Bir sabah daha seninle uyansaydım bunu yapabileceğimden emin değildim. | Open Subtitles | لم أكن متأكداً إن صحوت معك فى صباح يوم آخر |
Kötü niyetli kötü insanlardan biri miydim emin değilim, fakat bu hikayenin yanıma kâr kalması benim için zordu. | TED | لست متأكداً إن كنت الشخص السيء بمعنى أن لدي نيّة شريرة، لكنّه كان صعبًا علي أن أنصرف عن هذه القصة. |
Bilemiyorum. Bunu bile alabileceğimizden emin değilim. | Open Subtitles | لا أعرف ، لست متأكداً إن كان بإمكاننا الاحتفاظ بهذا حتى |
Semptomlarla alakası olduğunu sanmıyorum. | Open Subtitles | لستُ متأكداً إن كان يطابق الأعراض بالتأكيد لا |
Bu sene bir şey patlatabileceğimi sanmıyorum. | Open Subtitles | أنا لست متأكداً إن كنت سأستطيع فعل شيء هذا العام |
Gerçek şu ki, eğer sizin yerinizde olsaydım takası yapıp yapmayacağımdan emin olamazdım. | Open Subtitles | الحقيقة هي لست متأكداً إن كنت أتممت المقايضة إن تبدّلت الأدوار لذا أطلب منك |
Pek çok insan bana benzediğini söylüyor ama benim kadar yakışıklı olup olmadığından emin değilim. | Open Subtitles | كثيرون يقولون بأنه يشبهني لاكنني لست متأكداً إن كان بهذه الوسامة |
Bu geri dönmek istediğinden emin olmadığından olabilir mi? | Open Subtitles | هل هنالك احتمال أنكَ لم تكن متأكداً إن كنتَ تريد العودة؟ |
Hangisinden bahsettiğini anlamadım ama bunun bir adam olduğundan emin değilim. | Open Subtitles | إنني لست متأكداً إن هذا رجل ناهيك عن ألوان اللوحة |
Durdurabileceğime emin değilim. Hediyen... gökyüzünden gelecek. | Open Subtitles | لست متأكداً إن كان بوسعي إيقاف ذلك فالهدية سيتم تسليمها .. |
Orada neler oldugunu kimsenin tam olarak bildiginden emin degilim. - Patlayicilar mi? | Open Subtitles | لست متأكداً إن كان أحداً يعلم حقاً ماذا هناك بعد الآن |
Onun hala düzenli olarak çalıştığından emin değilim. | Open Subtitles | لست متأكداً إن كان ملتزماً بساعاته المكتبية |
Orada neler olduğunu kimsenin tam olarak bildiğinden emin değilim. - Patlayıcılar mı? | Open Subtitles | لست متأكداً إن كان أحداً يعلم حقاً ماذا هناك بعد الآن |
Devam edebileceğimden emin değilim. | Open Subtitles | لست متأكداً إن كان يمكنني أن أستمر في فعل هذا |
Bildiğinden emin değilim ama adam karısını öldüren katildi. | Open Subtitles | لست متأكداً إن كنت تعرف هذا . لكنّ الرجل الّذي قتل زوجته، قد قُتل |
Artık bunu umursadıklarından emin değilim. | Open Subtitles | لست متأكداً إن كانوا سيهتموا بشأن ذلك بعد الآن |
Kartlarımı sana vermek istediğimden emin değilim dostum. | Open Subtitles | لست متأكداً إن كنت أريدك أن تتعامل مع كارتي، يا صديقي |
O kadar bekleyebileceğimi sanmıyorum. | Open Subtitles | لست متأكداً إن كان باستطاعتي الانتظار طويلاً |
Beş dakika önce bile inanacağımı sanmıyorum. | Open Subtitles | لم أكن متأكداً إن كنت سأصدق هذا قبل 5 دقائق |
Bunun iyi bir fikir olduğunu sanmıyorum ama sence sakıncası yoksa hep birlikte konuşabilir miyiz? | Open Subtitles | لست متأكداً إن كانت فكرة جيدة، ولكن إن كنت لا تمانعين، أيمكننا التحدث جميعاً الآن؟ |
Duyarlılığın için minnettarım ama seni tanıdığımı sanmıyorum. | Open Subtitles | أقدر رقة شعوركِ ولكني لست متأكداً إن كنت أعرفكِ |