| Ve bir gece Lester, ...Joey'nin kafasını mutfak duvarına çarpmış. | Open Subtitles | و في ليلة ليستر ضرب رأس جوزيف في حائط المطبخ |
| Lester ve Leon dükkanı işletmeme yardım etmek için gelmişlerdi. | Open Subtitles | ليستر وليون حضرا هنا على فرض مساعدتي في ادارة المتجر |
| Marlene intihar etmeden önce, Lester'ı aradı ve ona mesaj bıraktı. | Open Subtitles | قَبْلَ أَنْ قَتلَ نفسه مارلين، هي مسمّى ليستر وتَركَ رسالة إليّ. |
| Yine de, Şef Lester, onun nerede olduğunu biliyor musunuz? | Open Subtitles | على أي حال أيها القائد ليستر ، هل تعرف مكانه؟ |
| Leicester Square Odeon'un karşı tarafında olacağım, 4:00'te. Tamam mı? | Open Subtitles | سأكون فى مواجهة ميدان ليستر أوديون الساعه الرابعه |
| Gerçek şu ki, Lester, çok fazla ortak yanımız var. | Open Subtitles | الحقيقة هي يا ليستر, أنّ لدينا الكثير من القواسم المــشتركة. |
| Lester eğer bunun seni üzeceği aklımın ucundan dahi geçseydi... | Open Subtitles | لن يحدث فرقاً ليستر لو فكرت للحظة بإن هذا سيؤذيك |
| Biliyorsun, Petra; ben ve Lester her şeyin bitmiş gibi... göründüğü zor zamanlardan geçtik. | Open Subtitles | أترين يا بيترا , ليستر و أنا مستمران مع بعضنا عندما يبدو لنا بأن كل شيء قد انتهى |
| Sen ve Lester için her şey iyi olabilir. | Open Subtitles | و قد يكون هذا كله جيدا جدا لكِ و لـ ليستر |
| Sen, Bird, Bud Powell, Lester Young müzikte devrim yarattınız. | Open Subtitles | أنت و بيرد و بود باول و ليستر يونغ لقد أحدثتم ثورة في عالم الموسيقى |
| Bir gün Basie grubuyla Lester Young'ı dinledim ve bluesun dışına çıkmış gibi geldi. | Open Subtitles | و من ثم مع الفرق الأساسية فقد استمعت الى ليستر يونغ و قد بدا كما لو أنه خرج عن أسلوب البلو |
| Bir grup hain şempanze Pulitzer ödüllü şair Lester Charles'ı kaçırdı. | Open Subtitles | إختطفَ الشاعر ليستر تشارلز الفائز بجائزة بوليتزر |
| Takıldıklarından biri Lester'dı. | Open Subtitles | داخل و خارج المنزل الوحيد الذي بقى هو ليستر |
| Bir şey olmayacağını düşündüm, bilirsin, çünkü bir erkekti ve Lester ona dokunmaz diye düşündüm. | Open Subtitles | أنا اعتقدت أنه سيكون بخير لأنه مجرد ولد صغير و لم اعتقد ان ليستر سيلمسه |
| Lester'ın fantezilerini dinle ve havuç suyu iç biraz? | Open Subtitles | أستمع إلى تخيلات ليستر الجنسية وأشرب عصير جزر لفترة. |
| Bence Lester, o geçidin varlığını farkında bile değil. | Open Subtitles | أراهن أن ليستر لايعرف شئ عن البوابة لماذا؟ |
| Gidip tekrar Malkovich olacağım, Lester'ı dışarı atacağım! | Open Subtitles | سأذهب إلى مالكوفيتش , وسأقذف ليستر خارجه |
| Ben Lester Burnham Aylık Medya magazininden. | Open Subtitles | هذا ليستر برنهام من المجلة الشهرية الإعلامية. |
| O zaman kızı bulursak, Lester'ı buluruz. | Open Subtitles | إذاً، علينا ايجادها، فنجد ليستر ، وعندها نجد المال |
| Şimdi Durham'dan Catwill, Leicester'dan John Nottingham'dan William Essex'ten Richard öne çıksın. | Open Subtitles | ويسأل جون الآن ليستر وليام من نوتنجهام ريتشارد من إسيكس |
| Ayrıca maske takan birini görürsem, bizzat kendim Bay Lister'ın bakterilerine bularım. | Open Subtitles | و أي رجل سأراه يضع قناعا فسوف أعرضه شخصيا لبكتيريا السيد ليستر |
| Evet, Bikram yogası yapmayı seviyordu ve bunu Lassiter'a kontrol ettiriyorum. | Open Subtitles | نعم، أنها تحب بيكرام يوجا وانا سوف اعطيه ليستر ليتحقق منه |
| "Sağ ol Les. | Open Subtitles | مرحبا، ماذا عن شكرا لك ليستر''، |