Şey, bilirsin, uzun ve çok üzücü bir hikaye, şimdi anlatmak istemiyorum. | Open Subtitles | حسناً انها قصة محزنه طويلة وفي الواقع افضل عدم التحدث فيها الآن |
Bu çok üzücü bir hikaye, bayan ama bunun Noelle ilgisi ne? | Open Subtitles | هذه قصة محزنه جداً سيدتي ولكن ما علاقة هذا بعيد الميلاد؟ |
- Lanet olsun. Lanet olsun. Bu sinema dünyası için çok üzücü bir durum. | Open Subtitles | هناك حاله محزنه مثيره للعواطف فى الشئون السينمائيه |
Eğer yakalanırsan üzücü etkileri olur ve gerçek ortaya çıkar. | Open Subtitles | إن قبض عليك، فسيحل بك أشياء محزنه و... و سيأكد... |
Mektupta da göreceğiniz gibi, çok üzücü bir öykü. | Open Subtitles | أنها قصه محزنه كما ستقرأ فى الرساله |
Beyler size üzücü bir haberim var. | Open Subtitles | يا سادة لدي أخبار محزنه لنا جميعاً |
Dikkat dikkat! Bazı üzücü haberlerim var. | Open Subtitles | أرجو الإنتباه رجاءً لدي أخبار محزنه |
Komşuna olanlar çok üzücü. | Open Subtitles | كل هذه الاشياء مع جارك هي حقاً محزنه و ... |
Daha fazla üzücü hal alamaz mı? | Open Subtitles | لا يمكن ان تصبح الأوضاع محزنه اكثر؟ |
Dostumuz ve kardeşimiz için üzücü bir son. | Open Subtitles | أنها نهاية محزنه لأخينا وصديقنا |
O da üzücü. Ama çok duydum. | Open Subtitles | أيضاً محزنه, لكنني سمعتها كثيراً |
Çok kötü. Çok üzücü. | Open Subtitles | هذا النهايه محزنه |
Gerçekten çok üzücü. | Open Subtitles | أنها محزنه جداً |