Bak, ne düşündüğünü biliyorum. Ama Başka şansım yoktu. | Open Subtitles | إسمع, أعرف ما تفكر به, لكن لم يكن لديّ خيار |
Konuşmak için hiç zamanın olmuyor, o yüzden böyle yapmaktan Başka şansım yoktu. | Open Subtitles | أنتليسلديكأيّ وقت للتحدث, لذا لم يكن لديّ خيار سوى قولها فجأة |
6 yıl önce Başka şansım yoktu. Artık var. | Open Subtitles | لم يكن لديّ خيار قبل ستة سنوات لكنني امتلك خياراً الآن |
bense hala bir bakir ve meteliksizdim Başka seçeneğim yoktu. | Open Subtitles | أما أنا فكنت لا أزال بتولاً؛ وأعزب ومفلساً؛ لم يكن لديّ خيار آخر |
- Başka seçeneğim yoktu. - Öyleyse şimdi seç bakalım. | Open Subtitles | ـ كان لم يكن لديّ خيار ـ لذا إختر الأن |
Çünkü böyle olsun istemedim ama Başka çarem yoktu. | Open Subtitles | لأنني لم أرغب بفعل هذا حقاً لكنني لم يكن لديّ خيار آخر. |
Başka şansım yoktu. Senin kaburgaların olmadan yaşayamazdım. | Open Subtitles | لم يكن لديّ خيار لا تستطيع أن تعيش بدون أضلعك |
Ceketinin altında sakladığı bir şey vardı. Başka şansım yoktu. | Open Subtitles | كان لديه قطعة مخبأة، لم يكن لديّ خيار |
İtiraf edebilirdi, Başka şansım yoktu. | Open Subtitles | , كان سيعترف لم يكن لديّ خيار آخر |
Başka şansım yoktu. Babamı içeri tıktınız. | Open Subtitles | لم يكن لديّ خيار , فقد احتجزتم والدي |
- Başka şansım yoktu. - 6 yaşındaydın. | Open Subtitles | لم يكن لديّ خيار - كنتَ في السادسة من عمرك - |
- Başka şansım yoktu. | Open Subtitles | كان عليّ قول ذلك لم يكن لديّ خيار |
Başka şansım yoktu, Lord'un teklifini yapmasaydım... | Open Subtitles | لم يكن لديّ خيار .... اذا لم افعل مايريده السلطان لكنت |
Bunların hiçbiriyle uğraşmaya hazır değildim ama birden Başka seçeneğim yoktu. | Open Subtitles | لم أكن مستعدة للتعامل مع أيّ من هذا باستثناء فجأة لم يكن لديّ خيار |
Bıçakları vardı, Başka seçeneğim yoktu. | Open Subtitles | لم يكن لديّ خيار لأنهم كانوا يحملون سكاكين. |
Başka seçeneğim yoktu. Çalışmalıydım. | Open Subtitles | لم يكن لديّ خيار كان يجب أن أعمل |
Başka seçeneğim yoktu. Hemen üzerine saldırdılar. | Open Subtitles | لم يكن لديّ خيار همّ فقط إنقضّوا عليه |
Bak, bu uzun hikaye. Başka seçeneğim yoktu. | Open Subtitles | انها قصة طويلة لم يكن لديّ خيار آخر |
Başka çarem yoktu tek başıma yapsam da olurdu. | Open Subtitles | لم يكن لديّ خيار لذا قمتُ بهذا بمفردي... |
Aramalarıma hiç dönüş yapmadın, Başka çarem yoktu. | Open Subtitles | ... ـ أنتِ لم تردّي على أيَاً من إتصالاتي , و لم يكن لديّ خيار |
Başka çarem yoktu. | Open Subtitles | لم يكن لديّ خيار آخر |
Bu yüzden Seçme şansım yoktu, benim suçumdu. | Open Subtitles | لهذا لم يكن لديّ خيار كان خطأي |