anlıyorum, cana yakınım ama bana bununla ödeme yaptı. | Open Subtitles | حسناً, انا اتفهم الامر وانا متعاطفة تماماً, لكنه دفع لي بواسطته |
Bak, hissettiğin şeyleri anlıyorum ancak bunları işimi yapmamı engellemek için kullanmana izin veremem. | Open Subtitles | انظر، أنا متعاطفة مع الأسى الذي تشعر به ولكني لن أتركك تستخدمه لتضغط علي أثناء عملي |
Yalnızca empati kurarak dinlemenin bile çok yardımcı olduğunu biliyordum. | TED | عرفت أن مجرد الإستماع بطريقة متعاطفة يمكن أن يكون لها تأثير عميق |
Tamam, ...ya buradaki tüm zamanların en halden anlayan arkadaşısın ...ya da burada başka bir şey oluyor. | Open Subtitles | حسنا اما انك اكثر صديقة متعاطفة على مر العصور او ان شيء أخرا يحصل هنا اخبريني |
Avukatlar, beklenmedik durumlarda, hasta gerçekten kötü durumda olduğu için duruma sempati duyan bir jüriyle büyük anlaşmalar yaparak büyük paylar kazanmayı umarak davaları almaktadırlar. | TED | المحامون يتبنون الدعاوى على أمل الحصول على حصة كبيرة من تسوية من قبل هيئة محلفين متعاطفة ، لأن هذا المريض انتهت أموره بشكل سيئ حقا. |
Üstüne üstlük çok sıradan davrandı. | Open Subtitles | "وبالإضافة لذلك، كانت غير متعاطفة إطلاقا" |
Doğru bildi. Kesinlikle Sempatik değilim. | Open Subtitles | انها مريضة نفسية, انا بالتأكيد غير متعاطفة. |
Ben çok merhametli bir insanım. | Open Subtitles | أنا شخصية متعاطفة جداً |
Seni anlıyorum, ama yapabileceğim hiçbir şey yok. | Open Subtitles | أنا متعاطفة معك، ولكن ليس هناك شيء يمكنني القيام به |
Hayır yapmıyor ama, bunu anlıyorum buna merhametle yaklaşıyorum çok korkmuş, öfkeli bir genç adamdı o. | Open Subtitles | ..لا, لا يجعله, ولكن أنا أتفهمه وأنا متعاطفة مع هذا |
anlıyorum ama neredeyse anahtarı olan tüm personel şu anda Argus'ta kilit altında. - Neredeyse mi? | Open Subtitles | وإنّي متعاطفة معكم، لكنّي أوردت أغلب الموظفين ذوي المفاتيح الحجز التأمينيّ. |
Başçavuş, yaşadığın şeyi anlıyorum. | Open Subtitles | الملازم أنا متعاطفة مع ما كنت تمر. |
anlıyorum, şu an tüm ülke sizinle aynı duyguları paylaşıyor. | Open Subtitles | أنا متفهم و البلد بأكملها متعاطفة معكِ. |
İnsanlara daha çok empati göstermemi söyleyen sendin. | Open Subtitles | أنت من أخبرني بأنني يجب أن أكون متعاطفة أكثر. |
Doğal empati yeteneğine sahip olarak... | Open Subtitles | بما أني متعاطفة تلقائياً |
empati yapabilen biridir. | Open Subtitles | إنّها إنسانة متعاطفة جدّاً |
Tamam, ...ya buradaki tüm zamanların en halden anlayan arkadaşısın ...ya da burada başka bir şey oluyor. | Open Subtitles | حسنا اما انك اكثر صديقة متعاطفة على مر العصور او ان شيء أخرا يحصل هنا |
Onu, kendisini anlayan bir çift kulaktan mahrum tutamam. | Open Subtitles | لا أستطيع حرمانه أذناً متعاطفة مصغية |
Coke Norris'in davasına sempati duyan kişileri engellemek için iyi bir yol. | Open Subtitles | وهناك طريقة لإقناع أي المتدفقين متعاطفة مع قضية فحم الكوك نوريس، لن تفكر؟ |
İsteyenlere büyük bir sempati duyuyorum | Open Subtitles | أنا متعاطفة للغاية مع هؤلاء الذين يريدون |
Mahkeme bize çok yumuşak davrandı. | Open Subtitles | كانت المحكمة متعاطفة معنا |
Mahkeme bize çok yumuşak davrandı. | Open Subtitles | كانت المحكمة متعاطفة معنا |
Ben Sempatik, olmaya çalışıyorum ve bana gülüyorlar. | Open Subtitles | أنا أحاول أن أكون متعاطفة و أنت تضحكين علي |
Mükemmel olana kadar olmaz. Ama inan bana, Sempatik oldu. | Open Subtitles | ليس حتى تكمل الرواية لكن أعدك أن تكون متعاطفة |
Denise için çok zorlu olacaktı, ama daha merhametli bir doktor olabilmesi için bu yoldan geçmesi gerektiğini biliyordum. | Open Subtitles | ذلك سيكون عسيراً على (دينيس).. لكنّي أعلم أن هذه تجربةً عليها خوضها.. لكي تصبح طبيبة متعاطفة أكثر.. |