| Bilginiz olsun, bu seferin takım lideri olduğumdan protokol, "Peki efendim" denmesini emretmekte. | Open Subtitles | لمعلوماتك فقط بما أني رئيس البعثة فإن البروتوكول يحتم عليك أن تقول "حسنا سيدي"ِ |
| Bilginiz olsun, bu seferin takım lideri olduğumdan protokol, "Peki efendim" denmesini emretmekte. | Open Subtitles | لمعلوماتك فقط بما أني رئيس البعثة فإن البروتوكول يحتم عليك أن تقول "حسنا سيدي"ِ |
| Bilgin olsun diye söylüyorum, burayı tamamen dolaştım, benden başka hiçbir şey yok. | Open Subtitles | لمعلوماتك فقط فتّشت هذا المكان بأسره ولا شيئ هنا سواي |
| Bilgin olsun diye söylüyorum, senin lüks dükkânının da içinde bulunduğu bu çok lüks binalardaki, bazı lüks kimseler, ...geçenlerde bize bu çöreklerin harika olduğunu söyledi. | Open Subtitles | لمعلوماتك فقط ، بعض سكان الراقي في هذا المبنى الراقي جدا حيث يقع متجرك الراقي |
| Claire, haberin olsun, bugün daha sonra ava çıkacağım. | Open Subtitles | كلير، لمعلوماتك فقط سوف اذهب للصيد اليوم |
| - Bilgin olsun diye. | Open Subtitles | لمعلوماتك فقط. |
| Bilesin diye söylüyorum, bu durumu senin sevdiğinden daha az seviyorum. | Open Subtitles | لمعلوماتك فقط أنا أحب هذا أقل من إحساسك أنت |
| Bilgin olsun diye söylüyorum, bakımsız olduğu için bu halde. | Open Subtitles | لمعلوماتك فقط, هذا لأنه قبيح |
| Bilgin olsun diye söylüyorum. | Open Subtitles | لمعلوماتك فقط. |
| Hey, dinle, haberin olsun, pantolonunu kendisi çıkardı, tamam mı? | Open Subtitles | أنظر، لمعلوماتك فقط لقد نزعه بنفسه، مفهوم؟ |
| Ama haberin olsun, ben küçükken bir ebeveynim arkadaşım olmak isterdi diğeri de bunu umursamazdı. | Open Subtitles | لكن لمعلوماتك فقط , كان لدي أحد الوالدين حينما كبرت الذي أراد أن يصبح صديقي و الآخر الذي لم يكترث بشأن ذلك |
| Bilesin diye söylüyorum, bu durumu senin sevdiğinden daha az seviyorum. | Open Subtitles | لمعلوماتك فقط أنا أحب هذا أقل من إحساسك أنت |