Sizin tek yaptığınız kıç sallamak be Aptallar Amigo giriş dersine | Open Subtitles | كل ماعليك فعله هو التخلص من مؤخرات الهتاف 101 الفاسقات الغبيات |
Her şeyi başlatanın ufak Sarge olduğunu öğrenince Mitcham ona diğerlerinin göt deliklerini yalattık. | Open Subtitles | ميتشم عرف بأن سارج هو قائدهم فجعله يلعق مؤخرات الاخرين |
Bir partide sarhoş olup kızların kıçına vuruyordu. | Open Subtitles | يتسكع في حفل كرة السلة ويصفع مؤخرات البنات الاغبياء |
Kusura bakma ama, yaşlı köpeklerin kıçını yalayan birinden maddi öneriler almak, hoşuma gitmiyor. | Open Subtitles | بدون إهانـة ولكنّني لست مرتاحا لأخذ نصيحة ماليّة من شخص يقوم بلعق مؤخرات الكلاب الأخرى |
Daniel, köpekler birbirlerinin kıçlarını koklarlar ve ömür boyu arkadaş olurlar. | Open Subtitles | دانيال تشم الكلاب مؤخرات بعضها وهم أصدقاء مدى الحياه |
Madem sen göğüslü fotoğraf çektirdin, ben de popomu onun yüzüne yapıştıracağım çünkü doğum günü için istediği tek şey koca popolu bir fahişe. | Open Subtitles | بما أنك قمت بحركة الصدر، أنا سوف أضع مؤخرتي في وجهه، لأن كل ما يريده في عيد ميلاده هي مؤخرات كبيرة. |
Ve bazı insanlar da dansçıların poposunu sahne ışıkları altında görmekten hoşlanır. | Open Subtitles | و هُناك بعض الناس يحبون رؤية مؤخرات الراقصين . تحت الأضواء الكاشفة |
Evet, sapıklığı yapmalarının ardından yetişmem kötü olmuştu. Hadi biraz balık kıçı tekmeleyelim! | Open Subtitles | للاسف لم أفعل ذلك إلا بعد ممارسة اللواط دعونا نركل بعذ مؤخرات الاسماك |
Bana aptal deme bebek poposu aşığı! | Open Subtitles | لا تدعنى بالبلهاء يا مقبل مؤخرات دمى الاطفال |
Latin kökenli popolar vardır ve eyalet vergi almaz. Ben ciddiyim. | Open Subtitles | مؤخرات لاتينية و ليس هناك ضرائب |
Eğer, bok değerli bir şey olsaydı, garibanlar, kıçları deliksiz, doğarlardı. | Open Subtitles | دعني اخبرك شيئاً , لو كانت القذارة قيّمة كن الفقراء ليولدو بدون مؤخرات |
Siz kızlar öpüşürken,bende bari sizin için biraz kıç tekmeleyeyim. | Open Subtitles | عندما تنتهوا يا بنات من التقبيل إخبرونى لأن لدي مؤخرات سأركلها |
kıç tekmelemedir, çene dağıtmaktır, ve ben kaybettim. | Open Subtitles | إنها ضرب مؤخرات وحروب لتكسير الرؤوس ، و أنا خسرت |
kıç, göğüs, yüz... Bir bakıma "Kraliçe Fahişe" oluyorlar. | Open Subtitles | مؤخرات, صدور او وجه يدخلونهم الى ملكية العهر |
- Evet, koca göt merkezi. Oradaki kadınların büyük kâseleri varmış diye duydum. | Open Subtitles | مركز المؤخرات الكبيرة نعم , سمعت بأن النساء هناك يملكن مؤخرات كبيرة |
Altı yıllık inceleme, hadım, ve ineğin kıçına kolumu sokmak, hatırlayabildiğim bazı deneyimlerim. | Open Subtitles | بعد 6 سنوات من التشريح والتقطيع ودفع ذراعي فى مؤخرات البقر لمرات لا تحصى |
Dinle, iyi bir zamanda mı aradım, yoksa sen ve eleştirmenler birbirinizin kıçını mı yalıyordunuz? | Open Subtitles | هل أتحدث معك في وقت جيد؟ أم أنت والنقاد مشغولون بلعق مؤخرات بعضكم |
Ben oraya çıkıp o sürtüklerin kıçlarını tekmeleyelim derim. | Open Subtitles | أنا أقول بأن نخرج ونركل مؤخرات تلك العاهرات. |
# Doğum günüm için bütün istediğim koca popolu bir fahişedir # | Open Subtitles | * كل ما أريده في عيد ميلادي هي مؤخرات كبيرة * |
Babacık eve gelsin ve herkesin poposunu temizlesin, öyle mi? | Open Subtitles | والدي قادم في الطريق إنه يمسح مؤخرات الناس |
Ki, siz normal yaşamlarınızı yaşarken ben biraz iblis kıçı tekmeleyeyim. | Open Subtitles | كي تتمتعوا بحياة طبيعية بينما أذهب . و أركل بعض مؤخرات المشعوذين |
Bana aptal deme bebek poposu aşığı! | Open Subtitles | لا تدعنى بالبلهاء يا مقبل مؤخرات دمى الاطفال |
Günaydın lez popolar. | Open Subtitles | صباح الخير مؤخرات كسولة |
Büyük göğüslü kadınların kıçları da büyük oluyor. | Open Subtitles | الفتيات ذوات الصدور الكبيرة لديهم مؤخرات كبيرة |
Güzel kıçlar tavlayan birçok şişman kardeş var. | Open Subtitles | انظر ، هناك الكثير منا يحصل على مؤخرات جميلة |
İnsanların kıçından kağıt çıkarmak için orduya katılmadım. | Open Subtitles | لَمْ أُلتحقْ بالجيش لسَحْب أوراق من مؤخرات الناسِ. |
kıçlarına tekme. | Open Subtitles | مالذي كنت تفكر به بحق الجحيم عندما فعلت ذلك هناك ؟ ركل مؤخرات |
Mesela "Her Gothe Pergel". | Open Subtitles | صحيح؟ ، مثل "سأرى مؤخرات أكثر" |