ويكيبيديا

    "محاولتي" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • çalışırken
        
    • çalıştığım
        
    • çalışmam
        
    • çalışmaktan
        
    • çalışıyorum
        
    • çalıştım
        
    • girişimim
        
    • çalıştığımı
        
    • denememde
        
    • çalışmamın
        
    • denemem
        
    Bir ağaç kenesini yakalamaya çalışırken yeleği yukarı sıyırdığımı hatırlıyorum. Open Subtitles أذكر أني ثنيت السترة للأعلى أثناء محاولتي لصيد حشرة قراد.
    Buraya gelmeye çalışırken aşırı hızdan iki ceza yedim. Open Subtitles حصلت على مخالفتي تجاوز سرعة اثناء محاولتي الوصول الى هنا
    Bay Tura, hayatınızı kurtarmaya çalıştığım için affedin beni. Open Subtitles أرجوك يا سيد تورا , سامحني على محاولتي لانقاذ حياتك
    Eylül 13, dünyanın ilk anti-yer çekimi cihazını yapma çalışmam oldukça garip bir hal aldı. Open Subtitles الثالث عشر من سيبتمبر محاولتي للصنع الاداة الاولى فى العالم ضد الجاذبية شكلة غريب بالتاكيد
    Şirketi senin için kurtarmaya çalışmaktan başka bir şey yapmadım. Open Subtitles كل ما فعلته كان محاولتي انقاذ تلك الشركة من أجلك
    Şu anda ikinci kalp krizini geçirmemeye çalışıyorum. Open Subtitles هذا ما أحصل عليه نتيجة محاولتي ألاّ أصاب بنوبةٍ قلبيّة ثانية.
    Bu işin arkasını getirmeye çalıştım ama ikizlerin dostu olmama rağmen enstitünün kapıları bana kapandı. Open Subtitles عند محاولتي تغطية القصة لم يسمحوا لي حتى وأنا صديق للتوأم
    Bu benim ikinci girişimim. Open Subtitles هذه هي محاولتي الثانية لا أستطيع ان اطلب منك مرة أخرى
    Baskıyı, yaşlı hanımları ve bir kilisede annemin beynini kurtarmak için seni becermeye çalıştığımı görmezden gelmeye çalışıyorum. Open Subtitles اسمعي، أنا أحاول تجاهل الضغط ...والسيدات العجايز وحقيقة محاولتي جماعكِ في الكنيسة لإنقاذ دماغ أمي
    Çöp öğütücünün içinden çatalı çıkarmaya çalışırken öğütücünün düğmesine bastı. Open Subtitles لقد ضغط على مفتاح التخلّص من النفايات أثناء محاولتي إخراج شوكة منها
    Hayır, dışarı çıkarmaya çalışırken yanlış yola saptım. Open Subtitles كلا, لقد سلكت المسار الخاطئ في محاولتي لاخراجها.
    Sana ne kadar sıkıcı olduğunu anlatmaya çalışırken o kadar çaba harcadım şimdi sonunda bana katılıyor musun yani? Open Subtitles كل ذلك الجهد ضاع في محاولتي إخبارك كم كنتَ مُملاً.. هل أنتَ توافقني أخيراً الآن؟
    - Bak, Gitme. Eşyalarını almaya çalıştığım için özür dilerim. Open Subtitles اسمعني، لا تذهب آسفة بشأن محاولتي أخذ أشياءك
    Beni kardeşimi önemsediğim veya yardım etmeye çalıştığım için suçlayamazsın. Open Subtitles لا يمكنك أن تلومني على إهتمامي . لشقيقي أو على محاولتي لأساعد
    Yanlış yapmamın sebebi sana doğru şeyi yaptırmaya çalışmam yüzündendi. Open Subtitles السبب الذي جعلني أقترف الخطأ هو محاولتي جعلكِ تفعلين الشيء الصائب
    Sevgilimi küçük bir akrabalık fantezisi ile azdırmaya çalışmam kadar değil ama epey kötü bir fikir. Open Subtitles حسناً، ليس بمثل سوء محاولتي لاثارة صديقتي عن طريق مخيّلتي الصّغيرة، ولكنّها قريبة جداً منها.
    Bu dünyayı kurtarmaya çalışmaktan başka bir suçum yok. Open Subtitles أنا مذنب ليست لشيء اقترفته سوى محاولتي انقاذ هذا العالم.
    Rekabet etmeye çalışmaktan bıktığımı söylediğimde senden ayrılmıştım. Open Subtitles عندما قلت لك أنني اكتفيت من محاولتي للتنافس؟ هذا يعني أني أنفصل عنك
    Mazide kaldı. İşte bende bunu sana söylemeye çalışıyorum. Open Subtitles حسناً، هذا هو سبب محاولتي إخبارك
    Lucky Strike ile az evvel konuştum. Onları vazgeçirmeye çalıştım. Open Subtitles للتو أنهيت محاولتي للتحدث مع شركة لاكي ستريك لعدولهم عن القضية
    Evet, kadınlarla tanışmak için yıllık girişimim. Dokuzuncu sefer, kesin olur derler. Open Subtitles أجل، إنها محاولتي السنوية لمقابلة النساء المرة التاسعة ستكون ذات سحر
    Neden Taiko Hideyoshi'yi öldürmeye çalıştığımı bilmek ister misiniz? Open Subtitles أتريدون معرفة سبب محاولتي ذبح (تايكو هايديوشي) ؟
    İlk görüntü yaratma denememde beyin kapasitem sizinkinden daha geniş değildi. Open Subtitles في محاولتي الأولى لخلق صورة هنا بالكاد كانت موجة دماغي أكبر من تلك التي لديك
    Pekâlâ, sizlere cevap vermeye çalışmamın bir faydası olmayacağı kesin. Open Subtitles حسناً ، يبدو أنها غير مجدية محاولتي للإجابة على النقاط
    Tıpkı benim, kendimi nefesime dikkat etmeye zorlamayı denemem gibi; onlar da kendilerini sigarayı bırakmaya zorlamayı deneyebilirlerdi. TED الآن، تماماً مثل محاولتي لإجبار نفسي لمراقبة أنفاسي، يُمكن للمدخنين محاولة إرغام أنفسهم إلى الإقلاع عن التدخين.

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد