ويكيبيديا

    "مصلحة الضرائب" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • Maliye
        
    • Vergi
        
    • Milli Gelirler İdaresi
        
    • IRS'
        
    • Maliyeden
        
    • MGİ
        
    • maliyeye
        
    • Maliyeciler
        
    Kötü haber şu, Maliye bu büronun gelir tespitini istedi. Open Subtitles والخبر السيئ هو أن مصلحة الضرائب طلبت فحص دخلك من هذا المكتب
    Maliye kuralları değiştiriyor onlara oyunu öğreterek zenginleşmemiz için. Open Subtitles مصلحة الضرائب دائماً تغير القواعد وبالتالى نحن نستمر فى تعليم الأغنياء
    Kumar oynayan senatör ve Vergi memurlarının peşinden giden adamlarım var. Open Subtitles لدي رجال يلاحقون أعضاء مجلس الشيوخ ووكلاء مصلحة الضرائب الذين يقامرون.
    Eğer Vergi dairesi bunu izliyorsa , Open Subtitles إذا كان أحد من مصلحة الضرائب يشاهد هذا البث
    Biliyorum, ama telefonda Milli Gelirler İdaresi'nden biri var. Seninle konuşmak istiyor. Open Subtitles أعرف، لكن هناك رجل من مصلحة الضرائب على الهاتف، ويطلب التحدث معك.
    Bu yasal. IRS'e sorun. Onlar da aynı şeyi söyleyecekler. Open Subtitles انه قانونى اسئل مصلحة الضرائب و سيخبرونك بنفس ما قلته
    Günün birinde patrona Maliyeden bir yazı geldi. Open Subtitles يوما ما المالك وصله إشعار من مصلحة الضرائب
    Sonuçta, Maliye başarısız bir oyuna o kadar da önem vermiyor. Open Subtitles الأمر الأهم أن مصلحة الضرائب لا تدقق في المسرحيات الفاشلة
    Maliye değilse, kim o zaman? Open Subtitles اذا لم تكن مصلحة الضرائب هي السبب ، فمن ؟
    Maliye'de ortak dostlarımız var. Open Subtitles لدينا بعض الأصدقاء المشتركون في مصلحة الضرائب
    Maliye'den gelen iki görevli hesaplarınızı sormuş. Open Subtitles كان هناك عميلان من مصلحة الضرائب يسألون عن حسابك
    O para var ya, hani şu Maliye'nin bankada aradığı para. Open Subtitles أتدري , ذلك المال الذي تبحث عنه مصلحة الضرائب في ذلك البنك
    Şu Maliye'den gelen görevliler burunlarını sokuyorlar. Open Subtitles والان لديك هؤلاء موظفين مصلحة الضرائب يفتشون حولك
    2 milyon doların önünde duran... bu adamın... ne Vergi dairesinin ne de bir başkasının ruhu duymadan... para yürütmesi işten bile değildi. Open Subtitles كانت مسؤولية هذا الرجل الواقف هنا أمام 2 مليون دولار,أن يسرق النقود من الأرباح بدون علم مصلحة الضرائب , أو أي شخص
    -Ulusal Vergi Dairesi büyük paralar söz konusu olduğu için hava yollarının peşinde. Open Subtitles مصلحة الضرائب تلاحق مجلس الطيران المحلى. ليست صدفه
    Vergilerimi ödemesem bile, Vergi dairesi benim için öder. Open Subtitles إن لم أسدد ضرائبي فإن مصلحة الضرائب تسددها عني
    Sizin dua ettiğiniz Tanrı Vergi kaçakçılığıyla suçlandığı için bu aralar çok meşgul. Open Subtitles الرب الذي تصلين له منشغل بتهم الإحتيال على مصلحة الضرائب.
    Milli Gelirler İdaresi, Eğitim Bakanlığı ya da Federal Fon'a ihtiyacımız yok. Open Subtitles لسنا بحاجة مصلحة الضرائب أو وزارة التعليم أو البنك المركزي
    DMV, IRS ve düşük oranda yasal olan 3 internet sitesine göre öyle. Open Subtitles طبقاً لمديرية المرور و مصلحة الضرائب و ثلاثة مواقع قانونية قليلاً على النت
    Maliyeden telefon idaresine kadar tüm veri tabanları aksini söylüyor. Open Subtitles كل قاعدة بيانات في مصلحة الضرائب ولجنة الأهل والمعلمين تنفي الأمر
    - MGİ beş çocuğun olmadığını biliyor mu? Open Subtitles هل تعلم مصلحة الضرائب انك ليس لديك خمس اطفال
    maliyeye büyük miktarda borcun var ve gelecekten herhangi bir beklentin yok. Open Subtitles ومديونة مع مصلحة الضرائب أنا لا أملك إحتمالات عمل حقيقية
    Kapı çalarsa sakın açma. Maliyeciler olabilir. Open Subtitles لا تجيب ابدا علي الباب ستكون مصلحة الضرائب

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد