ويكيبيديا

    "ما مضى" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • zamanlar
        
    • Eskiden
        
    • geçmişte
        
    Oldukça hoş ve hızla yayılmaya başladı, bio çeşitliliği bir zamanlar çok zengin olan Kuzeybatı Akdeniz'de aşırı büyümeye başladı. TED هي جميلة جدا ولديها بداية سريعة لتنمو سريعا في ما مضى غنية جدا التنوع الحي في شمال غربي البحر المتوسط
    Bir zamanlar dinsiz dünyasının metresi, şimdi kilisenin laik mevkisinde. Open Subtitles في ما مضى كانت سيدة العالم الوثني، الآن هي مقعد علماني للكنيسة.
    Bir zamanlar iyi bir tabanca, bankadaki paralardan daha değerliydi. Open Subtitles في ما مضى ، كانت قيمة المسدس الجيد أكثر من المال الموجود في المصرف
    Eskiden Fransa'da fırınlanıyorlardı. Open Subtitles ،وكانت تُحرق في ما مضى في فرنسا لكننا خسرنا قصب السبق
    Bakın, biliyorum şu politik bakımdan doğru davranma olayı kafa karıştırıcı, çünkü Eskiden bu kurallar daha gevşekti. Open Subtitles انظروا، أنا أعلم ان جميع قوانين الباقة الإجتماعيه الجديدة هذه تسبب صداع للرأس لإنها كانت في ما مضى أكثر مرونه.
    Ve bu yıl geçmişte kalacak. Bırak geçmiş geçmişte kalsın, lütfen. Open Subtitles يمرور السنه، اتَركَ ما مضى لما مضى، رجاءً
    Bununla birlikte, silah soygunlarını yapan esas oğlan bir zamanlar yakın arkadaşımdı. Open Subtitles على كل حال الخصم الّذي بلا ريب يقوم بالسرقة كان في ما مضى صديقاً مقرباً لي
    Sen nasıl onun çırağıdıysan onun da bir zamanlar benim çırağım olduğunu unutuyorsun. Open Subtitles لقد نسيت أنه تدرب تحت يدي في ما مضى تماماً كما تدربت أنت تحت يده أيضاً
    Biz de ödeme aldık, bir zamanlar. Open Subtitles في ما مضى, كان علينا دفع الكثير من التعويضات.
    Bir zamanlar, suda yaşayanlarla insanlar birbirlerine bağlıydı. Open Subtitles في ما مضى , الانسان و ساكني المياه .. كانوا على صلة
    Bir zamanlar babamı düğün gecesinde rezil etmeden önce kitabımı okumaya söz vermiştin. Open Subtitles في ما مضى, قبل أن تُهِيني والدي في ليلة زواجه وعدتني أن تقرئي كتابي في أخر لحظة استعدت أفكاري, ألا تعتقدين؟
    Bir zamanlar, adı Skeeter olan küçük bir çocuk varmış. Open Subtitles في ما مضى , كان هناك طفل صغير وإسم هذا الطفل , سكيتر
    Bir zamanlar, çok uzaklarda sihirli bir krallıkta şaşırtıcı derecede yakışıklı, cesur ve asil bir şövalye varmış. Open Subtitles في ما مضى , بمملكة سحرية بعيدة كان هناك فارس شجاع ونبيل ووسيم بشكل صارخ
    Aidan birader bir zamanlar senin de ressam olduğunu söyledi. Open Subtitles الأخ "آيدن" قال إنك كنت من المزخرفين فى ما مضى
    Hatırladığım kadarıyla bir zamanlar Kontes Bathory'ye çok yakındın. Open Subtitles كما أتذكر كنت في ما مضى من المقربين للكونتيسة باثوري
    Tanıyorum onu, çok Eskiden dükkân açmak için teminat istemeye bana gelmişti. Open Subtitles أعرفه, أتى إليَّ في ما مضى أراد حماية لكي يفتتح محلًا
    Eskiden babam bir şeyleri hallettirmek istediğinde babama çok yardımcı olduğunu biliyorum. Open Subtitles أعلم في ما مضى بأنك تقدم مساعده عظيمه لوالدي عندما كان يحتاج الإهتمام ببعض الأمور
    Evet Eskiden böyleydi. Open Subtitles نعم هذه كانت الطريقة في ما مضى
    Eskiden Romalılar dövüş köpekleri kullanırlarmış. Open Subtitles في ما مضى كان عند الرومان قتال كلاب
    Eskiden özel olduğunu düşündüğü her şey artık... Open Subtitles أجل , كل ما كان يعتبره خاص في ما مضى أصبح الآن...
    geçmişte lobicilere sert eleştirilerde bulundun. Open Subtitles لقد كنت صوتًا ناقدًا لأصحاب التأثير في ما مضى.
    Tamam baylar, geçmiş geçmişte kaldı. Baltaları gömelim artık, değil mi? Open Subtitles يا فتيه ، ما مضى قد مضى و لننسى الأمر

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد