Demek istediğim, herhangi bir kimse ne istediğini gündelik dilde söyleyecek, | TED | أقصد أنه سيكون بإمكان أي كان قول ما يريد بلغة واضحة، |
Onun arkadaşı, bu her kimse, ne istediğini bulacağız, iyiyi oynayacağız, | Open Subtitles | بالنسبة لصديقها مهما كانت هويته نرى ما يريد و نتظاهر باللطف |
Benden istediği şeyi yapmazsam beni basına açıklamakla tehdit etti. | Open Subtitles | وهدّدني بإبلاغ لجنة الهجرة عنّي إذا لم أفعل ما يريد |
Sınıf atlayıp da okul birincisi olan biri ne isterse yapabilir. | Open Subtitles | من يستطيع أن يلقي الخطاب الأخير يمكن أن يصبح ما يريد |
Ona Ne istiyorsa alıp gitmesini söyledim, ama beni kanepeye doğru ittirdi. | Open Subtitles | أخبرته أن ياخذ ما يريد ويرحل و لكنه ألقاني عند الكنبة |
Birinin istediği şey ile ihtiyacı olan şey genelde farklı şeylerdir. | Open Subtitles | شخص ما يريد ويحتاج شخص ما وغالبا ما تكون شيئين مختلفين. |
Onun arkadaşı, bu her kimse, ne istediğini bulacağız, iyiyi oynayacağız, | Open Subtitles | بالنسبة لصديقها مهما كانت هويته نرى ما يريد و نتظاهر باللطف |
ne istediğini bilen bir adam. | Open Subtitles | فهو مهندس، وشيوعي، ومنظم بارع، يعلم تماماً ما يريد. |
Ortada karışıklık varsa, ne istediğini bilen bir adamın istediği şeye... | Open Subtitles | حيثما تكون هناك فوضى فالرجل الذي يعرف ما يريد تقوم له فرصة سانحة لأخذها |
Sen ne istediğini bilemezsin. Ne de ben ya da kasabalılar bilebilir. | Open Subtitles | أنت لا تعْرف ما يريد أنا لا أعرف،والقرويون ايضا |
Bulaşacak diye kaygılanmamıza gerek yok. ne istediğini biliyorum. | Open Subtitles | لا يجب أن نقلق من العدوى بعد الآن أعرف ما يريد |
Tamam. Burası onun yeri. O ne istediğini bilir. | Open Subtitles | انه مكانه وهو يعرف ما يريد لا بأس , شكرا لك على اية حال |
Problem, Batı'ya doğru baktığınızda. Batı'nın yapmasını istediği şeyi yapmıyor. | TED | والمشكلة هي أنه عندما ننظر للغرب، فإنه لا يفعل ما يريد الغرب أن يفعله. |
Israr etti mi benden istediği şeyi alabiliyor. | Open Subtitles | إنه يحصل على ما يريد مني باستمراره المحض |
Ama önce Lloyd'un istediği şeyi almasını engellemeliyiz. | Open Subtitles | لكن أولا يجب أن نوقّف لويد من حصوله على ما يريد |
Sonunda omuzlarımdaki yük kalktı, o ne isterse o olsun. | Open Subtitles | أخيرأ, رميت يداي أيا كان ما يريد سوف أحضره له |
ne isterse verin. Meyve, bal ne isterse. | Open Subtitles | لبي كل طلباته من الطعام والشراب وأياً ما يريد |
- Kevin Ne istiyorsa yapabilir. | Open Subtitles | وانت لا تلقي بالا للأمر أتعلم أمرا ؟ كيفين يستطيع أن يفعل ما يريد |
Ne istiyorsa ver, istediğini al. | Open Subtitles | قدموا إليه كل ما يريد و أحصلوا على ما تودون |
Victor birçok şey olabilir. Ama en azından istediği şey uğruna savaşmaktan korkmuyor. | Open Subtitles | لكن على الأقل لا يخاف أن يقاتل لآجل ما يريد |
Onlardan ne istiyor bilmiyorum. Ben zaten aptalım değil mi? | Open Subtitles | لا أعرف ما يريد منهم أنا مجرّد أبله تافه، أليس كذلك؟ |
Fakirler zenginler hakkında istediklerini der, "Seni adi zengin p...i. | Open Subtitles | الفقير يمكنه قول ما يريد عن الغني أيها الغني اللعين |
ne istiyormuş onu soracağım. | Open Subtitles | هو ليس ممن يحملون الضغينة سأعرف منه ما يريد |
İşlerimizi sekteye uğratmak için savaşa girmemizi isteyen birileri var. | Open Subtitles | شخص ما يريد منّا أن نقع في الحرب نعطّل أعمالنا |
- Pekâlâ. İnsanların moda ekinde okumak istedikleri şey bu değil. | Open Subtitles | حسنا, هذا ليس ما يريد الناس حقا قرائته في قسم الموضة |
Benim memleketim Bronx'da,aslında bunlarda birini yapmaya... ...çalışmıştık ama belediye başkanımız aynı nokatada... ...bir cezaevi görmek istediğine karar vermişti. | TED | وفي مسقط رأسي، حاولنا فعلا القيام بإحدى هذه في برونكس، و لكن عمدتنا قرر ما يريد أن يراه كان سجن في نفس المكان. |
yapmak istediği şeyleri yapmak için bundan biraz daha etkili yöntemleri vardır. | TED | إن لديه طرق أكثر قوة عن ذلك لفعل ما يريد أن يفعل. |