"ليست مثل" - ترجمة من عربي إلى تركي

• gibi değil
• benzemiyor
• benzemez
• aynı değil
• aynı şey değil
• gibi değildir
• biri değil
• gibi bir şey değil
• benzemeyen
• gibi değildi
• benzemiyorlar
• gibi degil
• gibi değiller

Bu senin kavgan gibi değil Rae, öğleden sonra bitmeyecek.
أنها ليست مثل معركتك ياراي حيث أنها ستنتهي بعد الظهر

- Tüm odalarda aynı. İçkiye ulaşmayı zorlaştırmak istiyorlar gibi değil.
إنها ليست مثل أنهم يريدون جعلها من الصعب الوصول إلى خمر

Hayır, Sybil. Geçen seferki gibi değil. Bu sefer kürtaj olmayacak.
سيبل , ليست مثل المرة الأخيرة . لن يكون هُناك إجهاض مرة ثانية

Daha önce incelediğim bacağa benzemiyor.
هي ليست مثل قطعة الساق كان عندك أفحص في وقت سابق.

Eşin arabaya benzemez. Onu son modeliyle değiştirip, kiralayamazsın.
الزوجة ليست مثل السيارة، أنت لا تتاجر بها أو تأجرها لأجل الحصول على أخر طراز.

Şato eski ev gibi değil. Şato büyük insanlar için. Yer yok farelere.
القلعة ليست مثل البيت القديم القلعة للكبار وليست للفئران

Hayır, o Armans gibi değil. Sadece Totski'nin şansı var.
لا, إنها ليست مثل أرمانسي توتسي فقط لديه فرصة

Eski günlerdeki gibi değil, ha Boca?
ليست مثل الأيام القديمة أليس كذلك يا بوكا؟

Ne olduğunu biliyorum ama diğerleri gibi değil.
أعنى اننى أعلم ماهى لكنها ليست مثل الاخرون

Resimlerden biri diğerleri gibi değil. Şuna bakın.
أحد هذه الصور ليست مثل الآخرين أنظر إلى هذا

O tavuk ya da domuz eti gibi değil biliyor musun?
ليست مثل الدجاج أو لحم الخنزير أتعلم ذلك؟

Bu ağır akıncılar diğer akıncılar gibi değil.
الآن مركبات القتال هذه ليست مثل المركبات الأخرى

Disko ışıklandırması gibi değil, değil mi?
ليست مثل كرة الديسكو الكبيرة في السقف إنها مشغلات

huysuz kıç'ın yaşadığı şehir gibi değil.
ليست مثل المدينة التي يعيش فيها كثير التذمر ذاك.

Eski aile gibi değil tabii, yeni, daha iyi bir aile.
ليست مثل العائلة الأولى لكن عائلة جديدة وأحسن

Doğrusu ilişkimiz daha önce yaşadığım ilişkilere hiç benzemiyor.
،تعرفون في الحقيقة، علاقتنا ليست مثل أي علاقة حضيت بها من قبل

Petersburg'a benzemez. Çok iyi bir kütüphanesi var.
انها ليست مثل بيترسبيرج يوجد مكتبة صغيرة رائعة جدا هناك

Yani kahya yardımcısının görevleri ikinci kahya ile aynı değil.
إذن، مهام مساعد رئيس الخدم ليست مثل مهام نائب رئيس الخدم؟

Evet ama dinin ahlakla aynı şey değil.
اجل ، لكن ديانتك ليست مثل المبادئ الاخلاقية

Askerî hapishaneye düşmek gibi değildir, ama devlet dairesinde çalışacaksan başın çok ağrır.
ليست مثل سفينة شرعية لكن من المؤكد أنك ستعانى إذا عملت لدى الحكومة

Gerçek bu! Nyuu anlattığın gibi biri değil.
فعلا ليست مثل الشخص التي ذكرتي بتاتا

Zayıf not getirmek gibi bir şey değil bu Anthony.
هذه ليست مثل بطاقة التقرير السيئة، أنتوني.

Evet, mümkünse mevsimsel su kabağına benzemeyen bir şekle.
نعم، على هيئةٍ لائقة ليست مثل القرع الموسمي

Umduğum gibi değildi.
ليست مثل ماتوقعتها

Gerçek müzisyenlere benzemiyorlar Şu kuruntulu ve küstah olanlara.
ليست مثل أولئك الموسيقيين الحقيقيين الذين يحسبون أنفسهم رائعين ومتجددين.

Herhangi bir yer gibi degil. (Alkış) Herhangi bir yer gibi değil.Herhangi bir yer gibi değil.
أنها ليست مثل أي مكان. (تصفيق) أنها ليست مثل أي مكان. أنها ليست مثل أي مكان.

Savaştan önce oldukları gibi değiller.
هذه الأماكن الآن ليست مثل ما كانت قبل الحرب.