ويكيبيديا

    "للوصول" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • ulaşmak için
        
    • ulaşmanın
        
    • gitmek
        
    • varış
        
    • kadar
        
    • varmak
        
    • gelmek için
        
    • gitmem
        
    • gitmemiz
        
    • giriş
        
    • ulaşma
        
    • gitmenin
        
    • ele
        
    • almak için
        
    • ulaşmamız
        
    Önce alttaki suya ulaşmak için buzda bir delik açmaları gerekiyor. Open Subtitles أولا هم يجب أن يحفروا فتحة في الثلج للوصول الى الماء.
    Tanrı'ya şükürler olsun. Kitaptaki her numarayı birilerine ulaşmak için denedim. Open Subtitles شكرآ لله لقد جربت كل رقم في الكتاب للوصول الى احدهم
    Çatıdan geçmeden lokomotife ulaşmanın hiç bir yolu var mı? Open Subtitles هل هناك طريقه للوصول الى القاطره بدون الصعود الى السقف؟
    Ve her sene insanlar, zehirli ökseotunun altında mikroplu insanları öpecekleri partiye gitmek için karlı havada araba sürer. Open Subtitles وفي كل سنة , يقود أناس في العواصف للوصول إلى أماكن بعيدة حيث يقبّلون غرباء مصابين بجرثومة الهدال السام
    Tahmini varış zamanı iki buçuk saat.... Open Subtitles منزل الأمان الزمن المتوقع للوصول: ساعتين وثلاثين دقيقة
    O polis kayıtlarına ulaşmak için neden benim şifremi kullandığını bilmek istiyorum. Open Subtitles أريد أن أعرف لماذا كُنتِ تستخدمين كلمة السرّ خاصتي للوصول لسجلات الشرطة
    Nazik ve sabırlı davranarak sana ulaşmak için elimden geleni yaptım. Open Subtitles لقد بذلت أقصى جهدي للوصول إليك بأن أكون لطيفا و صابرا
    Nazik ve sabırlı davranarak sana ulaşmak için elimden geleni yaptım. Open Subtitles لقد بذلت أقصى جهدي للوصول إليك بأن أكون لطيفا و صابرا
    Ama kuarkın büyüklüğüne ulaşmak için 1000 kez küçülmek gerekiyor. Open Subtitles لكن للوصول إلى حجم الكوارك فعلينا التكبير ألف مرة أكثر
    Basın konferansına katılamazsın. Oraya ulaşmanın bir yolunu bulsan bile içeri giremeyeceksin. Open Subtitles لن تستطيعي المشاركة في اللقاء الصحفي حتى ولو وجدت طريقة للوصول متأخرة
    Ailem bilgisayarımı ve telefonumu aldılar ve sana ulaşmanın bir yolunu bulamadım... Open Subtitles والداي أخذوا مني حاسوبي وهاتفي ولم أستطع أن أجد طريقة للوصول إليك
    Oraya gitmek arabayla tüm gecemizi alacak. Polisi arasak mı? Open Subtitles سنضطر السفر طوال الليل للوصول له ، هل نطلب الشرطه؟
    Tahmini varış süresi 90 saniye. Beklemedeyiz. Open Subtitles ،الزمن التقديري للوصول هو 90 ثانية إستعدوا
    Buraya gelene kadar karşına çıkan tüm bedenimi kesersen, sen kazanırsın. Open Subtitles إذا كان بإمكانك إختراق كامل جسدي للوصول إلى هنا سوف تفوزين
    Oraya varmak için çok sayıda fiyasko yaşandı. TED لقد تطلب الأمر اخفاقات عديدة للوصول الى ذلك المبتغى.
    Oraya gidip takviyelerle geri gelmek için üç gün yetmez. Open Subtitles ثلاثة أيام مدة غير كافية للوصول إلى ألبني والعودة بالتعزيزات
    20 dakika içinde oraya gitmem lazım yoksa tüm hayatım sikilecek. Open Subtitles لدي 20 دقيقة فقط للوصول إلى هناك وإلا ستنتهي حياتي بالكامل.
    Oraya gittiğimiz sürece gitmemiz için ne gerekiyorsa fark etmez. Open Subtitles سنبذل قصارى الجهد للوصول لهناك، هذا طالما أنّنا ذاهبون لهناك.
    Bilgisayarından askerlerin kimliklerine ulaşıImadan kısa süre önce odaya giriş yapmışsın. Open Subtitles قبل لحظات من استخدام جهاز حاسوبكِ للوصول إلى للهويات الجديدة للحُرّاس
    şu an uzaya ulaşma talebinin itici gucu olan kisisel zenginlik ve hayalin bir araya geldigi sihirli bir zamandayiz. TED نحن في نقطة التقاء سحرية حيث الثروات الخاصة والخيال هي التي تقود الطلب للوصول الى الفضاء.
    Oklahoma'ya gitmenin başka yolları da var Joseph. Open Subtitles هناك طرق أخرى للوصول إلى أوكلاهوما ، جوزيف
    Sam bu listeyi ele geçirmek için bir sürü zahmete katlandı. Open Subtitles سام تكبد الكثير من المشاق للوصول لتلك اللائحة , مما يعني
    Ayrıca kazanova bir dolandırıcı. Kadınların paralarını almak için onları baştan çıkarıyor. Open Subtitles هو أيضاً ما ندعوه بالمحتال زير النساء يغوي النساء للوصول إلى أموالهن
    Geçitten oraya ulaşmamız beş ya da altı saat sürdü, ama ben daha bir çocuktum ve büyükbabam yolun büyük bir bölümünde taşındı. Open Subtitles ستأخذ منا حوالي خمسة أو ستة ساعات للوصول إلى هناك من البوابة لكني كنت طفلا وجدي كان لزاما علية أن يحملني معظم الطريق

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد