Hadi köşeye gidelim de... Hayır, efendim. Artık yok. | Open Subtitles | .لا يا سيدى , ليس بعد الآن لم أتعاطى منذ ثمانية أعوام |
Hayır efendim. Artık yok. Sekiz yıldır temizim. | Open Subtitles | .لا يا سيدى , ليس بعد الآن لم أتعاطى منذ ثمانية أعوام |
Haydi ama, bunu yapamazsın. Hakkın yok. Artık yok. | Open Subtitles | أسمع , لا تستطيع القيام بهذا ليس لديك الحق , ليس بعد الآن |
Bunun nasıl olacağı konusunda gerçekten endişeliydim... ama Artık değilim. | Open Subtitles | كنت أتسائل كيف سيكون ذلك لكن ليس بعد الآن |
- Artık değil. Geri gitmek istiyorum. | Open Subtitles | ليس بعد الآن, اريد العودة الى بيتى |
Artık değilsin Callahan. Sen ve ortağın bölüme geri döndünüz. | Open Subtitles | ليس بعد الآن كالاهان,عدت أنت و شريكك إلى قسم جرائم القتل |
Kaçabilirsin ama saklanamazsın. Artık olmaz. | Open Subtitles | يمكنك الهرب، لكن لا يمكنك الإختفاء ليس بعد الآن. |
Artık yok. Artık tamamen bitti. | Open Subtitles | ليس بعد الآن, إنه أنتهى كل شيء بالكامل الآن |
Geçmişte üzerine sünger çektiğim şeyler olabilir ama Artık yok. | Open Subtitles | ربما لدي شيء اخفيه في الماضي , لكن ليس بعد الآن |
Bir zamanlar vardı canım. Ama Artık yok. | Open Subtitles | مرة واحدة، حبيبي الفقراء، ولكن ليس بعد الآن. |
Hepimizin seçenekleri olmaz. Benim Artık yok. | Open Subtitles | لا نملك جميعنا خيارات أنا لا أملكها، ليس بعد الآن |
Yüksek Savunma yok. Artık yok. | Open Subtitles | ليس هناك حرس أعلى, ليس بعد الآن |
Hayır, Artık yok. İksiri mahvetti. | Open Subtitles | لا، ليس بعد الآن فلقد قام بسحقِه |
Bunu aldığım zaman bir çocuk olabilirm, ama Artık değilim. | Open Subtitles | أنا قد يكون طفل عندما اشتريت هذا، ولكن أنا ليس بعد الآن. |
Ortağı olduğumu sanıyordum, ama Artık değilim. | Open Subtitles | . أنا حتى ليس له . ظننت أني شريكه , لكن ليس بعد الآن |
Eskiden öyleydim, bu uzun zaman önceydi ama Artık değilim. | Open Subtitles | كنتُ كذلك ذات مرّة، منذ زمن طويل، لكن ليس بعد الآن. |
- Burası Johnsonların evi. - Artık değil. | Open Subtitles | انه منزل جونسن القديم ليس بعد الآن |
- Artık değil misin? - Hayır, Artık değilim. | Open Subtitles | ـ ليس بعد الآن ـ لا، ليس بعد الآن |
Ama koruduğun insanlara bakılırsa bence Artık değilsin. | Open Subtitles | ولكن على أساس حماية الناس, أعتقد أنت ليس بعد الآن.. |
Ama benden sorumlu değilsin. Artık değilsin. | Open Subtitles | لكنك لست المسؤول عني ، ليس بعد الآن |
- Evet, belki bir çocukta işe yarıyordu. Ama Artık olmaz, tamam mı? | Open Subtitles | نعم , حسناً , ربما ينفع ذلك عندما كنا صغار , لكن ليس بعد الآن , مفهوم؟ |