Bilmemiz gereken tek şey, Onlardan her birinin gerçekleşmiş olması. | Open Subtitles | كل مانحتاج معرفته أن كل واحد منهم كان دون فائدة |
Onlardan biri de bunu yapmış olabilir. Tarih sadece denklemlerle mi yaratılıyor sanıyorsun? | Open Subtitles | أي أحد منهم كان ليفعل الأمر ذاته أتظن أنَّ التاريخ صُنعَ بالمعادلات فقط؟ |
Onlardan hiçbirinin korktuğunu görmedim. | Open Subtitles | لم أرى مطلقاً واحداً منهم كان عليّ أن أخجل منه |
Yangının resmini gördüm... ve çocukları,... ve Onlardan bir tanesi bendim. | Open Subtitles | رأيت صوره للحريق وللأولاد و واحد منهم كان أنا |
Herhangi bir tanesi onu o yatta bulmuş olabilir. | Open Subtitles | وأيّ واحد منهم كان يستطيع أن ينضم إليه على متن ذلك اليخت. |
Yüz göreve gittim, hiçbiri savaşın yönünü değiştirmedi. | Open Subtitles | لقد اشتغلت فى مئة وظيفه ولا واحده منهم كان لهاعلاقه بالحرب |
Peki içlerinden herhangi biri kartopu haricinde bir şey taşıyor muydu? | Open Subtitles | واي منهم كان يحمل أي شيء ما عدا كرات الثلج ؟ |
Çünkü bütün sabah onlarla telefondaydım... ve Onlardan dosya almak azı dişini çektirmek gibi. | Open Subtitles | لن يكون الأمر هينا لأنني كنت أكلمهم عبر الهاتف طوال فترة الصباح و الحصول على الملفات منهم كان صعبا للغاية |
Onlardan birçoğu da son altı ay içerisinde, burada; New York'ta oldu. | Open Subtitles | العديد منهم كان وقع في "نيو يورك" على مرّ السّتّة أشهر الماضية. |
Onlardan herhangi biri bu vakayı günlerce önce çözerdi. | Open Subtitles | أي واحد منهم كان سيحلّ هذا قبل عدة أيام |
Şimdi Onlardan kurtul. Tanıştığımıza memnun oldum. | Open Subtitles | تخلص منهم كان من اللطيف مقابلتك |
Kustum aslında bakarsan çünkü yediğim tüm beyinler aklıma geldi Onlardan her biri birer... | Open Subtitles | تقيأت بالواقع , لأنني فكرت بشأن كل تلك الأدمغة التي أكلتها ...وكل واحد منهم كان |
Acaba kaç tanesi gerçekten aşık olmuştur. Yani yıllarca aşık? | Open Subtitles | كم واحدا منهم كان واقعا في الحب حقيقة واقع في الحب لعقود |
İki tanesi zırhlara bürünmüştü, fakat biri çok sade görünüyordu. | Open Subtitles | اثنانمنهمكانوايرتدونالكثيرمنالدروع الوقائيه، ولكن واحداً منهم كان مهذباً حقاً. |
Uçakta nakledilen altı tane tabut var. Ceset kalıntılarının sadece üç tanesi Flores'in öldüğü saldırıdan. | Open Subtitles | ست صناديق نقل كانت محملة داخل تلك الطائرة فقط 3 منهم كان بها بقايا |
Bir tanesi bir greyfurt kadar büyüktü. | Open Subtitles | واحدًا منهم كان كبيرًا كحجم حبه الجريب فروت |
Saldırıya uğradıklarında hiçbiri resmi olarak çalışmıyormuş. | Open Subtitles | لا أحد منهم كان يعمل بشكل رسمي عندما تعرضوا للهجوم. |
Görevi saptırmasan hiçbiri olmazdı. | Open Subtitles | ولا واحد منهم كان سيموت لو لم تقم بتحويل المهمة |
Sonra içlerinden en cesur olanı yaklaştı ve Katarina'nın yanına çömeldi. | Open Subtitles | واحد منهم كان أكثر جرأة من الآخر فأتى وجلس القرفصاء بجانب كاترينا |
İçlerinden biri geçen gün bir iş için buradaymış... seni siyahlara yiyecek satarken görmüş. | Open Subtitles | واحد منهم كان هنا قبل بضعة أيام من أجل شيء رآك تبيعين الطعام للملونين |