ويكيبيديا

    "لم أكن أعلم بأن" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • bilmiyordum
        
    Kameranın beni çektiğini bilmiyordum ki. Ses adamlarından biri ile dalga geçiyordum. Open Subtitles لم أكن أعلم بأن ألكاميرة تعمل أنا كنت ألعب مع بعض ألرجال
    Bebeğim inan bilmiyordum babanın gelmediğini... o zaman şimdi gel ve bizi götür... Open Subtitles ..عزيزتي لم أكن أعلم بأن أبيكِ لن يأتي .. إذاً تعالي الأن وخذينا
    Sen sahneye çıkana kadar müzik menajeri diye bir şey olduğunu bile bilmiyordum. Open Subtitles إنني لم أكن أعلم بأن هناك شيء اسمه مدير موسيقي، بغضّ النظر عمّا يفعلونه حتى ظهرت أنت في المشهد
    Genç kızları kendine arkadaş yapmak gibi bir hobin olduğunu bilmiyordum. Open Subtitles لم أكن أعلم بأن هوايتك جعل الفتيات رفيقاتٍ لك
    Bu kadar kaba ve nankör olduğunu bilmiyordum! Open Subtitles لم أكن أعلم بأن لديكِ كل هذه الوقاحة وهذا الجحود
    Buralarda yaşayanların bu tür turistik şeylere katıldıklarını bilmiyordum. Open Subtitles لم أكن أعلم بأن المحليين كانوا يقومون بهذه الأمور السياحية
    O iki pengueninin erkek olduğunu bilmiyordum ve ben sadece, yerel hayvanat bahçemizin tanıtımını yapmak için küçük, eğlenceli bir etkinlik gerçekleştirmeye çalışıyordum. Open Subtitles لم أكن أعلم بأن كلا البطريقين ذكوراً وكنت أحاول إقامة إحتفالية ممتعة ولطيفة فحسب لتطوير حديقتنا المحلية للحيوانات
    Sonuçları olacağını bilmiyordum. Open Subtitles لم أكن أعلم بأن ستكون هناك عواقب حسناً ، توجد عواقب
    Resmi bir toplantı yapmamız gerektiğini bilmiyordum. Open Subtitles لم أكن أعلم بأن يجب علينا بأن نحظى بإجتماعاً رسمياً للنقاش
    Bana ne olacağını bilmiyordum Ama yaptım Open Subtitles لم أخطط لهذا و لم أكن أعلم بأن ذلك سيحدث
    Tek yapman gerekenin "benim" demek olduğunu bilmiyordum. Open Subtitles لم أكن أعلم بأن كل ما فعلتي هو أخذ الأولوية
    Rubik küpün orada icat edildigini hiç bilmiyordum mesela. Open Subtitles انا, كمثال, لم أكن أعلم بأن لعبة المكعبات الملونة تم إختراعُها هناك
    Köpeklerin fırınlanmış patates yediğini bilmiyordum. Open Subtitles لم أكن أعلم بأن الكلاب تأكل البطاطا المحمصة.
    Bir insanın diğerini öldürebileceğini bilmiyordum. Open Subtitles لم أكن أعلم بأن بشري يستطيع قتل بشري أخر أعلم بأن البشري الأخر خُلق من أجل الحياة
    Ben ahbap Fed olduğunu bilmiyordum. Open Subtitles لم أكن أعلم بأن الرجل كان عميلاً فيدرالياً
    Bölgedeki restoranları değerlendirdiğini bilmiyordum. Open Subtitles لم أكن أعلم بأن يكتب مقالات عن المطاعم في المنطقة
    - Bu kadar ciddi olduğunuzu bilmiyordum. Open Subtitles أسعد رجل على وجه الأرض و تزوجتيني؟ لم أكن أعلم بأن علاقتكما جادة
    Of! Bunlardan düşülebildiğini bilmiyordum. Open Subtitles لم أكن أعلم بأن بإستطاعك أن تسقط من تلك المركبات
    Çini ve cam endüstrisinin sanat direktörü oldum. Nihayetinde Stalin düzeninde, Stalin düzeninin başında yüzlerce masum insanın tutuklandığını bilmiyordum. TED أصبحت مخرجة فنية للصناعة الصينية والزجاج وفي الأخير تحت التطهير الستاليني، في بداية التطهير الستاليني لم أكن أعلم بأن مئات الآلاف من الأبرياء كانو يُعتقلون
    Burada bir peder olduğunu bilmiyordum. Open Subtitles لم أكن أعلم بأن لدينا قساوسةً هنا

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد