Hayatını kazanmak için mavi şort giyen bir adamdan moda tavsiyesi almayacağım. | Open Subtitles | لن أخذ نصائح بالموضة من شخص يرتدي سروال قصير أزرق لأجل معيشته. |
Bir tanesini aldım. Hayır, ders almayacağım. Burnumu silmek için aldım. | Open Subtitles | لا , لن أخذ دروس , انا فقط احتاجه لأفجر أنفى |
Yo, yo, çok fazla vaktinizi almayacağım. Kamu personelleriyle çıkma konusundaki görüşünüzü öğrenmek istiyordum. | Open Subtitles | كلا، كلا، اصغي، لن أخذ من وقتكِ الكثير فقط كنت شغوف برأيك حول مواعدة موظف مدني؟ |
Büyük olması daha iyi. Farkını almıyorum. | Open Subtitles | الصور الكبيرة أفضل لن أخذ منكِ مال إضافي |
Şu an kendi görkemli evinizde değilsiniz. Sizden emir almam. | Open Subtitles | انت لست فى بيتك الكبير انا لن أخذ الاوامر منك |
Pierce, kimseye bağımlı olmadığını biliyorum, ama sana bağımlı olan insanlara bağımlısın, o yüzden paranı almayacağım. | Open Subtitles | أعلم أنك لا تعتمد على أحد لكنك تعتمد على وجود أشخاص يعتمدون عليك لهذا لن أخذ مالك |
Bugün kazandığın az miktar parayı alıp bedava vermek için daha fazla malzeme almayacağım. | Open Subtitles | اني لن أخذ أيما جنيتيه من مال قليل هذه الليلة واذهب لشراء حاجيات اضافية لكِ لأجل ان تعطيها بالمجان |
Her ne kadar babanızın isteği aksi yönde olsa da onun öğretisinden bir talebe almayacağım. | Open Subtitles | لن أخذ تلميذاً من مرشده رغم طلب والدك مني ان افعل ذلك |
Çocuklar, yapmanız gereken bir gösteri olduğunu biliyorum o yüzden fazla vaktinizi almayacağım. | Open Subtitles | يا رفاق أعلم انه لديكم عرض للقيام به لذا لن أخذ الكثير من وقتِكم. |
Unut bunu, Johnny. Maaşından kalan parayı almayacağım. | Open Subtitles | أنس الامر جونى، لن أخذ ما تبقى من مرتبك |
Ne? Hayır, kemanını almayacağım. O senin. | Open Subtitles | لا , لن أخذ كمانك , أنه لكِ أحتفظي به |
Bayanlar ve Baylar, çok fazla zamanınızı almayacağım. | Open Subtitles | سيداتي سادتي, لن أخذ من وقتكم الكثير |
Bu adamı eve almayacağım. | Open Subtitles | أنا لن أخذ هذا الرجل لمنزلي |
O'nun parasını asla almayacağım. | Open Subtitles | إنني لن أخذ مالها أبداً |
Kan almayacağım, Luke. Vereceğim. | Open Subtitles | أنا لن أخذ منه دماء بل سأعطيه |
Bir çocuğun parasını almayacağım. | Open Subtitles | أنا لن أخذ مال هذا الطفل |
Çocuğumun hayalini ondan almayacağım. | Open Subtitles | أنا لن أخذ حلم ولدي منه |
Evlilik tavsiyesi almıyorum. | Open Subtitles | لن أخذ بنصيحة زواج من عدوي,شكراً جزيلاً. |
Suç duyurusunda bulunmadım çünkü artık senin adına kararlar almıyorum. | Open Subtitles | أنا لم أرفع التهم لأنى لن أخذ قرارات لأجلك بعد الاّن |
Bunların hiçbirini almıyorum. | Open Subtitles | لأنه من الواضح إني لن أخذ أي من ذلك |
Karım doğum yapacak haftaya ama o zaman bile izin almam. | Open Subtitles | أوه ، أنا سعيد للقيام بذلك حتى أنني لن أخذ إجازة في الاسبوع المقبل عندما تلد زوجتي |
- Adıma yazılmamış ilaç milaç almam ben. | Open Subtitles | أنا لن أخذ حبة الدواء هذا الدواء لم يتم وصفه لي |