"ما هو أسوأ" - ترجمة من عربي إلى تركي

• Daha kötüsünü de
• daha kötü bir şey
• - En kötü
• da daha kötüsü
• daha da kötüsü
• daha kötüsü de
• en kötü ne
• daha kötü olan şey

Dassey'in sorgusu aslında pek benzersiz bir şey de değil dürüst olmak gerekirse Daha kötüsünü de görmüştüm.
في الواقع، ليس استجواب داسي فريدًا، ولأكون صريحة معكم، لقد رأيت ما هو أسوأ.

Endişelenme. Daha kötüsünü de çektim.
لا تقلقي، شممت ما هو أسوأ من هذا

daha kötü bir şey yapmadan onu bulmak için elimizden geleni yapacağız.
سنقوم بكلّ ما بوسعنا لإيجاده و للحرص ألّا يقع ما هو أسوأ

daha kötü bir şey düşünemiyorum.
متى ستقومين ببعض المسائل الرياضية معي؟ لا أرى ما هو أسوأ أتريد بعض الجبن الحريف

- En kötü kısmıysa, hayatımın sensizken nasıl olacağını görmekti.
تعرف ما هو أسوأ جزء؟ حصلت لنرى ما حياتي سيكون مثل بدونك.

Evlerimizden birine girmiş olabilirler. Belki birini esir almışlardır ya da daha kötüsü.
هؤلاء القوم ربما يسيطرون على أحدهم، فربما يتخذون من شخص كأسيراً أو ما هو أسوأ

daha da kötüsü - denizaltılarımıza şehirlerimize saldırması emri verilebilir.
بل هناك ما هو أسوأ غواصتنا قد تعطى أوامر بأن تهاجم مدننا

Böyle şeyler olur. daha kötüsü de olmuştu, bence işler yoluna girecek.
لقد حدث ما هو أسوأ من ذلك أعتقد أننا سنكون بخير

Daha kötüsünü de gördüm.
لقد واجهت ما هو أسوأ

Daha kötüsünü de yaptım.
عملت ما هو أسوأ

Daha kötüsünü de gördüm.
لقد رأيتُ ما هو أسوأ

Fena yahni değil, Bombur. Daha kötüsünü de yedim.
،(أجل، إنّه ليس حساءً سيّئًا يا (بومبور أكلتُ ما هو أسوأ

Burası bir bataklık ve inşaata başladıktan sonra çalışanlardan biri çamurdan çok daha kötü bir şey buldu.
وكون هذه الأرض مستنقعاً وهي كذلك منذ بداية الزمن يميل مقاول البناء إلى إيجاد ما هو أسوأ من الطين

O güçlere hizmet eden bir adamın Demir Taht'a oturmasından daha kötü bir şey düşünemiyorum.
لو جلس رجل مثله على العرش الحديدي لا أعتقد أن هناك ما هو أسوأ

- En kötü ne olabilir ki?
حسناً، ما هو أسوأ شيء يمكن أن يحدث؟

- En kötü ne olabilir ki?
ما هو أسوأ ما يمكن أن يحدث؟

Bak, eğer yakalanırsan kovulursun, ya da daha kötüsü yani eğer gitmek istersen kimse seni suçlamaz.
إسمعي، إذا ما ألقي القبض عليك هنا ستتعرضين للطرد، أو ما هو أسوأ لهذا لن يلومك أحد إذا كنت تريدين الرحيل الآن

Adam kaçırma, cinayete teşebbüs, polis memuruna saldırı ya da daha kötüsü.
الإختطاف، والتآمر لإرتكاب جريمة الإعتداء على ضابط أو ما هو أسوأ

Burada tartaklanmamam ya da daha da kötüsü başıma gelmesin diye annen buraya çikolataların içine saklayıp para gönderiyordu.
... أمك وضعتهم في علب الشوكولاته وهربتهم إلى هنا لتحميني من أن أُشنق في الحمام أو ما هو أسوأ

Şu an söyleyeceklerim hoşunuza gitmeyebilir ama söylemezsem, daha kötüsü de olabilir.
قد لا يعجبك ما سأقوله، ولكن إن لم أقوله أخشى ما هو أسوأ.

Benim gibi aklı olan birine en kötü ne olabilir biliyor musun?
أتدري ما هو أسوأ شيء يمكن أن يحدث لرجل لديه عقل كعقلي؟

Bir aptaldan daha kötü olan şey hatasını kabulk etmeyendir.
أتعرف ما هو أسوأ من الخسارة أن لا تعترف بالخطأ.