ويكيبيديا

    "لوحدهم" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • yalnız
        
    • kendi
        
    • rahat
        
    • tek başına
        
    • tek başlarına
        
    • yalnızken
        
    • yalnızlar
        
    • başbaşa
        
    • baş başa
        
    George, Gus'ın korkuları vardır. Dişçi koltuğunda yalnız kalmak da onlardan biri. Open Subtitles جورج وجوس عِنْدَهُما خوف مرضي بأن يكونا لوحدهم في كرسي طبيبِ الأسنان
    Arkadaşlarını geri getiren uçak. Ne yazık ki yalnız gelmediler. Open Subtitles الطائرة ذاتها التي أعادت أصدقاءك لسوء الحظّ، لم يأتوا لوحدهم
    Gelin ve alın. aahh! Bu kadar uzun süre çocukları yalnız bırakmaktan hoşlanmıyorum. Open Subtitles . تعالو واحصلو عليها لا أُحب ان اترك الاولاد لوحدهم مناك لمدة طويلة
    Böylece yetişkinlerle bir anlaşma yaptım, çocuklar, yanlarında erişkinler olmaksızın içeri gelip kendi başlarına iki dakika geçirecekler. TED فأبرمت إتفاق مع الكبار بأن يسمحوا للأطفال الدخول دون الكبار لدقيقتين لوحدهم
    Çocukları evde yalnız bırakınca içim rahat olmuyor. Sürekli kavga ediyorlar. Open Subtitles لا أشعر بالارتياح بترك الأطفال لوحدهم لا يتوقفون عن الشجار
    Hiçbirimizin görmediği, görmezden geldiği ama acı çeken, tek başına acı çeken birçok gencin hikâyesini duydum. TED وجدت قصصًا لا تحصى عن شباب تائهين عنا، غير مرئيين لنا، ولكن يعانون، يعانون لوحدهم.
    Çünkü çok uzun zamandır, büyük finansal aktörleri tek başlarına bıraktık. TED لأنه مضى وقتٌ طويلٌ، على تركنا الفاعلين الماليين الكبار لوحدهم.
    Genç kızlar, soylular ve kraliçeler şatodan yalnız başlarına ayrılmazlar. Open Subtitles الفتيات الصغيرات ، الملوك ، الملكات لايخرجون من القلعة لوحدهم
    Çocuklar uyanıktı. Ben de onları aşağıda yalnız bırakmak istemedim. Open Subtitles الأطفال كانوا في الأعلى ولم أرد تركهم في الأسفل لوحدهم
    Onları burada yalnız başlarına, düzensiz görmeye fazla fırsat olmaz. Open Subtitles ليس امرا عاديا ان تراهم لوحدهم هناك بدون اي تشكيلة
    Zorlukları aşan insanlar, bunu yalnız başlarına yapmazlar. TED الأشخاص الذين يتجاوزون الصعاب لا يفعلون ذلك لوحدهم.
    Bugün birçok genç insan, aynı sorunlarla boğuşuyor ve bununla yalnız başlarına mücadele ediyorlar. TED هناك الكثير من شبابنا اليوم يواجهون نفس هذه القضايا، ويكافحون لوحدهم.
    yalnız olmadıklarını bilmek sizi rahatlatacaktır. Open Subtitles ستشعر بالإرتياح حين تعرف أنهم ليسوا لوحدهم.
    Bu aradığınız olabilir. Sahibi telefon şirketinin başkan yardımcısı, muhtemelen darbe falan yapmak için Panama'ya atandı. Eastbridge merkezde bir süre daha en az sekiz yalnız hanım olacak. Open Subtitles ده ممكن يكون المطلوب . حيقول على الاقل فى 8 ستات لوحدهم فى مركز وستبريدج لفتره
    Şansıma, burada yaşayan diğer insanlar da yalnız yaşıyor. Open Subtitles لحسن الحظ، القوم الآخرين الذين يعيشون هنا أيضا يعيشون لوحدهم
    Çocuklarının trende yalnız gelmesi hiç iyi değil bence. Open Subtitles لا أحب فكرة أن أطفالك راكبين في القطار لوحدهم
    Bir şekilde ailelerinden koparılmış veya yalnız gelen çocuklar meselesi de vardı. Open Subtitles وشهدنا حالات... لاطفال لسبب ما وصلوا الينا لوحدهم أو تفرقوا من والديهم
    Diğer kurtları yüzlerce kilometreden koklayarak takip edebilirler ya da kendi başlarına hamle yaparlar. Open Subtitles قد يتبعون رائحة ذئب آخر لمئات الأميال أو يبتعدون بشكل مستقلّ لوحدهم.
    Onlar benim yaşıma geldiğinde hepsi kendi yoluna gitmişti. Open Subtitles هم كَانوا كُلّ لوحدهم عندما هم كَانوا عُمرَي.
    Noel Baba burada olduğu sürece elfler çocukları rahat bırakmayacak. Open Subtitles طالما سانتا هنا , الجان لن يتركوا الأطفال لوحدهم
    Zavallı insanlığı ıstırabıyla tek başına bırakmamak için. Open Subtitles حتّى لا ندع البشر المساكين لوحدهم مع الشقاء.
    Sadece hayatla tek başlarına yüzleşmekten korkuyorlar. Open Subtitles هم فقط خائفون من الإمتِلاك لمُوَاجَهَة الحياةِ لوحدهم.
    Adam ve kız arkadaşı evde yalnızken evlerine girmiş. Open Subtitles كان هو و صديقته جالسين لوحدهم في منزلهم حتى دخل عليهم
    Bu çocuklar, dışarı çıkınca, yalnızlar. Open Subtitles إسمعوا هؤلاء الشبان يخرجون للعالم لوحدهم
    Belki bir yerde yeniden başbaşa kalacaklardı. Open Subtitles وربما يقضون بعض الوقت لوحدهم فى مكاناً ما.
    Bea ile Jacs'in sorunlarını çözmek için baş başa kalmaları gerekiyordu. Open Subtitles بي و جاكلين يجب ان يكونون لوحدهم لينهون مشاكلهم

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد