ويكيبيديا

    "له أكثر" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • daha çok
        
    • en
        
    • Ona
        
    • onun
        
    • çok daha
        
    Ve Ona, kendisini daha çok sevecek bir eş bulamayacağını söyleyin. Open Subtitles بتقبله داخل العائلة و أخبراه بأنه لن يحظى بزوجة محبة له أكثر مني
    Ona o domuzdan daha çok annelik yaptım. Open Subtitles لقد كنت أكثر من أمٍ له أكثر من هذا الخنزير الملعون
    Bu kadar çok ödevim olmasa, herhalde daha çok özlerdim. Open Subtitles انا على الأرجح سأشتاق له أكثر لو لم يكن لديَّ عمل كثير.
    Size ne kadar bayağı gelse de en çok ülkelerini önemsiyorlar çünkü. Open Subtitles ولأنه، بقدر ما يبدو الأمر مبتذلًا ما يحفلون له أكثر هو بلدهم
    Ona herkesten fazla yardım etmiş olan size niçin düşmanlık yaptı? Open Subtitles على الشخص الوحيد الذي عمل له أكثر من أي شخص أخر؟
    onun sabotajına onun özensizliğini ekleyip her gün hatırlayacağım. Open Subtitles الاهتمام. سآخذ الجهل له أكثر من التخريب لها أي يوم من أيام الأسبوع.
    Ama diğer vakalarımızdan çok daha doluydu. Open Subtitles لكنّه له أكثر من البعض من حالاتنا الأخرى.
    - Bu bir yağmur dansı değil. Benim İrlandalı Olive Teyzem bile, Darly Mootz'dan daha çok Cherokee'ydi. Open Subtitles زيتون عمّتي الآيرلندي له أكثر تشيروكي فيها من داريل موز.
    Annemle görüşmeye başladıklarında babamı o kadar özlemeyeceğimi düşünmüştüm ama şimdi her zamankinden daha çok özlüyorum. Open Subtitles فكرت مرة واحدة أمي كانت رؤية له، أود أن لا يغيب والدي كثيرا، ولكن الآن أفتقد له أكثر.
    Herkes senin daha çok ihtiyacın olduğunu düşündü, o yüzden... Open Subtitles أعتقد الجميع أنك بحاجة له أكثر من الجميع
    Öyleyse, annemin hukuk fakültesine giriş sınavı puanımın hâlâ geçerli olup olmadığını sorduğu haftalık aramalarını daha çok umursamalıydım. TED في هذه الحالة، مكالمات أمي الأسبوعية يسألني إن كانت نتائج امتحان القبول بكلية الحقوق لا تزال صالحة كان شيئًا يجب أن أنتبه له أكثر
    Onu arkadaş olarak özlüyorum, ama bir düşman olarak daha çok özlüyorum. Open Subtitles اشتاق له كصديق ، لكن اشتاق له أكثر كعدو
    Üçüncü kez çıktığımızda onu bir tabak Reese'in Dilimleri'nden daha çok istiyordum. Open Subtitles حسب تاريخ الثالث، كنت أريد له أكثر حتى من حفنة من ريس وأبوس]؛ [س] قطعة.
    Bizden daha çok para verdiler. Open Subtitles أحدهم دفع له أكثر مما ندفع نحن
    Tebrik etmek için aklıma gelen en yetişkin şeyi aldım: Sezar Salatası. Open Subtitles أجل ، ولكي أهنؤه على ذلك ، أحضرت له أكثر شيء يعبر عن النضوج ، سلطة القيصر
    en iyisini annesinden daha iyi mi bileceksin? Open Subtitles من أنت ِ لتعتقدي بأنك تعرفين الأفضل له أكثر من أمه؟
    Papaya, Ona Fransa kadar başka hiç bir ülkenin bağlı olamayacağını Open Subtitles أريد أن يرى البابا أن ليس هناك أمه مخلصه له أكثر
    Sade bir inzivai hayattan başka arzusu olmayan basit bir bilim adamının, birdenbire kendini Ona hizmet etmeye şiddetle kararlı bir insan ordusunca kuşatılmış halde bulması ne gariptir. Open Subtitles يا للسخرية، كيف لعالم بسيط لا طموح له أكثر من مجرد القليل من العزلة أن يجد نفسه محاطا بجيش من الأشخاص
    onun için dünyadaki her şeyden daha anlamlı olan kitabı bulmalısın. Open Subtitles يجب أن تجدي كتاباً يعني له أكثر من أي شيء آخر في العالم
    Dördümüzün onun için, satış karşılığında elde edeceğinden daha önemli olduğunu söyledi. Open Subtitles قال أن تجمع أربعتنا مهم بالنسبة له أكثر مما قد يحصل عليه لقاء ذلك
    O ismin iddia ettiğinden çok daha fazlasını ifade ettiğini düşünüyorum. Open Subtitles عندي إحساس قوي بأن ذلك الإسم يعني بالنسبة له أكثر مما يدعي
    Ama eminim ki sizin kazanmanıza yardım etmek onun için çok daha anlamlıydı. Open Subtitles ولكننب بصراحة أعتقد بأن تدريبكم للفوز قد يعني له أكثر

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد