Bir gün milyoner olmak istiyorsaniz biraz cesur olun, bir karar verin. | Open Subtitles | إذا أردت أن تصبح مليونير ذات يوم فامتلك الشجاعة و اتخذ القرار |
Bir gun milyoner olmak istiyorsaniz biraz cesur olun, bir karar verin. | Open Subtitles | إذا أردت أن تصبح مليونير ذات يوم فامتلك الشجاعة و اتخذ القرار |
Daha önce hiç milyoner biri için düğün hediyesi almamıştım. | Open Subtitles | فلم يسبق أن اشتريتُ هديّة زفاف لشخص مليونير من قبل |
Bill Koch Jefferson'a ait 4 adet şişenin sahibi Florida'lı bir milyarder kendisi şüpheye düşüyor. | TED | بيل كوش مليونير من فلوريدا ويملك اربع قنينات من قنينات جيفرسون وأصبح يشك في أمر هذه القنينات |
O, saksofon çaldığım zamandı. Şimdi milyonerim. | Open Subtitles | هذا حينما كنت عازف ساكسفون الآن أنا مليونير |
Bu kızların bir milyonerle çıkmak için genetik kodlarını feda etmesine inanamıyorum. | Open Subtitles | أنا فقط لا استطيع تصديق هؤلاء الفتيات يسلّمن شفرتهن الجينية لمواعدة مليونير |
Daha önce hiç milyoner biri için düğün hediyesi almamıştım. | Open Subtitles | فلم يسبق أن اشتريتُ هديّة زفاف لشخص مليونير من قبل |
Bu ilginç zevkleri olan milyoner nasıl olmuş da bu şeyi almış? | Open Subtitles | إذن أنَّى ينتهي المطاف بهذه الكرة لحوزة مليونير مخبول ذي ذوقٍ رفيع؟ |
en değerli olanı.Doğrulanmamış bir kaynağa göre, bir Suudi milyoner bu ayakkabılar için 10 milyon dolar önerdi. | TED | لانه وتبعاً لتقرير غير مؤكد فقد عرض مليونير سعودي 10 ملايين دولار لاجل زوج الاحذية تلك |
Böyle kibar mizaçlı başka bir milyoner yok. | Open Subtitles | تحبيه؟ لا يوجد مليونير آخر بتلك الطلة المميزة |
Bana cebinden ödeme yaptığına göre milyoner maaşı alıyor olmalısın. | Open Subtitles | قلت أنك يمكن أن توفر لي مرتب مليونير منأجلأن أدلكعلى كلمنأعرفهم. |
Hayır, tuhaf bir milyoner olduğum için bu işi yapıyorum! | Open Subtitles | لا . أنا أفعل ذلك لأننى مليونير غريب الأطوار |
Bruce Wayne, şu işe yaramaz Wayne Vakfı'nın milyoner yöneticisi. | Open Subtitles | رئيس مليونير ofthat مؤسسة مثير للاشمئزاز تفعل غودينغ اين. أوه! |
Rocky Marciano 40 kez dövüştü ve şimdi milyoner. | Open Subtitles | روكي مارسيانو في سجله 40 مشاجرة ومع ذلك فهو مليونير |
Rocky Marciano 40 kez dövüştü ve şimdi milyoner. | Open Subtitles | روكي مارسيانو في سجله 40 مشاجرة ومع ذلك فهو مليونير |
Cinayet programı yaparak milyarder olacak bir milyonersin. | Open Subtitles | انت مليونير على وشك ان تصبح ملياردير تنتج الجريمة |
Adamın biri yemek nokta com diye bir fikirle milyarder oldu. | Open Subtitles | سمعت عن رجل ربح من موقع إسمه طعام دوت شيء ما إنه مليونير. |
Ben bir milyonerim. Bunu duymak garip değil mi? | Open Subtitles | أنا مليونير هذا شىء غريب لكى تسمعونة, أليس كذلك؟ |
"Delikanlının bir düşesle kızın da bir milyonerle tanıştığını sanmasının hikâyesi." | Open Subtitles | إنها قصة شاب يظن بأنه قابل دوقة وفتاة تظن بأنها قابلت مليونير. |
Lewis adında Amerikalı bir milyonerin, Darlington Malikanesini kurtardığını okuyunca rahatladım. | Open Subtitles | لقد شعرت بالإرتياح لأن مليونير أمريكي إسمه "لويس" أنقذ "منزل "دارلينجتون |
Hizmetçi milyoneri buluyor, benim kızım şoförle. | Open Subtitles | عظيم، الخادمة تحصل على مليونير وابنتي تحصل على سائق |
Fakat... ben anlamıyorum. Şimdi bir milyonersin, ve kendi kendini köle yapmak istiyorsun. | Open Subtitles | لست أفهم الأن.فأنت مليونير ومازلت تريد أستعباد نفسك. |
Fazla boş vakti olan çok zengin bir iş adamı 3000 yıllık heykel koleksiyonu yapmaya karar verdi. | Open Subtitles | مليونير يملك وقتاً كثيراً يريد الحصول على تماثيل عمرها 3 آلاف سنة. |
Bense, hayatımın tadını bir multimilyoner olarak çıkaracağım. | Open Subtitles | انا عن نفسي سأكون مستمتع بحياتي كـ مليونير كبير |
Fox ve Marilyn'e başarı kazandıran How to Marry a Millionaire'i o yazmıştı. | Open Subtitles | كتب جونسون فيلم ـ كيف تتزوجين مليونير و الذي يعد نجاح كبير لشركة فوكس و لمارلين |
Bir milyarderin duvarında durmasına izin veremem. | Open Subtitles | من المُستحيل أن أدعها تجلس في كهف مليونير ما. |
Hayır, onu saygı duyulan bir mültimilyoner olduğu için kıskanıyorsun. | Open Subtitles | -بل أظنك تغار لأنه ينال احتراما و تقديرا أكثر منك بكثير ولأنه مليونير و يعمل ما تريد أنت أن تعمله |