Çoğu çok zaman almaz, her biri iki dakikadan azdır. | TED | معظمها لا تستغرق وقتًا طويلًا، أقل من دقيقتين لكل واحدة. |
Bu füze, iki dakikadan daha kısa süre içinde vuracak, | Open Subtitles | هذا الصاروخ سيضرب هدفه فى أقل من دقيقتين, سيدى السفير |
Yani çözmüştü. İki dakikadan biraz fazla zamanını aldı bunları televizyona yapıyor olduğunu anlamak. | TED | إذاً فقد عرف هذا. لقد أستغرق الأمر منه أكثر من دقيقتين ليعرف أن كان يفعل شيئاً للتلفاز. |
Koridorda küçük bir seans yaptık İki dakika bile sürmedi. | Open Subtitles | وفي الجلسة الموجزة في المنتصف في أقل من دقيقتين |
Televizyon izlerdi fakat birkaç dakikadan uzun her şey çok karmaşıktı.. | Open Subtitles | كان يشاهد التلفاز لكن أي شيء أطول من دقيقتين كان يتشوش فيه بشدة |
Onu 3 günde iki dakikadan çok görmedim. | Open Subtitles | أنا لم أره أكثر من دقيقتين في ثلاثة أيام. |
Eğer sahile 500 mil yaklaşırsa, iki dakikadan az uyarı için vaktimiz olacak. | Open Subtitles | إذا اقتربت حتى 500 ميل من الساحل ستكون المهلة المتاحة لنا أقل من دقيقتين |
İki dakikadan az bir süre kaldı. Carter bir ilk hücum hakkı daha alırsa, her şey biter. | Open Subtitles | أقل من دقيقتين للعب ضربة أخرى من كارتر وستنتهي اللعبة بفوزهم |
Ben denizciler iki dakikadan kısa sürede değiştirir diyorum. | Open Subtitles | أنا أقول أن جنود البحرية يعملوها في أقل من دقيقتين |
Önce atardamarı kesip çıkaracağım, sinirler duyularını kaybetmeden önce, iki dakikadan daha az vaktimiz olacak. | Open Subtitles | عندماأستأصلالشريان, سيكون أمامنا أقل من دقيقتين قبل ان تفقد الأعصاب احساسها |
Tanıklara göre bütün her şey iki dakikadan az bir sürede olmuş. | Open Subtitles | حسب الشهود، حدث كل شيء في أقل من دقيقتين. |
Kilitleme mekanizmasına doğru delmem gerekiyor. İki dakikadan fazla sürmez. | Open Subtitles | أحتاج فقط أن أحفر داخل آلية الأغلاق لن يستغرق الأمر أكثر من دقيقتين |
İki dakikadan fazla sürerse yeni bir dikenli taç gelecek. | Open Subtitles | إذا أستغرقتي أكثر من دقيقتين سيكون تاجاً جديداً مصنوع من الشوك |
Saat tutmadım ama iki dakikadan az olduğunu biliyorum çünkü nefesimi tutuyordum. | Open Subtitles | لم أقم بقياس التوقيت حينها, ولكني أعلمُ أنه أقل من دقيقتين لإني كنت أكتمُ أنفاسي. |
Nefesimi iki dakikadan fazla tutamıyorum. | Open Subtitles | أنا غير قادر على حبس أنفاسي لأكثر من دقيقتين |
Biz olmadan sokaklarda iki dakika dayanmaz. | Open Subtitles | لن يحتمل أكثر من دقيقتين في الشارع بدوننا. |
Devrenin bitmesine iki dakika kala üçüncü hücum hakkı. | Open Subtitles | نزل الثالث إلى الملعب بعد أقل من دقيقتين ليلعب في الوسط |
Biz olmadan sokaklarda iki dakika dayanmaz. | Open Subtitles | لن يحتمل أكثر من دقيقتين في الشارع بدوننا. |
3000 fit'in altındayız. 2 dakikadan daha az vaktimiz kaldı. | Open Subtitles | نحن نتخطى 3000 قدم الإصطدام في أقل من دقيقتين |
birkaç dakikadan fazla olmuş olamaz. | Open Subtitles | لم أنم لأكثر من دقيقتين حينها، لكن |
İki dakikada girip çıkmışlar. | Open Subtitles | لقد اقتحموا المكان وخرجوا منه في أقل من دقيقتين |
Profesyonel karma dövüş sanatları atletiyle iki dakikalık bir dövüş testi. | Open Subtitles | مباراة إختبار من دقيقتين مع رياضي الفنون القتالية المختلطة، |