"متأكداً إن" - ترجمة من عربي إلى تركي

• emin
• sanmıyorum

Bir sabah daha seninle uyansaydım bunu yapabileceğimden emin değildim.
لم أكن متأكداً إن صحوت معك فى صباح يوم آخر

Kötü niyetli kötü insanlardan biri miydim emin değilim, fakat bu hikayenin yanıma kâr kalması benim için zordu.
لست متأكداً إن كنت الشخص السيء بمعنى أن لدي نيّة شريرة، لكنّه كان صعبًا علي أن أنصرف عن هذه القصة.

Bilemiyorum. Bunu bile alabileceğimizden emin değilim.
لا أعرف ، لست متأكداً إن كان بإمكاننا الاحتفاظ بهذا حتى

Semptomlarla alakası olduğunu sanmıyorum.
لستُ متأكداً إن كان يطابق الأعراض بالتأكيد لا

Bu sene bir şey patlatabileceğimi sanmıyorum.
أنا لست متأكداً إن كنت سأستطيع فعل شيء هذا العام

Gerçek şu ki, eğer sizin yerinizde olsaydım takası yapıp yapmayacağımdan emin olamazdım.
الحقيقة هي لست متأكداً إن كنت أتممت المقايضة إن تبدّلت الأدوار لذا أطلب منك

Pek çok insan bana benzediğini söylüyor ama benim kadar yakışıklı olup olmadığından emin değilim.
كثيرون يقولون بأنه يشبهني لاكنني لست متأكداً إن كان بهذه الوسامة

Bu geri dönmek istediğinden emin olmadığından olabilir mi?
هل هنالك احتمال أنكَ لم تكن متأكداً إن كنتَ تريد العودة؟

Hangisinden bahsettiğini anlamadım ama bunun bir adam olduğundan emin değilim.
إنني لست متأكداً إن هذا رجل ناهيك عن ألوان اللوحة

Durdurabileceğime emin değilim. Hediyen... gökyüzünden gelecek.
لست متأكداً إن كان بوسعي إيقاف ذلك فالهدية سيتم تسليمها ..

Orada neler oldugunu kimsenin tam olarak bildiginden emin degilim. - Patlayicilar mi?
لست متأكداً إن كان أحداً يعلم حقاً ماذا هناك بعد الآن

Onun hala düzenli olarak çalıştığından emin değilim.
لست متأكداً إن كان ملتزماً بساعاته المكتبية

Orada neler olduğunu kimsenin tam olarak bildiğinden emin değilim. - Patlayıcılar mı?
لست متأكداً إن كان أحداً يعلم حقاً ماذا هناك بعد الآن

Devam edebileceğimden emin değilim.
لست متأكداً إن كان يمكنني أن أستمر في فعل هذا

Bildiğinden emin değilim ama adam karısını öldüren katildi.
لست متأكداً إن كنت تعرف هذا . لكنّ الرجل الّذي قتل زوجته، قد قُتل

Artık bunu umursadıklarından emin değilim.
لست متأكداً إن كانوا سيهتموا بشأن ذلك بعد الآن

Kartlarımı sana vermek istediğimden emin değilim dostum.
لست متأكداً إن كنت أريدك أن تتعامل مع كارتي، يا صديقي

O kadar bekleyebileceğimi sanmıyorum.
لست متأكداً إن كان باستطاعتي الانتظار طويلاً

Beş dakika önce bile inanacağımı sanmıyorum.
لم أكن متأكداً إن كنت سأصدق هذا قبل 5 دقائق

Bunun iyi bir fikir olduğunu sanmıyorum ama sence sakıncası yoksa hep birlikte konuşabilir miyiz?
لست متأكداً إن كانت فكرة جيدة، ولكن إن كنت لا تمانعين، أيمكننا التحدث جميعاً الآن؟

Duyarlılığın için minnettarım ama seni tanıdığımı sanmıyorum.
أقدر رقة شعوركِ ولكني لست متأكداً إن كنت أعرفكِ