Yaptığım şey, tam olarak siz Konoha ninjalarının istediği şey değil mi? | Open Subtitles | أليس ما أفعله هو بالضبط ما يريده كل نينجا كونوها طوال الوقت؟ |
Ve ayrıca 15 yaşında bir çocuğum olduğu için tek Yaptığım şey yemek pişirmek, yemek pişirmek ve yemek pişirmek. | TED | وبما أنه لدي ابنٌ في الـ ١٥ من العمر ، فكل ما أفعله هو الطبخ ، والطبخ ، والطبخ. |
Yaptığım şey sadece iğrenç ve ahlaksız cinsel ilişkileri vurgulamak. | Open Subtitles | كل ما أفعله هو أني أقوم ببعض التواصل الجنسي القبيح والدنيئ |
Tüm gün ondan nefret ediyorum sarhoş olduğumda ise tek yaptığım, onu düşünmek. | Open Subtitles | أكرهه طوال اليوم وعندما أكون ثملة كل ما أفعله هو أن أفكر به |
Bu taşlar özel bir enerji yayıyor, benim de yaptığım bunları odaklanmak. | Open Subtitles | هذه الأحجار تنشر طاقة خاصة, كل ما أفعله هو تركيزها. |
Yaptığım şey sadece iğrenç ve ahlaksız cinsel ilişkileri vurgulamak. | Open Subtitles | كل ما أفعله هو أني أقوم ببعض التواصل الجنسي القبيح والدنيئ |
- Bay Kent Yaptığım şey eşinizin ve babamın iyiliği için. | Open Subtitles | -سيد كينت ما أفعله هو في مصلحة زوجنك ومصلحة أبي صدقني |
Yaptığım şey çocukluğundan bir dizi kilit anı tespit etmek. | Open Subtitles | ما أفعله هو تحديد سلسلة من الذكريات الرئسيةمن طفولتك |
Yaptığım şey kendi müzik şirketimi kurmak için çok çalışmak. | Open Subtitles | ما أفعله هو أن أعمل بجد حتى أنشيء شركة التسجيلات الخاصة بي |
Yaptığım şey sağlık üzerine bir belgesel oluşturmak. | Open Subtitles | ما أفعله هو تصوير برنامج وثائقي عن الصحة. |
Yaptığım şey, yapabildiğimin en iyisi. Listeyi olabildiğince güvende tutuyorum ve senin yardımınla öyle de yapmaya devam edeceğim. | Open Subtitles | ما أفعله هو أفضل ما يمكني فعله لقد أبقيت القائمة بأمان قدر ما يمكني، |
Hayır. Yaptığım şey yedi hamle ileriyi düşünmek. | Open Subtitles | لا، ما أفعله هو التفكير بسبع خطوات مسبقة |
Sabahtan akşama, akşamdan sabaha, tek Yaptığım şey burayı ayakta tutabilmek için köle gibi çalışmak. | Open Subtitles | نهاراً وليلاً ، ليلاً ونهاراً ... كل ما أفعله هو العمل والكدح حتي لا يغرق هذا المكان |
Tek Yaptığım şey, bana benzemediği için onu eleştirmek. | Open Subtitles | كل ما أفعله هو انتقادها لأنها ليست انا |
Tek Yaptığım şey içmek ve bir şeyleri kırmaktı ve insanlarmış gibi toplarla konuşmak oldu. | Open Subtitles | كل ما أفعله هو الشراب وكسر الأشياء... والتحدث مع كرات الرياضة كما لو أنها أشخاص. |
Tek Yaptığım şey gerçekten saklanmak ve asıl gerçekse: | Open Subtitles | " كل ما أفعله هو الإختفاء عن الحقيقة " "والحقيقة هي أن ..." |
Tek Yaptığım şey kız düşürmene yardımcı olmak Nick. | Open Subtitles | كل ما أفعله هو مساعدتك للحصول على المضاجعة، (نيك) |
Benim tek yaptığım senin yarattığın şeyin gerçek potansiyelini kullanmak. | Open Subtitles | كل ما أفعله هو إطلاق القدرة الحقيقيّة الكامنة لما صنعتِ. |
Kendimi kurtarmam gerek ama tek yaptığım seni onunla yatakta hayal etmek. | Open Subtitles | أحتاج لأن أنقذ نفسي, وكل ما أفعله هو تخيلك في السرير معها |
Tüm yaptığım bunları sana taşımak. | Open Subtitles | كل ما أفعله هو حمل الحقائب وإحضارها لك |