su için durup hava kararmadan dağ geçidine doğru yola çıkacağız. | Open Subtitles | نحنُ سنبقى هنا من أجل الماء ونندفع إلى الممر الجبلي بالمساء. |
su için nasıl para ödüyorsanız ilaç için de para ödemelisiniz. Hey! Parayı ben ödeyeceğim. | Open Subtitles | كنت مجبور للدفع من أجل الماء و الأن أنت مجبور للدفع من أجل الأدوية أنا سأدفع هذه المرة |
İyi su için derin kazmak zorundayız. | Open Subtitles | نحن نحفر بعمق كبير الآن من أجل الماء الجيد |
Böylece şu an içmekte olduğun su için mücadele veren Kralını desteklediğini kanıtlamış olursun. | Open Subtitles | هذا يثبت إنك تهتم لأمر الملك الذي يحارب الأن من أجل الماء الذى نشربه |
Ben, sen ve Kibera'da yaşayanların elektriğe ve suya ödediğinizin çok cüzi bir miktarını ödüyorum. | Open Subtitles | أدفع جزء مما يكلفك أنت وكل من يعيش في "كيبيرا" من أجل الماء والكهرباء. |
su için bu pazarda muhakkak bir şeyler takas etmen gerekir. | Open Subtitles | هذا هو السوق والذي فيه بأستطاعتك تبادل أي شيء تريديه من أجل الماء اري ذلك |
Kutsal su için birkaç şişe satın alacağım. | Open Subtitles | سأشتري بعض القنينات من أجل الماء المبارك |
Şu anda, içtiğimiz bu su için savaşmakta olan kralımıza şükran borcunu ödemen için! | Open Subtitles | اثباتٌ لاهتمامك بالملك الذي يقاتل من أجل الماء الذي تشربه الآن |
Esrar için 70 Real, su için 4 Real. | Open Subtitles | هذا 70 ريال برازيلي من أجل الحشيش و 4 من أجل الماء |
İçki için gelmedim, su için geldim. | Open Subtitles | لقد أتيت من أجل الماء وليس الشراب |
Hindistan ve Çin temiz su için savaştaydılar. | Open Subtitles | نشبت حرب بين الصين و الهند من أجل الماء |
- Niye burada olduğumu biliyorsun. - su için mi? | Open Subtitles | أنت تعلم لما أنا هنا من أجل الماء |
Anlaşılan su için değil de... asıl sosyalleşmeye geliyorlar. | Open Subtitles | يبدو أنهم لا يأتون حقيقة ...إلى هنا من أجل الماء فقط بل ليتعاشروا أيضا... |
İnsanlar biraz su için mi bu kadar yol geliyor? . | Open Subtitles | هذه طريق بعيدة لتقطع من أجل الماء فقط |
Hindistan'da protesto vardı, Nairobi'de de su için ayaklanma. | Open Subtitles | كان هناك احتجاج في "الهند"، أحداث شغب من أجل الماء في "نيروبي". |
En önemlisi, yapabileceğiniz bir şey varsa sizden kendinize söz vermenizi istiyorum: Her gün, kendinize şunu soracaksınız, "Bugün su için ne yaptım?" | TED | وفوق كل هذا، إذا فعلت أي شيء، أسألك أن تقطع وعدا على نفسك، أن ما من يوم يمرّ إلا وتسأل نفسك، "ماذا فعلت من أجل الماء اليوم؟" |
su için demedim. | Open Subtitles | ليس من أجل الماء |
su için giriş yeri yok. İşimizi hiç kolaylaştırmıyorlar. | Open Subtitles | لا يوجد فتحة من أجل الماء |
su için mavi kart. | Open Subtitles | الزرقاء من أجل الماء |
Ben, sen ve Kibera'da yaşayanların elektriğe ve suya ödediğinizin çok cüzi bir miktarını ödüyorum. | Open Subtitles | أدفع جزء مما يكلفك أنت وكل من يعيش في "كيبيرا" من أجل الماء والكهرباء. |