Beyler, sizden bu maçı kazanmanızı isteyen hastanede yatan sakat bir çocuk var. | Open Subtitles | .. يا رجال ،هناك طفل معاق جالس في المستشفى ،يريدكم أن تفوزوا بهذه المباراة |
O her zaman evden çıkıyor. sakat değil. | Open Subtitles | أنه يغادر المنزل في كل الأوقات أنه غير معاق |
Sadece dokuz yaşında değil, üstelik özürlü. Otistik biri. | Open Subtitles | ليس فقط في عمر التسعة سنوات بل هو معاق ومعه مرض نفسي |
Sanırım kocamın kuzeni de ailesinde zihinsel özürlü olan biriyle evlenmişti. | Open Subtitles | زوجي في أحد المرات.. كان لديه قريب.. ..متزوج من عائلة لديهم معاق أو كان لديهم .. |
Ben engelliyim! Sesi korkmuş gibi. | Open Subtitles | ــ أنا معاق ــ يبدو فاقداً الحس بالزمان والمكان |
Dilenmenin altı ekolü vardır çığırtkan müzisyen, tırlatmış gazi sakat, yalandan sakat, fanatik dinci ve kafayı yemiş adam. | Open Subtitles | هناك ستة مجموعات للتوسل موسيقى سيئة , محارب فاشل , معاق معاق مزيف , متعصب ديني ورجل مجنون |
Peter, son günlerde şunu farkettim, sizinle takılmamın tek sebebi benim sakat sizlerin de tembel olması. | Open Subtitles | لقد أدركت بيتر خلال الأيام القليلة الماضية أن السبب الوحيد لـ التسكع معكم هو أنني كنت معاق و أنتم كسالى |
O, vesikalı bir sakat. Sadece ona eşlik ediyorum. | Open Subtitles | إنه معاق ولديه وصفة من الطبيب أنا أرافقه فحسب |
sakat bir adam kızına hayallerinin peşinden gitmesi için bütün parasını veriyor, sen ise dairesi için sadece öldürmekle kalmıyor, onu parçalayıp dondurucuya koyuyorsun. | Open Subtitles | رجل معاق يعطي جميع أمواله لابنته لتحقق حلمها وأنت لم تقتله من أجل شقته فقط |
- Zihinsel özürlü taklidi yapıyorum böylece Özel Olimpiyat'lara fesat karıştırıp... bundan para kazanabileceğimi düşündüm. | Open Subtitles | كنت أدعى أننى معاق ذهنيا حتى أفوز بأولمبيات المعاقين لأكسب المال منها |
Az önce özürlü bir adamı merdivenlerden attın. Moushiwake, Bob. | Open Subtitles | لقد رميت للتو رجلاً معاق من أعلى الدرجات |
Ben eğlence komitesindenim. Aramızda zeka özürlü bir çocuk var. | Open Subtitles | انا مع اللجنة الاعلانية لدينا طفل معاق ذهنيا |
Lütfen yolumdan çekilin. Fiziksel engelliyim. | Open Subtitles | ارجو ان تبتعد عن طريقي انا معاق حركياً |
Şimdi, seni bayılttığı varsayılan yumruk yaşlı bir topal tarafından atılmış olacak. | Open Subtitles | الآن, اللكمة التي من المفترض انها اطاحت بك كانت تبدو وكأنها من معاق مسن تشبه هذه |
Sanki 44 yaşında bir geri zekalı gibi konuşuyor ve davranıyor. | Open Subtitles | يتكلم و يتصرف وكأنه معاق بعمر الـ 44 شهر |
Eminim ki sen o kötürüm, yaşlı adamdan daha fazla değerlisin. | Open Subtitles | لكنني واثق بأنك تساوين الكثير لجماعتك أكثر من معاق أعمى |
- Zararı çıkarıyoruz. Senin yeğenin geri zekâlı falan mı? | Open Subtitles | نحاول التعايش ابن أخيك هذا، هل هو معاق ؟ |
Salak bir kötürümle arkadaş olmak istiyorum - | Open Subtitles | لا أريد أن أكون صديقة شخص معاق حركياً |
- Kötürümün sevgilisini çalacaksın ama kötürümle dövüşmeyeceksin, öyle mi? | Open Subtitles | تسرق فتاة معاق ولا تواجه معاق ؟ |
Ben de burada bulunamayan genç engelli birinin üvey babasıyım. | Open Subtitles | وانا الوالد بالتبني لشاب معاق لم يستطيع المجيء الى هنا |
Memur Bey siz subaysınız, bense sakatım. | Open Subtitles | إنك ضابط بالجيش و أنا معاق |
Sonunda bir engellinin sandalyesini hayatın boyunca çekecek değildin. | Open Subtitles | أنك لن تدفع كرسي شخص معاق طوال حياتك على أي حال |
Sen engellisin. | Open Subtitles | أنت معاق. |
Biri gerizekalının teki diğeri de fahişe kılıklı-- | Open Subtitles | أنني أعمل مع معاق لعين ...و امرأة غبية ...لا تستطيع حتى |
Dürüst olmak gerekirse bu fiziksel güç isteyen bir iş ve sen sakatsın nasıl olacağını anlamıyo.... | Open Subtitles | سيد بورتر, لنكن صادقين: هذا العمل يتطلب مظهراً سليماً وأنت معاق ولا يمكنني أن |