Ve tüm bu bileşenler yalnızca tek bir amaç için evrildiler: etkisiz kılmak ve nihayetinde öldürmek. | TED | وكل هذه المركبات تطورت بشكل خالص لهدف واحد: وهو شل الحركة، والقتل. |
Sana bu yetenekler bir amaç için verildi. Sen eğlenesin diye değil. | Open Subtitles | أعطيتك هذه المهارات لهدف ليس لمتعتك الخاصّة |
Sizin tanımanıza göre, Kelvin, gerçek bir bilim adamının amacı insanoğlunu ilerlemekten alıkoymaktır. | Open Subtitles | بتعريفك لهدف العالم الحقيقي سيكون منع الأنسان من التقدم |
Yani beni reddetmedin. Sadece daha yüce bir amaca bağlısın. | Open Subtitles | أذاً أنت لم ترفضني أنت فقط مكرس لهدف أسمى - |
Taşlar daha üst bir amacın aracısıdır, amacın kendisi değildir. | Open Subtitles | تلكَ الأحجار هيَ بداية الطريق لهدف أعظم، فهيَ ليستَ غاية نهائية فى حد ذاتها. |
Bir şapka... Yüzlerce yıl önce bir Büyücü tarafından tek bir amaçla yapılmış olan bir şapka. | Open Subtitles | قبّعة حيكت قبل آلاف السنوات على يد مشعوذ لهدف واحد... |
Benim soruşturduğum bir davaya ilgili bilgileri kasıtlı olarak benden sakladın. | Open Subtitles | لهدف ما انت حجبت عني معلومات تتعلق بقضية انا احقق فيها |
Bence Kadimler bilerek bütün kayıtları saklamışlar, hem de çok iyi, ya da direk veritabanından silmişler. | Open Subtitles | إما القدماء اختاروا إخفاء كل شيء لهدف من السجلات بشكل جيد, أنا أضيف أو ببساطة حذفوها من قاعدة البيانات أميل إلى الأخير |
Bu Swagger'ın, iki yıl önce 900 metreden ateş ettiği bir hedefin tam boyutlu çıktısı. | Open Subtitles | هذه صوره شامله لهدف اصابه ^سواجر^ منذ عامين من علي بعد 1000 يارده |
c:#0080FFimparatorlugun, tüm dünyada baris hedefine;... c:#0080FF... hepimiz bu vatansever sadakati korudugumuz sürece,... c:#0080FF... ne Amerikalilardan ne de ingilizlerden korkariz". | Open Subtitles | ما دمنا نحافظ على هذا الولاء البطولى لهدف امبراطورى لنشر السلام فى جميع العالم فلن نخشى الامريكيين ولا البريطانيين |
Bu günden sonra tüm Briton'lar tek bir amaç için bir aradalar. | Open Subtitles | من هذا اليوم، كلّ البريطانين سيوحدوا لهدف واحد مشترك |
Pasifik Northwestern som balığı kendini kanıyla yener akıntıya karşı yüzlerce millik yolculuk macerasında dalgalara karşı, tek bir amaç için. | Open Subtitles | يجهد سلمون المحيط الهادي نفسه في رحلة لمئات الأميال لأعالي البحار ضد التيار لهدف واحد |
Onu söylemedi ama tanrı beni bir amaç için seçmiş. | Open Subtitles | لميخبرني, لكنه قال ان الرب اختارني لهدف أكبر |
Evet, biz de düşündük ki eğer bunu bir amaç için yaparsak, ...hem ritüeli korumuş oluruz, hem de dünyayı kurtarmış oluruz. | Open Subtitles | لذا فكرنا لو جعلنه لهدف نحن يمكن أن نبقي الطقس و ننقذ الكوكب |
Bu en ince ayrıntısına kadar planlanmış bir suç ve sadece bir tek amacı var. | Open Subtitles | أترون, انها الجريمة التى تم التخطيط لها منذ وقت طويل حتى أدق التفاصيل ,وذلك لهدف واحد, هدف واحد فقط |
Herkesin bir amacı varsa, senin amacın ne? | Open Subtitles | إذا الجميع ولد لهدف ماذا تعتقدين هدف ولادتك ؟ |
Hydra'nın gerçek kurulma amacı onun dönmesini planlamaktı. | Open Subtitles | هايدرا تأسست لهدف وحيد وهو التخطيط لعودته |
Kendini ortak bir amaca adayan koca bir ulus cansız kayalardan bir bahçe yaratmaya çalışıyor. | Open Subtitles | أمة بأكملها مكرسة لهدف مشترك لتحويل صخرة لا حياة لها إلى حديقة |
Cehennemde beş yıl geçirdikten sonra evime tek bir amaçla döndüm. | Open Subtitles | "بعد 5 سنين في الأهوال، عدت دياري لهدف أوحد" |
Ne, Birinin kasıtlı olarak mı bıraktığını düşünüyorsun? | Open Subtitles | ماذا,هل تعتقدين شخصاً ما فعل هذا لهدف ما ؟ |
Yani sen bilerek bu şekilde giyiniyorsun ve farkındasın, öyle mi? | Open Subtitles | .. تقصدين انتِ لبستِ هكذا لهدف و تعرفين |
Büyük ihtimalle tetikleyici olarak tek başına kendine zarar vermek hedefin olmadan işe yaramıyordur. | Open Subtitles | نظريتي هي أنّ جَرح نفسك على الأرجح ليس السبب الوحيد لبدء التحوُّل أنت رُبّما تحتاج لهدف أيضًا |
Bir Amerikan hedefine tehdit ve saldırgan bir mâhkum söz konusu. | Open Subtitles | حسنا , لديك تهديد لهدف امريكي وسجين عدواني |
Eğer tek bir hedefe kilitlenirsen tecrübelerime dayanarak söyleyebilirim ki; | Open Subtitles | ..إذا كرست نفسك لهدف واحد ..وهدف واحد فقط فى عمر صغيرة التاريخ علمنا أن بإمكاننا صنع أى شىء يا بطل |
Bazıları gücü daha büyük amaçlar için arar. | Open Subtitles | البعض يرغب فى القوة لهدف اكبر. |
Oraya gidip, gerçek bir sebepten ötürü savaştıklarını sanıyorlar! | Open Subtitles | يذهبون وهم يظنون انهم يحاربون لهدف لعين |