Eski okulunu ziyaret etmeyi kabul etmek için henüz çok geç değil. | Open Subtitles | انه ليس متأخرا عليك أن تغير عقلك حول إعادة زيارة لمدرستك القديـمة |
Ama yaşlı bir adamı mutlu etmek için geç değil. Ne? | Open Subtitles | ولكن ليس متأخرا لجعل رجل مسن يشعر بالسعادة |
Cassandra, İsa ile şahsi bir ilişkiye başlamak için çok geç değil. | Open Subtitles | كاساندرا .. ليس متأخرا جدا ان تعودي للسيد المسيح. |
- Orada çok geç değildir değil mi? | Open Subtitles | الوقت ليس متأخرا هناك ، أليس كذلك؟ |
Bir dakika.Bunun için bu iyilik için çok geç değil.O daha 1.sınıfta. | Open Subtitles | إنتظري لحظة ، الأمر ليس متأخرا لهذه الدرجة إنها مازالت في الصف الأول |
- henüz çok geç değil. - Ne için geç değil? | Open Subtitles | اذن الوقت ليس متأخرا ليس متأخرا على ماذا ؟ |
- Ama öğrenmek için geç değil. - Denemeye hazırım. | Open Subtitles | لكنه ليس متأخرا ان نتعلم انا مستعدة للمحاولة |
Çok geç değil ya. Bir şeyler içmek istiyorum. | Open Subtitles | أتعلـم ، الوقت ليس متأخرا كثيرا وأشعر بالرغبة في تنـاول شراب |
Ama çok geç. Çok geç değil ! | Open Subtitles | نعم ولكنك عرفت ذلك متأخراً ليس متأخرا |
Mumbai halkı için saat geç değil. | Open Subtitles | سيدي، فإنه ليس متأخرا جدا لشعب مومباي. |
O kadar geç değil. | Open Subtitles | الوقت ليس متأخرا |
Senden daha geç değil, James. | Open Subtitles | ليس متأخرا أكثر منك يا جيمس |
Selam, Jordan. Hayır, geç değil. | Open Subtitles | -اهلا (جوردن) لا لا لا , انه ليس متأخرا جدا |
Çok geç değil. | Open Subtitles | الوقت ليس متأخرا جدا |
- Hayır, hiç de geç değil. | Open Subtitles | - لا .. انه ليس متأخرا جدا |
- Hayır, hiç de geç değil. | Open Subtitles | - لا .. انه ليس متأخرا جدا |
Ruhumu kurtarmak için henüz çok geç olmadığını mı söylüyorsun? | Open Subtitles | هل تقصد بأن الوقت ليس متأخرا بالنسبة لي لأنقذ روحي؟ |
Peki, asla geç değildir. | Open Subtitles | حسنا هو ليس متأخرا |
Umarım çok geç değildir. | Open Subtitles | اتمنى فقط ان الوقت ليس متأخرا |