Eskiden polistim. O yüzden bu iyi bir fikir değil diyorum. | Open Subtitles | لقد كنت شرطيا ايضا لهذا اعرف ان هذا ليس فكرة جيدة |
Bu iyi bir fikir değil. | Open Subtitles | .ـ ليس فكرة صائبة بالمرة . ـ لا تقلق لهذا |
Gece yarısı Hammer isminde biriyle takılmak iyi bir fikir değil. | Open Subtitles | أي شخص أسمه هامير ليس فكرة جيدة في منتصف الليل. |
Gözaltından kaçmaya çalışmak iyi bir fikir değil. | Open Subtitles | الهروب من الإعتقال ليس فكرة جيدة أبدًا |
Bu, benim sana bunun iyi bir fikir olmadığını söyleyeceğim senin de kaile almayacağın o anlardan birisi, değil mi? | Open Subtitles | هذه إحدى تلك اللحظات التي أخبرك فيها أن شيئاً ما ليس فكرة جيدة وأنت تتجاهلني,أليس كذالك؟ |
Okula yeniden kendimi vermek o kadar da kötü bir fikir olmayabilir. | Open Subtitles | اعتقد ان التدخل في المدرسة ثانية ليس فكرة سية |
Kötü bir fikir değil, Lynda. | Open Subtitles | . ليس فكرة سيئة، يا ليندا بحرف الياء |
Arkadaşlar arası rekabet iyi bir fikir değil. | Open Subtitles | التنافس بين الأصدقاء، ليس فكرة جيّدة |
Vazgeçmek çok da kötü bir fikir değil, değil mi? | Open Subtitles | الإستسلام ليس فكرة سيئة ، أليس كذالك ؟ |
Onu psikiyatriste götürmek kötü bir fikir değil. | Open Subtitles | إخذه إلى طبيب نفسي ليس فكرة سيئة |
Ama açık olmak sanırım iyi bir fikir değil. | Open Subtitles | لكن ربما الاعتراف ليس فكرة جيدة أيضاً |
Kundaklama soruşturmalarını bilir misin? Bu iyi bir fikir değil mi? | Open Subtitles | تعتقد بأن هذا التحقيق ليس فكرة جيدة |
Her ne yapmaya çalışıyorsan, iyi bir fikir değil. | Open Subtitles | ماتحاولين القيام به، ليس فكرة جيدة. |
Bu iyi bir fikir değil. Neden biliyormusun? | Open Subtitles | هذه ليس فكرة جيدة يا رفاق أتعرفون؟ |
Bence iyi bir fikir değil. | Open Subtitles | ذلك ليس فكرة جيّدة. |
"İnanç, yalnızca aklın egemen olduğu bir fikir değil,.. | Open Subtitles | الايمان ليس فكرة يسيطر عليها العقل " |
Galiba kötü bir fikir değil. | Open Subtitles | هذه ربما ليس فكرة جيدة |
Bu aslında kötü bir fikir değil. | Open Subtitles | و هذا في الواقع ليس فكرة سيئة |
Muhtemelen bu iyi bir fikir değil. | Open Subtitles | على الأرجح ليس فكرة صائبة |
Yemeğe çıkmamızın iyi bir fikir olmadığını anlamışsındır umarım. | Open Subtitles | آمل أن تفهم لماذا اعتقدت أن الغداء ليس فكرة جيدة |
Montana'ya gitmek, o kadar iyi bir fikir olmayabilir. Nasıl yani? | Open Subtitles | (بدأت أظن أن السفر لـ(مونتانا ليس فكرة جيدة |