Şaka yapmıyormuşsun ahbap, bu şey ölüyü bile diriltir. | Open Subtitles | لم تكن تمزح يا رجل. هذه القهوة بها لدغة مزيج الـ48 ساعة. |
Demek buraya gelmek konusunda Şaka yapmıyormuşsun. | Open Subtitles | إذن , لم تكن تمزح عندما قلت إنك قادم إلي هنا |
Sanırım karısı boşanma belgeleri konusunda Şaka yapmıyordu. | Open Subtitles | أعتقد أن زوجته لم تكن تمزح بخصوص أوراق الطلاق تلك. |
Biliyor musun, bana güçlü bir hayal gücün olduğunu söyledi. şaka yapmıyormuş. | Open Subtitles | حسناً ، هل تعرفين ، لقد اخبرتنى ان لديكِ خيال جامح و هى لم تكن تمزح |
Şaka yapmıyordın. | Open Subtitles | لم تكن تمزح . |
Dalga geçmiyormuşsun. Gerçekten de dev bir penise benziyor. | Open Subtitles | أنت لم تكن تمزح إنه يبدو حقاً كـ قضيب عملاق |
Piper o yayılmış olacak, o şaka değildi dedi l sanırım. | Open Subtitles | أعتقد أنه عندما قالت (بايبر) أنها ستتمدد فهي لم تكن تمزح |
Sana geldiğimizde neşeli olacağını söylediğinde şaka yapmıyordun demek. | Open Subtitles | لم تكن تمزح بشأن وجود بعض الجاذبية في شقتك |
Oldukça zorlu olacağını söylerken Şaka yapmıyormuşsun. | Open Subtitles | لم تكن تمزح عندما قلت أن الأمر سيكون تحدي |
Demek buraya gelmek konusunda Şaka yapmıyormuşsun. | Open Subtitles | إذن , لم تكن تمزح عندما قلت إنك قادم إلي هنا |
O'Brien ve Ramirez'in birbirlerine çok yakında oturduğunu söylerken Şaka yapmıyormuşsun. | Open Subtitles | لم تكن تمزح عندما قلت ان اوبراين و راميرز يعيشان قرب بعضهما البعض |
İrlandalılarla işlerin boka sardığını söylerken Şaka yapmıyormuşsun. Evet. | Open Subtitles | أعني لم تكن تمزح في قضية العبث مع الإيرلنديين |
Dostum, o beyzbol sopası hakkında Şaka yapmıyordu. | Open Subtitles | لم تكن تمزح بخصوص مضربكرة القاعدة |
Şaka yapmıyordu. Neyiniz var? | Open Subtitles | لا , لم تكن تمزح |
Şaka yapmıyordu. İçeride kapalı kalacağız. | Open Subtitles | لم تكن تمزح ، سوف نُحتجز هنا. |
Vay canına, kendini işiyle çevirdiğini söylerken şaka yapmıyormuş. | Open Subtitles | لم تكن تمزح عندما قالت انه احب احاطة نفسه بعمله |
Annen yemeği halledersiniz derken şaka yapmıyormuş. | Open Subtitles | أمك لم تكن تمزح عندما قالت أننا وحدنا على الغداء |
Tanner söz verdi derken Aria şaka yapmıyormuş. | Open Subtitles | تعلمي ، "اريا" لم تكن تمزح عندما قالت ان"تانر" وعدت بأن يكون هذا المكان آمن |
Şaka yapmıyordın. | Open Subtitles | لم تكن تمزح . |
Bunu kendin için yaptığını söylediğinde, Dalga geçmiyormuşsun. | Open Subtitles | لم تكن تمزح حقا عندما قلت أنك تفعل هذا لصالحك |
Hey, iki türlü de olduğunu söylediğinde meğer Dalga geçmiyormuşsun. | Open Subtitles | لم تكن تمزح عندما قلت أنك تحب التنوع. |
Hayır, şaka değildi, anne. | Open Subtitles | لا , لم تكن تمزح |
Az önce şaka yapmıyordun, değil mi? | Open Subtitles | أنظر انت لم تكن تمزح هناك , صحيح؟ |