Ama bu insanlar için nasıl olduğu hakkında bireysel anlatıları okuma. | TED | ولكنها قراءة الروايات الفردية لكيف كان الأمر لهؤلاء الناس. |
Umarım bu insanlar, bu serserileri bir gün mezarlarına postalar. | Open Subtitles | آمل يوماً ما لهؤلاء الناس ركل التافهين مثله إلى قبورهم سنفعل |
Basit bir yanıt isterseniz, bu tuzları o insanlara ulaştıramamışız diyebilirsiniz. | TED | حسناً الإجابة السهلة هي أننا لم نعطي تلك الأملاح لهؤلاء الناس. |
Mara'nın peşinden buraya geldiğimde o insanlara neler yaptığını gördüm. | Open Subtitles | عندما كنت اتعقب مارا هنا رأيت ما فعلته لهؤلاء الناس |
O Bu insanları lideri. Çoğu insanın. O kadar basit değil. | Open Subtitles | إنه بمثابة القائد لهؤلاء الناس, و لمعظم الناس, ليس الأمر هيناً |
bu insanlarla dikkatli olmanı istiyorum Clark. | Open Subtitles | توخى الحذر فيما ستقوله لهؤلاء الناس ياكلارك |
Şu insanlara yardım edelim. | Open Subtitles | ساعدوا الذين يمكنكم مساعدتهم. دعونا نقدّم لهؤلاء الناس بعض المساعدة |
Şimdi evine git. Bu şehri kurtaramazsın! bu insanlara hiçbir şey borçlu değilsin! | Open Subtitles | لا يجب عليك إنقاذ هذه البلدة إنك لا تدين بأي شيء لهؤلاء الناس |
bu insanlar için et hassas bir konu ve hayvanı kesmekten sorumlu savaşçılar ziyafet için çok sabırsızlar. | Open Subtitles | اللحوم لهؤلاء الناس هو من أطايب الطعام , و المحاربين المسؤول عن ذبح كانت الحيوانات حريصة على بدء العيد الخاصة بهم. |
Tarih boyunca, bu insanlar korkunç şeyler yaşadılar. | Open Subtitles | حسنا خلال التاريخ حدثت أشياء فظيعة لهؤلاء الناس |
İngiliz adaletine güven duyulamayacaksa bu insanlar belki de gidip Fransızlarla barış yapmanın yollarını aramalılar. | Open Subtitles | إن لم يكن الوثوق بالقانون الإنجليزي فربما من الأفضل لهؤلاء الناس عقد السلام مع الفرنسيين |
Bu bir rastlanti mi... yoksa bu insanlar irk olarak suca egilimliler mi? | Open Subtitles | هل هذه صدفه ؟ ؟ أو هل لهؤلاء الناس إلتزام عرقي في الجريمة ؟ |
o insanlara ne borçlusun ki? | Open Subtitles | على أي حال مالذي أنت مدين به لهؤلاء الناس ؟ |
O fabrikada o insanlara olan şey insanlık dışıydı. | Open Subtitles | ما حدث لهؤلاء الناس في هذا المصنع كان غير إنساني. |
Şimdi ise binanın başarısızlığı, o insanlara yeni bir hayata kaçış düşüncesinin başlangıcını sunuyor. | Open Subtitles | والآن اخفاق البناية قدم لهؤلاء الناس مبادرات وسائل الهرب الحياة الجديدة |
Kimin hangi reklamı gördüğü hakkında hiçbir fikrimiz yok veya bıraktığı etki hakkında veya Bu insanları hedeflemede kullanılan veri hakkında. | TED | فلا يوجد لدينا أي فكرة من قد يكون رأي وأي إعلان أو ما تأثيرهم، أو أي معلومات استخدموها لكي يصلو لهؤلاء الناس. |
Tüm kanıtlar gösteriyor ki, bu makineler tıbbi olarak Bu insanları destekliyor. | Open Subtitles | كل الدلائل تشير الي تزويد هذه الالات لهؤلاء الناس اليا |
Albay Ronson, Bu insanları eve götürmemiz gerek, ve pek de güzel bir ilk etki bırakmadık. | Open Subtitles | عقيد رونسون نحن بحاجة لهؤلاء الناس للذهاب إلى الوطن وبالطبع لم نترك انطباعاً جيداً في المرة الأولى |
Belki de bu insanlarla hala arkadaş olabilirmişsin gibi davranmaktan hoşlanıyorsun, sanki Vaat Şehri'ndeki zamanın senin için önemliymiş gibi. | Open Subtitles | ربما ترغبين فى التظاهر بأنك مازلت صديقة لهؤلاء الناس |
Şu insanlara bakın. Çoğunun silahı bile yok. | Open Subtitles | انظر لهؤلاء الناس معظم لا يملكون حتى مسدسات |
Biz çalışmak istemiyoruz. Hayır, istemiyoruz! bu insanlara haksızlık yapılıyor. | Open Subtitles | لا , لا نريد , هذا غير منصف لهؤلاء الناس |
O insanlar için, söz konusu olan cami değilse bütün planlar sonuçlandırılır. | Open Subtitles | ،بالنسبة لهؤلاء الناس طالما ليس مسجدا فسيمر المشروع بسلام |
bu insanların nasıl bu kadar iyi hayatları oldu, büyük depresyondan geçmeyi becermelerine rağmen? | TED | كيف لهؤلاء الناس الذين يعيشون حياة أفضل حتى مع اكتئاب أشد أن يتخطوا الأمر؟ |