zulümden kaçmak için yurtlarını terk etmek zorunda kalıyor. TED يوجد حول العالم ما يقارب 60 مليون شخص ممن أكرهوا على ترك منازلهم للهرب من الحرب أو العنف أو الاضطهاد.
    Mac ile beraber kaçma planları yaparken babam sizi yakalamış. Open Subtitles "ابي قال انه قبض عليكِ انتِ و"ماك" تخططان للهرب سوياً."
    Ha! Onlar seni yerken, bana kaçma şansı verirsin. Open Subtitles عندما يقومون بأكلك ستتسنى لي فرصة للهرب.
    Tabii, eğer yine kaçmayı düşünmüyorsan. Open Subtitles هل ستكون هنا عندما نرجع؟ الا إذا كنت تخطط للهرب ثانيةً
    Bir daha sakın benden böyle kaçmaya çalışmayın, anladınız mı? Open Subtitles لا تحاولى أبداً للهرب منى مثل هذا مرة أخرى.
    Herkes bir çıkış yolu aradı, fakat yolu yok. Open Subtitles الكل حاول البحث عن طريق للهرب لكن لم يستطع أحد.
    Her kapıya nöbetçi diktim. kaçmasına imkan yoktu. Open Subtitles حراس علي كل باب لم يكن لديها وسيلة للهرب
    Havalanmadan önce bir saat bekleyin. Bu, bana kaçmam için gerekli zamanı kazandırır. Open Subtitles انتظري ساعة قبل اقلاع الطائرة سيعطينا هذا وقتا كافيا للهرب
    Ama birisi bana Koşmaya hazır ol dediğinde, Open Subtitles ولكن عندما يخبرنى أحد أن استعد للهرب
    - Çıkmaz yol! - Gidecek yer yok. Tuzağa düştük! Open Subtitles هو طريق مسدود ليس هناك مكان للهرب ، نحن محاصرون
    Tanık'ı bana verirsen Kaçmana gerek kalmayacak. Open Subtitles ،"إذا أعطيتيني "الشاهد لن تكوني بحاجة للهرب
    Her an hiçbir uyarı olmaksızın volkan tekrar püskürebilir. Bu durumda kaçması için hiçbir şansı kalmaz. Open Subtitles قد يثور البركان في أية لحظة دون سابق إنذار، عندها لن تكون هناك فرصة للهرب.
    Uyuşturulmaktan ve gaz bombası patlamasından yoruldum. Buradan kaçmanın bir yolu olmalı. Open Subtitles سئمت تخديري بالحقن والغاز لابد من ثمة سبيلاً للهرب
    Ona bakınca başka bir dünyaya kaçmama yardım edecek bir şey istiyorum. Open Subtitles عندما نظرت اليها اردت شيء من شأنه ان يساعدني للهرب لعالم اخر

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد