Kesinlikle hileli bir müsabakaydı. Ben tam büyü aletlerimi hazırlıyordum ki-- | Open Subtitles | كل الموضوع لم يكن منطقيا أبدا بدأت فقط بتحضير معداتي |
Hastanın acilen yapılması gereken kalp masajı için kendimi ve Ekipmanlarımı hazırlamıştım. Hastaya yaklaşmakta olan sonundan bahsetmeye başladım. | TED | و بينما اجهز نفسي و معداتي لازمته القلبية الوشيكة بدأت اخبار المريض بموته الوشيك |
Çalınan malzemelerimi izlemekte bana yardım etmek yaptıkları en önemsiz şeymiş gibi davrandılar | Open Subtitles | يتصرفون وكأن لديهم أمور أهم بكثير من, تعلمين, مساعدتي في تعقب معداتي المسروقة |
Bak, alet olsa başka testler de yapardım. | Open Subtitles | إذا كان لدي معداتي يمكنني عمل فحوصات أخرى |
Tabii, şimdi ekipmanım da, arabam da olmasına rağmen neden parama ihtiyacımız olduğunu açıkla. | Open Subtitles | ولكن لا تنسـى أنك تحتاج معداتي ، وسـيارتي ونقودي |
Kuzenin biraz önce 50.000 dolarlık ekipmanımı kızarttı. | Open Subtitles | ابنة عمك أحرقت معداتي الخاصة التي تقارب قيمتها 50 ألف دولار. |
eşyalarımı toplamak ve yarım kalan işlerimi halletmek için birkaç saat verin sadece. | Open Subtitles | أعطني بعض الوقت ﻷحزم أمتعتي و أجمع معداتي و أنهي بعض الأشغال العالقة |
senin bu hayvana zarar vermene izin vermeden önce bütün teçhizatımı toplayıp Amerikalıları evine göndereceğim. | Open Subtitles | سأحزم معداتي وسأرسل الأمريكان إلى بلادهم قبل أن أسمح لك بإيذاء هذا الحيوان |
Gerçek aletlerimi getirmem lazım. Bunları yeme-içme aletlerine dönüştürdüm. | Open Subtitles | يجب أن أذهب لأعد معداتي الحقيقية فقد حولت كل هذه لأدوات طعام |
Vardığımız zaman, aletlerimi hazırlamam için süre ver. | Open Subtitles | تأكد من إعطائي الوقت الكافي لتجهيز معداتي |
Bazı aletlerimi de onları görebilmesi için... ona ödünç verdim. | Open Subtitles | حتّى أنني أعرته بعض معداتي حتى يتمكّن من التجسس عليهم بنفسه |
Ekipmanlarımı oraya taşıyıp tüm gösterilerimi oradan postalayabilirim. | Open Subtitles | أستطيع أن أحضر معداتي وأن أرسل جميع أعمالي من هنا |
Laboratuvarım darmadağın. Ekipmanlarımı ve tefrişatımı tekrar düzenlemem gerekiyor. | Open Subtitles | مختبري في حالة من الفوضى علي أن أستنشئ معداتي وتجهيزاتي |
Kendi ekibimi kurmak isterim, kendi Ekipmanlarımı, kendi teçhizatımı kullanırım ve ayrıca bana ve ekibime tahsis edilecek bir de jete ihtiyacımız olacak. | Open Subtitles | اريد اختيار فريقي الخاص اريد تجهيزاتي الخاصة ، معداتي الخاصة و ساحتاج طائرة لنقلي و فريقي |
Tabelamı değiştirdin, bana bu maymun kostümünü giydirdin ve tüm malzemelerimi değiştiriyorsun. | Open Subtitles | قمت بتغيير لافتتي , وجعلتني أرتدي بدلة القرد هذه , وأنت تستبدل جميع معداتي. |
Çünkü bu işe başladığımda malzemelerimi taşımak için bir şeye ihtiyacım olacak. | Open Subtitles | لأني إذا أردت أن أبدأ هذا العمل أحتاج إلى شيءٍ ليساعدني أن أجذب معداتي |
Tüm malzemelerimi ve kitabı size bırakıyorum. | Open Subtitles | لقد تركت لك جميع معداتي والكتاب. |
Herhangi biri alet çantamı alabilir. - Giriş zorlanmadan olmuş. Sadece sizde anahtar vardı. | Open Subtitles | أي شخص يمكن أن يأخذ حقيبة معداتي - لا يوجد عليها قوى خارجية ، وأنت الوحيد الذي يملك المفتاح - |
- Yeni ekipmanım için yer gerekliydi. | Open Subtitles | إحتجتهم بالغرفة من أجل معداتي الجديدة |
Yani çenemi kapalı tutmamı istiyorsanız ekipmanımı kalkan ilk gemiye koyun. | Open Subtitles | إذاً فإذا كنت تنوي انت تصمتني فإنك يجب ان تضع معداتي في سفينة اخرى |
Telefonumu düşürdüm, eşyalarımı kaybettim. Buradan çıkmayı denedim ama çok acıyordu. | Open Subtitles | فقدت هاتفي و جميع معداتي لقد حاولت الخروج من هنا لكن الألم لا يُطاق |
Burayı güçlendirmek için teçhizatımı getirmem gerekecek. | Open Subtitles | أنا سأكون بحاجة إلى جلب معداتي لتحصين هذا المكان |
Gizli zulam... Gizli zulam nerede? - Ne? | Open Subtitles | معداتي السرية ماذا فعلتم بمعداتي السرية؟ |
Aletlerim sadece irtifa ölçer ve saat. | TED | معداتي الوحيدة هي مقياس الوقت و الارتفاع. |
Ekipmanlarım yanımızda olursa endişelenmeye gerek kalmayacak. | Open Subtitles | طالما لدي معداتي, كل شيء سيكون على ما يرام |