ويكيبيديا

    "معرفتهم" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • tanımak
        
    • biliyorlar
        
    • bilgileri
        
    • bilmeleri
        
    • bildiklerini
        
    • bilmemelerinin
        
    • Öğrendiklerinde
        
    • bilgilerini
        
    • birikimlerini
        
    Özellikle kadınları tanımak cehennemdir. Open Subtitles النساء على وجه الخصوص من الصعب جدا معرفتهم حقاً
    O kadar öfkeliler ve gururlular ki, aslında seni ne kadar tanımak istediklerini göremiyorlar. Open Subtitles انهم فقط مليئون بالغضبِ وفخر غبي وهذا مايَقِفُ في طريق معرفتهم لك
    Tek bir nedenden dolayı, Ne yapabildiğini biliyorlar. Open Subtitles لسبب واحد, وهو معرفتهم لما يمكن للكتاب فعله
    Bu yüzden ordularını yönetmesi için kendi bilgileri ile donatılmış insan temsilcilerini yarattılar. Open Subtitles صحيح ؟ لذا هم قاموا بوضع مندوبهم البشري الخاص , مع معرفتهم ليقود , جيوشهم
    FBI'ın burada olduğunu bilmeleri onlara umut verebilir. Open Subtitles معرفتهم أنّ المباحث الفدراليّة هنا قد تمنحهم ذلك.
    McKenas Cole adında bir ajanla ilgili bütün bildiklerini inkar ettiler. Open Subtitles أنكروا معرفتهم بأى شرطى سرى بأسم ماكينز كول.
    - İngilizce bilmemelerinin... Open Subtitles قلة معرفتهم باللغة الأنجليزية لن تكون عائقاّّ
    Devamlı düşünüyorum benim bir dolandırıcıdan başka bir şey olmadığımı Öğrendiklerinde ne tepki verdiler diye. Open Subtitles هذا ما ضايقني تخيل ماذا قالوا عند معرفتهم أنني لست سوى مجرمة
    Birisi gerçekten diğerini sevdiğinde emin olmak için onu daha da tanımak zorunda kalmaz, Georgiana. Open Subtitles ليس على المرء معرفتهم جيداً كيّ يتأكّد يا (جورجينا) يشعر بذلك المرء على الفور
    Sadece tanımak gerekiyor. Open Subtitles إنها مسألة معرفتهم وحسب
    Kaç tane başka Lola tanımak istiyorsun? Open Subtitles وكم (لولا) آخرين تريد معرفتهم ؟
    Duyarlılık eğitiminde doğal olarak İslam inancı hakkında pek az şey biliyorlar. Open Subtitles أثناء التدريب وبسبب قلة معرفتهم بالعقيدة الإسلامية
    Ama bu taksiler kestirme yolları biliyorlar, rakipsizler! Open Subtitles ولكن معرفتهم بالأزقة الخلفية لا يضاهيها شيئ
    Bunu onlara ver ve ne biliyorlar ölç bakalım." TED اعطهم الاجهزة وقم بقياس مدى معرفتهم".
    bilgileri, teknolojileri o zamanlar kimsenin hayal edemeyeceği kadar ileriydi. Open Subtitles معرفتهم, التكنولوجيا التي استخدموها كانت أكثر تطوراً مما يتخيله أي أحد في ذلك الزمن
    Onların yegane bilgileri ve yaşam mücadelesindeki yetenekleri Open Subtitles معرفتهم الفريدة ومهاراتهم مِن أجل البقاء
    Simdi benim burada bir mahkum oldugumu bilmeleri onlara daha cok aci veriyor. Open Subtitles معرفتهم بأنني محتجزة هنا يؤذيهم أكثر فحسب
    Yanımda olduğunu bilmeleri seni güvende tutuyor. Open Subtitles معرفتهم أنك معي يبقيكِ بأمان
    Bu işe nasıl karıştığını filan bildiklerini söylüyorlar. Open Subtitles يتحدثون عن معرفتهم أنها كانت منخرطة في الفوضى
    Osaka'daki, Kyoto'daki ve Tokyo'daki insanların bunu bilmemelerinin sebebi medyanın tüm olanları gizlemesi. Open Subtitles "الناس في "أوساكا"، "كيوتو" و"طوكيو السبب في عدم معرفتهم بالأمر هو التعتيم الإعلامي
    Atom yapısına dair bilgilerini yanlarında getirip yöntemlerini hayat malzemesine uyguladılar. Open Subtitles أخذوا معهم معرفتهم بالتركيب الذري و طبقوا تقنياتهم علي مادة الحياة
    Ve bu bariyerin altındaki kişilere Kapı Dışarı diyeceğim, çünkü gerçekten bilgi birikimlerini dünya ile paylaşma sürecinin dışında kalıyorlar. TED وسأقوم بتسمية أؤلئك الناس تحت الحواجز الرافضة، لأنهم مبعدون حقاً خارج عملية أن يقدروا على تقاسم معرفتهم مع العالم.

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد